Yahudi Muhacirler-69
İsrail Devleti'nin ilanından sonra beklenenlerden biri de gerçekleşiyordu. Arap Devletleri böylesi bir oluşuma karşı harekete geçmişti. Bir yandan yeni kurulan İsrail Devleti'nin tanınması diğer ülkeler tarafından gerçekleşirken, Arap Devletlerinin açtığı bu savaşın onlarca yıl sürebileceğini o günlerde kimse tahmin etmiyordu aslında...
"19 Mayıs 1948-Hür Söz-s:4
Arap Devletleri Yahudilere Harp Açtı
Mısır Kuvvetleri Yafa'ya Yanaşıyor
Arab Devletlerinin Filistin'e girdikleri günden beri beş gün geçmiştir. Yakın ve Orta Şarttaki Arap Devletleri yani Mısır, Irak, Suriye ve Ürdün Yahudi İsrail devleti ile harp halindedir. Her taraftan Filistin'e girmiş bulunan Arap kuvvetleri muhtelif cephelerden İsrail Devleti'nin merkezi olan Tel-Aviv'e doğru gitmektedirler. Bunlardan Mısır kuvvetleri cenup taraftan Filistin'in içerlerine doğu yayılmaktadır. Bu kuvvetlerin şimdi Yafa'ya 20 mil kadar mesafede oldukları bildirilmektedir. Ürdün cihetinden Filistin'e girmiş bulunan Arap Lejyonu ise Mısır kuvvetleriyle birleşmek üzeredir.
Mısır Ordusuyle beraber bulunan bir muhbirin bildirdiğine göre, Mısır bombardıman uçakları Tel-Aviv üzerine akınlarına devam etmektedirler. Bu akınlar şimdilik Yahudilerde bir intikam hissi uyandırmaktadır. "İsrailin Sesi" isimli Yahudi radyosu, Arap memleketlerinin de hava akınına hedef tutulacağını söylemektedirler.
Moskova radyosu geçen akşamki yayınında, Rus hükümetini yeni İsrail Devleti'ni tanımağa karar vermiş bulunduğu haberini yayınlamıştır.
Filistin Harplerini Durdurma Gayretleri
Leyk Saksesden bildirildiğine göre, Güvenlik Konseyindeki Amerikan temsilcisi Warren Austin, Filistin vaziyetinin sulha bir tehlike teşkil ettiğini söyliyerek durdurulması için karar verilmesini Güvenlik Konseyi'nden istenmiştir. Şimdilik bu hususta bir karara vasıl olunmamıştır. Eğer böyle bir karar verilirse, Filistin'deki harp vaziyetinin durdurulması istenecek ve aksi takdirde, askeri kuvvetlerle müdahale yapılacaktır."
Böylece Amerika devreye girebileceği mesajını da Güvenlik Konseyi'ne vermiş oluyordu.
Elbette İsrail Devleti'nin kurulmasında en büyük destekçisi olan Amerika'nın böylesi bir tavır almasının yadırganması söz konusu değildi. Amerika'nın her daim Ortadoğu için yeni projeleri olmuştur ileriye dönük. İsrail Devleti'nin de kurulması tahminimce bu projelerden biriydi. Bir anlamda bu vesileyle küçük bir Amerkia'nın Ortadoğu'da yaratılması. Elbette Musevilerin en birinci özlem ve sorunları, bir devlete ve bir toprağa sahip olmak ve vatanlarını kurmaktı. Böylece çıkarların birleşmesiyle bu devlet kurulacaktı, Arap Devletleri'nin saldırıları sürse de...
21 Mayıs 1948-Hür Söz-s:1
Kudüs İçinde Muharebeler Devam Ediyor
Araplar İlerlemeler Kaydettiler
Amerikanın Emniyet Konseyi'ndeki temsilcisi tarafından Filistin harplerine son vermek için yapılan gayretler bir neticeye varmadan Arap kuvvetlerinin Filistin'i tamamıyle işgal etmek için azami gayretler sarfetmekte oldukları gelen haberlerden anlaşılmaktadır.
Ürdün cihetinden Filistin'e girmiş bulunan Arap Lejyonu Kudüs şehrinin kapılarına dayanmış ve çetin savaşlar neticesi bu şehrin önemli yerlerini işgal etmiştir. Arap kaynaklarından gelen haberlere bakılırsa Arap Lejyonu inatçı müdafaalar yapmakta olan Yahudi kuvvetlerini şehrin başka taraflarına atarak, Yahudilerden teslim olmalarını istemişlerdir. Yahudi kaynaklarına göre Kudüs içinde mahsur bir vaziyette kalan 1300 kadar Yahudiye yiyecek ve diğer lûzumlu eşya götürmek için Yahudi kuvvetleri tarafından yaplan hücumlar muvaffakiyetle neticelenmiştir. "
Savaş tüm hızıyla sürerken yeni kurulan İsrail Devleti'nin başka ülkelerce tanınması da devam etmekteydi. Kurulduğu gün ilk tanıyan Amerika ve Rusya'nın ardından bu sürece Çekoslavakya ve Yugoslavya da katılmıştır.
"21 Mayıs 1948-Hür Söz-s:1
Yahudi Devletini Tanıdılar
15 Mayıs tarihinde kendi kendini Devlet olarak ilân eden Filistin Yahudi teşkilatı Amerika ve Rusya'dan sonra başka devletler tarafından da devlet olarak tanınmıştır. Rusya'nın tanımasını müteakip, Çekoslavakya ve Yugoslavya da Yahudi devletini tanıdıklarını ilan etmişlerdir. Yahudi dışişleri bakanı Sertok tarafından İngiltere hükümetince bu hususta yapılan müracaata cevap verilmemiştir. Bu tanıma hareketleri Yahudi devletinin dünya üzerindeki prestijini artırmış bulunmakla beraber Araplar bu siyasi hareketlerin Arap efkârı ve siyasetini hiç değiştirmeyeceğini söylemektedirler.
Truman İsrail'i Tanımakta Acele Etti
Şikagoda çıkan "Şikago Tribun" isimli gazete, Başkan Truman tarafından Yahudi İsrail Devleti'nin tanınması keyfiyetine temas eden bir yazısında, Başkanın bu işte acele ettiğini iddia etmektedir. Gazete şöyle demektedir:
"İngiliz İdaresinin nihayete ermesinden sonra yarım saat bile beklemeden, İsrail Devleti Amerika menfaatları için elzem imiş gibi, Amerika devleti tanımıştır demekte ve Başkan Truman Amerika'da yaşıyan ve bilhassa Nev York Yahudilerinin reyini almak için bunu yapmıştır" fikrini ileri sürmektedir.
Filistin'deki Alman komününün Kıbrıs'a gelmesinin ardından, esas gidecekleri yer olan Avustralya için yol hazırlıkları da tamamlanmış oldu. 300 kadar Almanın dahil olduğu söz konusu komünün 2 Haziran'da Avustralya'ya gitmek için yola çıkılacağı belirtilmekteydi.
"22 Mayıs 1948-Hür Söz-s:2
Filistinden Gelen Almanlar
Filistin'de vaziyetin çok karışık bir hal alması ile, orada bulunan Yahudi olmıyan 300 kadar Alman Avustralya'ya nakledilmeden evvel muvakkat bir zaman için Kıbrıs'a getirildiği daha evvel bildirilmişti. Şimdi alınan haberlere göre, bu mülteciler önümüzdeki 2 Haziran tarihinde Avustralya'ya gitmek üzere Mağusa'dan hareket edeceklerdir."
Büyük bir bölümünün Filistin'e yeni bir hayat kurmak için gitmesine rağmen hâlâ Kıbrıs'taki kamplarda Yahudi Muhacirlerin varlığı sürmekteydi. İsrail devleti kuruluncaya kadar İngiltere'nin mandası olan Filistin'e, Yahudi Muhacirlerin gidişini İngiliz hükimeti düzenlemekteydi. Filistin'den vaz geçip oradan ayrılmalarıyla, bu sevkiyatın sorumluluğunu ise bu kez bir "Yahudi Ajanlığı" üstleniyordu.
"26 Mayıs 1948-Hür Söz-s:2
Kıbrıstaki Mülteci Yahudilerin Filistine Nakli
Filistindeki İngiliz manda idaresinin sona ermesiyle Kıbrıs'ta bulunan Yahudi mültecilerin Filistin'e nakli işi Yahudi Ajanlığına kalmıştı. Yahudilerin perk az bir kısmı Pan York ve Oan Crossc... vapurları ile daha evvel Filistin'e nakledilmiş ise de geriye kalanların ayni vapurlarla nakli güçleşmiştir. Buna sebep, Filistine gidecek gemilerin hava akınları tehlikesine maruz bulunmasıdır. Bildirildiğine göre, Yahudilerin emin bir vaziyette nakledilmeleri için hali hazırda Yahudi makamları ile İngiltere arasında müzakereler yapılmaktadır."