“Bakanların kim olduğunu basından öğrendim. Böyle bir dışlama olamaz...”
CTP’de KURULTAY’A DOĞRU: BAŞKAN ADAYLARI KONUŞUYOR ASIM AKANSOY (III)
• Mert ÖZDAĞ: Özkan Yorgancıoğlu, bakanların atanması için Merkez Yönetim Kurulu’nun kendine yetki verdiğini söyledi. Doğru mu?
• AKANSOY: Sayın Başkan’la yaptığız toplantıda, her bir bakanın atanmasında birlikte karar vermemiz önerisini yaptık. Hatta ben eski deneyimlerimden hareketle dedim ki, ‘Ben Sayın Talat döneminde bakan atamalarında bulundum, Sayın Talat’ın şöyle bir özelliği vardı, ‘Her bir bakanın atanmasında oybirliği isterim’ derdi. Sayın Başkan bize ilçe başkanlarıyla, çeşitli milletvekilleriyle görüştüğünü, örgütün nabzını tuttuğunu, bizim de görüşümüzü kendisine söylememizi, daha sonra kendisinin odasına çekilerek karar vereceğini söyledi.
Biz de kendisine ‘Sayın Başkan siz ilçe başkanlarının 3 tanesiyle görüştünüz, 2 başkanla görüşmediniz, partinin bütünlüğü bu şekilde sağlanamaz. Tüm ilçe başkanlarını çağırın, Girne’yi ve İskele’yi de çağırın onların da görüşlerini alarak hareket edelim. MYK kararıyla sonuçlandıralım’ dedik. Bu noktadan sonra Sayın Başkan’ın bize teklifi, ‘Siz MYK olarak görüşlerinizi söyleyin, kararımı vereyim’ oldu.
“Bizde başkanlık sistemi yoktur”
Biz de MYK olarak kendisine, ‘Sayın Başkan partimizde başkanlık sistemi yoktur, kararlar MYK kararı ile alınır. Sizden ricamız ne olur bunları masaya koyalım ve tartışalım.” oldu.
O noktada toplantıya ara verildi, istifa konusunu düşündük aramızda…
Çıktım düşündüm, büyük bir krizle karşı karşıyayız. Bakanları atamayacak bir CTP… Nasıl olabilir…
Biz Sayın Başkan’a kabinede kadın arkadaşlarımızın da olmasını istiyoruz dedik… Yani isimler değil mesele, mesele bir model, nasıl çalışacağız… Tekrar toplantıya oturduğumuzda krizi aşmak adına Sayın Başkan’a “Biz çekilelim, MYK kararı alalım, yetkiyi alın ve istediğiniz bakan arkadaşları atayın” dedik.
Değerli arkadaşlar kusura bakmayın ben Genel Sekreter olarak bakanları ertesi gün basından okudum. Bu karar alınmış olsa bile günün sonunda bir Genel Sekreter olarak bir telefonla söylenebilirdi. Kimse kusura bakmasın, bu kadar dışlanmayı ben kabul edemem.
• Cenk Mutluyakalı: Kurultay sonrasında Merkez Yönetim istifa etmişti.. Ve yeni MYK’yı 3-4 ‘Parti Büyüğü’ belirledi. Bu bir kırılma değil miydi?
• Akansoy: Kesinlikle katılıyorum... O bizim için doğru bir metot olmadı. Demokrasinin çalıştırıldığı bir metot olmadı. O ortamda, o günkü Parti Meclisi’ndeki duygusal atmosfer, yeni MYK’yı belirlemeye müsait değildi. Belki Parti Meclisi’ni ileriki bir zamanda yapıp ona göre belirlemekte fayda vardı.
• Sami Özuslu: Asım Akansoy bu seçimi kaybederse ne yapar, Genel Sekreterliği devam ettirir mi?
• Akansoy: Ben bunun doğru olduğunu düşünmüyorum. Milletvekili olarak mücadelemi sürdürürüm. Yeni iradeye saygı duyarım.
“Yeni dönemde kabine değişir mi”
• Cenk Mutluyakalı: Kazanırsanız, Başbakansınız… Kabine değişir mi?
• Akansoy: Geçenlerde Sayın Başkan’ın kamuoyuna yansıyan bir açıklaması vardı, ‘Başkanlığı kaybedersem Başbakan olmayacağım’ diye. Sayın Başkan bu konuda saygı duyulacak bir açıklamadır.
Benim başkanlığım döneminde yapılacak olan şudur; Başkanlığı kazandığım nokta itibarıyla Hükümet ve Başbakan çalışmalarını bir süre daha sürdürmeye devam edecektir, kendilerinden bunu rica edeceğiz. Parti Meclisimiz oluşmuş olacak, hemen MKY’yı seçeceğiz. Parti organları bir durum değerlendirmesi yapacak, kesinlikle organlar çalışacak, organlar kendi kararını üretecek. O noktada Başbakan konusu da, kabine konusu da görüşülecektir.
• Cenk Mutluyakalı: Bu sizin açınızdan bir dezavantaj değil mi? Örneğin parti delegesi Özkan Bey’e oy verirse, bilecek ki Başbakan Özkan Bey’dir… Size oy verirse kim başbakandır, bilemeyecek…
• Akansoy: Biz parti başkanını seçiyoruz… Biz Hükümet Başkanını seçmek üzere kurultaya gitmiyoruz. Biz seçimlere CTP olarak girdik, Asım, Özkan, Ali, Veli olarak gitmedik. Halka programımızı taahhüt ettik, biz halka başka bir taahhütte bulunmadık. …
• Tayfun ÇAĞRA: Başkanlığa talibim, Başbakanlığa değil mi diyorsunuz?
• Akansoy: Ben Başbakanlığa talip değilim demedim, organlar karar verecek. O noktada Parti Başkanı olarak kendi görüşümü organlarda söyleyeceğim. Bu bir günlük bir konudur. Biz bir günde bu sorunu “çözeriz.
• Mert Özdağ: Asım Akansoy’un gönlündeki Başbakan kimdir?
• Akansoy: Tüm samimiyetimle söyleyeyim, ben Sayın Özkan Yorgancıoğlu’nu bundan 3 hafta önce Başbakanlık’ta ziyaret ettim. Kendisine dedim ki, “Sayın Başkan sizinle abi- kardeş gibi konuşmaya geldim, bırakın başkanlığı ve genel sekreterliği… İşler iyi gitmiyor, partideki çalışmalardan heralde memnun değilsiniz, ben de değilim. Hükümet sıkıntılı başladı, ilerde daha da sıkıntılar olacak. Dolayısıyla bizim kolektif çalışmamız ve birbirimize güvenmemiz lazım. Benim size önerim kurultayda aday olmayın, ben veya başka biri parti başkanı olsun, siz de başbakanlığınızı sürdürün…
Bu üç hafta önceki konuşmamdan sonra bana teşekkür etti, bir değerlendirme yapacağını ve bana döneceğini söyledi. Henüz dönmüş değil…
“Başbakanken partiyi yönetemez”
• Sami Özuslu: Bu söylediğinizden ‘Başkan partiyi idare edemiyor ama Hükümet’i idare etsin’ gibi bir sonuç mu çıkar?
• Akansoy: Ben aslında bunu söylemiyorum… Benim söylediğim Başkan partiyi idare edemiyor, Hükümet’i idare ediyor değil. Benim söylediğim, Başbakan’ken bir kişi partiyi yönetemezdir… Bunda çok netim.
Sibel Siber örneğinde yaşadık bunu… Geçici olsa da, gayet uyumlu çalıştık. Biz partiyi gümbür gümbür çalıştırdık başkanla, Başbakan da hizmetlerini aksatmadı.
• Fayka Kişi: Kurultay sonucu ne olur sizce?
• Akansoy: Ben algımda çok fazla yanılmıyorum doğruyu söylemek gerekirse… Çok ciddi bir ilgi var bana. Dolayısıyla seçimde değişimin galip geleceğini düşünüyorum.
• Meltem SONAY: Asım Akansoy, Özkan Yorgancıoğlu’na karşı bazı kesimlerin desteklediği bir aday iddiaları da yapılıyor… Yorumunuz nedir?
• Akansoy: Benim adaylığımla ilgili genelde “Asım’ı Ferdi Bey aday yaptı, Ömer Bey aday yaptı Özkan Beyi yesinler” gibi ucuz, üzücü argümanlar ortada dolaşmaktadır. Kesinlikle şunu bilin ben ne Ömer Bey’den, ne de Ferdi Bey’den hareketle adaylığımı açıkladım.
Ferdi Bey’le de görüştüm, Ömer Bey’le de görüştüm, Özkan Bey’le de görüştüm, Kutlay Bey’le de, Ahmet Derya’yla da, Sümer Bey’le de Oktay Bey’le de, çok arkadaşla görüştüm. Ama bu iki kişiyse önemli olan onlarla da görüştüm, onların görüşlerini de aldım.
Böyle bir şey olamaz zaten, farklılıklarımız da var ciddi anlamda, elbette kesiştiğimiz yanlar da… Dolayısıyla ben bu yola çıkarken, bir iddia ortaya koydum, gördüm ki bu iddiaya sahip pek çok insan varmış.
ÖZKAN YORGANCIOĞLU RÖPORTAJININ SON BÖLÜMÜ İÇİN TIKLAYIN