1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. İnsan hakları için ‘sosyal girişimcilik’
İnsan hakları için ‘sosyal girişimcilik’

İnsan hakları için ‘sosyal girişimcilik’

Birçok ülkede insan hakları ihlallerini engellemeyi hedefleyen ‘sosyal girişimcilik’ alanı ülkemizde de uygulamaya giriyor. Youthopia projesi kapsamında hak ihlali yaşayan kesimlere dönük ‘sosyal girişim’ yapmak isteyen işletmelere hibe verilecek. Hibe ba

A+A-

Dünyada giderek çok daha büyük önem kazanan ‘insan hakları’ konusunda yeni bir alan yaratan ‘sosyal girişimcilik’ kavramı ülkemizde de uygulanıyor. İnsan hakları ihlallerinin önlenmesi ya da haklardan yeterince yararlanamayan kesimlere hizmet vermeyi hedefleyen ‘sosyal girişimcilik’in desteklenmesi için Youthopia hibe desteği sağlıyor.

Toplumdan dışlanan ya da sesini yeterince duyuramayan kesimlere dönük ‘sosyal girişimcilik’ çerçevesinde katkı koymak isteyenlerin yararlanabileceği hibe programına başvurular 23 Aralık tarihinde sona erecek.
Youthopia Proje Sorumlusu Mertkan Hamit, birçok ülkede uygulanan ‘sosyal girişimcilik’in Kıbrıs Türk toplumunda da gelişmesi, yer etmesi ve kökleşmesinin önemine işaret etti. Hamit, ‘toplumun dışladığı kesimlere hizmet vermeyi hedefleyen bir model’ diye nitelediği ‘sosyal girişimcilik’ kavramı ve Youthopia projesi hakkında detaylı bilgiler verdi.

‘Sosyal girişimcilik’ kavramının ‘sosyal sorumluluk’ ile karıştırılmaması gereğine işaret eden Mertkan Hamit, “Sosyal girişimcilik kolektif üretimi, çoklu ve adilane bir biçimde sahiplenmeyi, kooperatifçiliği içinde barındıran bir modeldir. Bu yüzden sol partilerin bu tarz girişimlerin yasallaşmasını sağlaması gerekiyor”dedi.
Youthopia Proje Sorumlusu Mertkan Hamit’in sorulara verdiği yanıtlar şöyle:

SORU: Youthopia Projesi hakkında bilgi verir misiniz ?
M. HAMİT:
Youthopia projesi, 2014 yılı Temmuz ayında başlamış olan bir İnsan Hakları ve Sosyal Girişimcilik projesidir. Projeyi Mağusa Gençlik Merkezi ve Youth Power isimli iki dernek yürütmekte ve Avrupa Birliği tarafından finanse edilmektedir. İki toplumlu bir proje olma niteliği taşıyan proje başladığından bugüne neredeyse bir buçuk yıl geçmiştir. Bu sırada yüzlerce kişiye insan hakları konusunda eğitim verildi. Aynı zamanda haftalık televizyon programları yaparak insan hakları konularını derinlemesine ele almaya çalıştık. Hibe desteği sağlayarak, insan haklarına yönelik farkındalığı arttıracak çeşitli çalışmaların da gerçekleşmesine ön ayak olmaya çalıştık.

İnsan hakları konusunda farkındalığı artırabilmek için, hem savunuculuk hem de farkındalık çalışmalarını yürütürken, Youthopia projesi ile özellikle toplumda yeteri kadar temsil edilemeyen gençlerin, kadınların, dar gelirlilerin, göçmenlerin meselelerini gündeme taşımaya çalıştık. MAGEM bünyesinde bir de insan hakları birimi oluşturduk. Şu an bu insan hakları biriminin bir yöneticisi, aynı zamanda da psikolojik ve yasal anlamda insan hakları mağduriyeti yaşayanlara yönelik destek veren iki uzmanımız da mevcut.

Projenin bir diğer boyutu ise sosyal girişimcilik… Bu konuda da eğitimlerimizi yeni tamamladık. 23 Kasım tarihinden itibaren küçük hibe desteği çağrısı yaptık. Web sayfamız youthopia.org adresinden bununla ilgili ayrıntılı bilgiye erişmek mümkün. 23 Aralık’a kadar sürecek olan hibe programının Kıbrıs’ın kuzeyinde sosyal girişimciliğin gelişmesine faydalı olacağına inanıyoruz.

SORU: Sosyal Girişimcilik Kıbrıs’ta yaygın olarak bilinen bir kavram değil. Bununla ilgili olarak bilgi verebilir misiniz ?
M. HAMİT:
Kıbrıs’ta sosyal girişimcilik yeni yeni öğrenilen bir kavram... Girişimciler, insanların ihtiyaçlarını görüp, bu ihtiyaçlara göre, işletmeler yaratan kişiler. Sosyal girişimciler ise, sistemin getirdiği hak ihlallerinden dolayı mağdur olanlara yahut devletin sunmasını bekleyip de bir türlü erişemediği alanlara dönük sürdürülebilir yapılar kuran insanlara deniliyor.

Sosyal girişimler, geleneksel işletmelerden farklı olarak, insanların genel anlamda yaşam kalitelerini yükselttiğini söyleyebiliriz. Bu açıdan geleneksel işletme anlayışının aksine, sosyal adaleti içinde barındırarak, iş yapmayı hedefleyen bir işletme modeli olduğunu söyleyebiliriz.

Kapitalist ekonominin kuşattığı günümüzde, alternatif yapıların kurulmasının son derece önemli olduğuna inanıyorum. Mesela, toplumun dışladığı engellilere, kadınlara, mültecilere, çocuklara veya yaşlılara dönük hizmet verirken, merkezinde bir insan hakları ihlalini çözümlemeyi hedef alan bir model.

Temel mesele genellikle, sosyal girişimciliğin sosyal sorumluluk ile karıştırılması. Sosyal sorumluluk projeleri büyük firmaların, kazançlarının bir kısmıyla, genellikle tek seferlik yaptıkları etkinliklere verilen isim. Sosyal girişimcilik ise tamamen farklı bir işletme modeli. Bu yüzden, bu tarz işletme modellerine dönük yasal düzenlemelerin de yapılması gerekiyor. Sosyal girişimcilik, kolektif üretimi, çoklu ve adilane bir biçimde sahiplenmeyi, kooperatifçiliği içinde barındıran bir modeldir. Mesela sol partilerin kesinlikle bu tarz girişimlerin yasallaşmasını sağlaması gerekiyor. Hükümetin ekonomi politikası bütçe denkleştirmeden ileriye gidemediği için, yeni işletme biçimleri ve onların ihtiyaçlarına yönelik bir gündemi olup olmadığından emin değilim.

SORU: Sosyal girişimler kar odaklı çalışmıyor mu ? 
M. HAMİT:
Sosyal girişimler kar amacı gütmeden çalışıyor. Ancak bir hayır kurumu gibi değil. Üretim yaparak, hizmet sağlayarak çalışıyor. Yarattığı artı değeri, kendini oluşturan felsefeye göre çalışanları arasında paylaştırabilir veya ihtiyacı olan belli bir gruba katkı olarak sunabilir. Ekolojik olarak, doğaya verdiği tahribata dönük ekoloji dostu açılımlar da yapabilir. Ancak, üretimin devamlılığı için kar yapması gerekiyor. Ancak yaptığı karı toplumsallaştırarak, farklı katmanların bu kazançtan yararlanmasını sağlıyor.

SORU: Peki Kuzey Kıbrıs’ta sosyal girişimlerin durumu nedir?
M. HAMİT:
Maalesef Kuzey Kıbrıs’ta sosyal girişimcilik ile ilgili olarak pek fazla örnek bulmak mümkün değil. Ancak, daha önce şu an daha çok mali hizmetler sağlasa da kooperatifler bir tür örnek olabilir. Orada da çoklu sahiplik, ortak fayda gibi ilkelerin olduğunu görüyoruz. Bugünkü anlamıyla olmasa da, sosyal girişimlere örnek olabilir. Ancak dünyada bir çok güzel örnek var. Sosyal girişimcilik konseptini ilk kez duyanlar için, belki birkaç örnek vermek daha sağlıklı olabilir.

Mesela, beni en çok etkileyen örneklerden biri İspanya’da... Çocuk yaşta hapse giren çocukların, cezaları sonrasında topluma entegre olmaları, onların iş bulması son derece güç. Bu noktada onların topluma dahil edilmesi ve adil bir ücret alabilmeleri için bir sosyal girişim var. Burada çalışanların tümü, benzeri koşullarda insanlar ve seramik işçiliği yapıyorlar. İş sahasının yanında, ihtiyaçlarının karşılanacağı ve eğitim olanağı da sunuluyor. Yapılan kar, çalışanların maaşlarının yanı sıra, orada verilen eğitim ve gıda giderlerine harcanıyor. Böylelikle toplumdan dışlanma ihtimali son derece yüksek olan bir grubun hem iş edinmesi hem de topluma entegrasyonunun mümkün olması sağlanıyor.

Benzeri sosyal girişimlerin yanında, doğrudan belli bir insan hakkına cevap verebilecek ya da toplum tarafından dışlanmış bir grubun dahil edilebileceği yöntemlerin tümünü bu biçimde düşünebiliriz.

Kıbrıs aslında tüm bunlara çok elverişli çünkü genellikle işletmeler küçük aile işletmesi biçiminde. Bu açıdan sosyal girişimcilik modeliyle yapılanmaları genel anlamda toplum refahına fayda katabileceğini düşünüyorum. Aynı zamanda, Kıbrıs’ta çeşitli dernekler üretim yapıyor. Mesela kadın dernekleri geleneksel el sanatları ile ilgili yoğun üretim yapıyorlar. Bu derneklerin, yeniden yapılanması hem üretimin daha anlamlı olmasını sağlayabilir.

SORU: Hibe çağrınızın kapsamı ne ?
M. HAMİT:
Youthopia projesi kapsamında yaptığımız küçük hibe çağrısında biz başvuran kişi veya gruplara 8 bin Euro civarında destek sağlamayı hedefliyoruz. İlk aşamada temel arzumuz, başvuru sahiplerinin hibe talepleri ile belli bir insan hakları sorununa cevap verme hedefinde olmaları. İnsan hakları çok geniş bir kavram olduğu için çeşitli açılımlar yapabilirler. Gerek taşıtlara yoğunlaşıp, bisiklet veya motorsuz taşıtların kullanımına olanak sağlayacak bir model geliştirip konuyu çevre hakkına ya da hareket hakkına bağlayabilirler, gerekse göçmenlerin topluma dahil edilmesine yönelik fikirleri ile ayrımcılığa karşı bir duruşa sahip bir işletme modeli yaratabilirler. Hibe ile ilgili olarak aynı zamanda yazılı cevap almak için [email protected] adresine mail atabilirler. Ayrıca tüm bilgileri www.youthopia.org adresinde bulabilirler.

Bu haber toplam 3166 defa okunmuştur