1 EYLÜL DÜNYA BARIŞ GÜNÜ
1 Eylül Dünya Barış Günü, 1 Eylül Tertip Komitesi’nin düzenleyeceği etkinlikle kutlanacak. 1 Eylül Deklarasyonu’nda Kıbrıs’ı yeniden birleştirecek bir çözüm için liderler daha yoğun biçimde çalışmaya, tüm Kıbrıslılar da barış ve yeniden
1 Eylül Dünya Barış Günü, 1 Eylül Tertip Komitesi’nin düzenleyeceği etkinlikle kutlanacak. 1 Eylül Deklarasyonu’nda Kıbrıs’ı yeniden birleştirecek bir çözüm için liderler daha yoğun biçimde çalışmaya, tüm Kıbrıslılar da barış ve yeniden birleşme hedefiyle ortak mücadeleye çağrıldı.
Komite adına KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil’in açıklamasına göre, Barış Günü nedeniyle 1 Eylül Perşembe günü saat 11.00’de ara bölgede, Ledra Palace Otel karşısındaki Home for Cooperation’da (İşbirliği Evi) basın toplantısı yapılacak.
Etkinlik ise saat 18.30’da Kuğulu Park’ta toplanmayla başlayacak. Buradan Home for Cooperation’a yürünecek ve 19.30’da program başlayacak.
PEO’dan Pampis Kritis ve KTOEÖS’ten Mehmet Taşker’in konuşmalarını Grup Sol Anahtarı ile Marios Constantinou’nun müzik dinletisi izleyecek.
1 EYLÜL DEKLARASYONU
1 Eylül Tertip Komitesi tarafından yayımlanan 1 Eylül Deklarasyonu’nda Barış Günü’nün Nazi Almanyası’nın 1939’da insanlığa karşı başlattığı saldırı ile Nazizmin ve faşizmin milyonlarca kurbanının anısına, Dünya Sendikalar Federasyonu tarafından Sendikaların Dünya çapında Barış için Eylem Günü olarak ilan edildiği hatırlatılarak “Bu gün ülkemizde ve dünya çapında barışın hâkim olması için her birimizin kendi üzerine düşen görevi yerine getirmesi için bir çağrıyı teşkil etmektedir” denildi.
İnsanlığın yaşadığı en yıkıcı savaşın sona ermesinden 66 yıl sonra, dünyanın dört bir yanında savaşlar ve saldırıların, insanlığın yeni dünya savaşlarının acısını yaşaması tehlikesinin sürdüğüne işaret edilen deklarasyonda, dünya nüfusunun büyük kesiminin ekonomik eşitsizlikler, sömürü, sefalet ve yoksulluk yaşadığı; dünya dengelerinin ve barışın tehlikede olduğu vurgulandı.
Deklarasyonda, insan ve çalışma hakları için, eşitsizliklerin olmayacağı daha iyi bir dünya için mücadele eden bütün halklarla dayanışma ifade edilerek, emperyalist yeni dünya düzenine karşı, uluslararası hukukun ilkelerine saygı temelinde dünya barışı için mücadele eden dünyanın her yerindeki barış yanlısı ilerici güçlerle seslerin birleştirildiği kaydedildi.
“SOSYAL DEVLETİN ALTINI OYAN KAPİTALİZM KRİZİ YAŞANIYOR”
Dünyanın her yerinde eşitsizlikleri artıran ve sosyal devletin altını oyan kapitalizm ve neoliberalizm krizi yaşandığı belirtilen deklarasyonda, sistemin, krizin olumsuz sonuçlarını emekçilerin sırtına yüklemeye çalıştığının açıkça görüldüğü ifade edildi.
“Kapitalizmin krizinin bedelini çalışanların ödemesini kabul etmiyoruz ve tüm dünyanın çalışanlarıyla aynı saflarda yer alıyoruz” denilen 1 Mayıs Tertip Komitesi deklarasyonunda Kıbrıs sorunuyla ilgili de şu ifadeler yer alıyor:
“Küresel krizin sonuçları ülkemizde de çalışanları etkilemektedir. Milliyetçilik, ırkçılık ve neofaşizm yükseliş göstermektedir. Karşı karşıya olduğumuz en ciddi tehlike memleketimizin defakto bölünmesinin devam etmesidir.
Barış ve ülkemizin yeniden birleşmesi için mücadele bizim temel ve acil önceliğimizi teşkil etmektedir. 23 Mayıs ve 1 Temmuz antlaşmaları temelinde tek egemenlikli, tek vatandaşlıklı ve tek uluslararası kimlikli bir devlet çerçevesinde ve BM’nin ilgili kararlarında belirtildiği şekilde iki toplumun siyasi eşitliğiyle iki bölgeli iki toplumlu federasyon çözümü çabasına istikrarlı bir biçimde bağlı olmaya devam ediyoruz.
Görüşmeler sürecini destekliyoruz ve iki toplumun liderlerini Kıbrıs’ı yeniden birleştirecek, tüm Kıbrıslıların özgür, bağımsız vatanı kılacak çözüme ulaşma hedefiyle daha yoğun bir biçimde çalışmaya devam etmeye çağırıyoruz.
Müzakerelerin üzerinde anlaşmaya varılacak çözüme ulaşma yegâne hedefiyle, yapıcı bir ruh içerisinde ve iyi niyetle yoğun bir biçimde sürdürülmesini istiyoruz. Görüşme masasında bugüne kadar sağlanan ilerlemenin korunmasını talep ediyoruz. Zamanın geçmesinin çözüm hedefine değil, tam aksine mevcut durumun kalıcılaşmasına yardım ettiğini kaydederek, üzerinde anlaşmaya varılacak bir çözümün bulunması için uluslararası düzeyde ilgili bütün tarafları çabalarını yoğunlaştırmaya çağırıyoruz.”
Deklarasyonda, BM Genel Sekreteri’nin teşvikiyle, müzakerelerin yoğunlaştırılması ve müzakerelerde yeterince tartışılmamış başlıkların açılması yönünde anlaşma iyi niyet ve gerçek irade gösterilirse önemli ilerleme yaratabileceği ifade edilerek, beklenti ve talebin de bu olduğu vurgulandı.
Kıbrıs sorununun çözümü ve adanın yeniden birleşmesinin dünya barışına önemli katkıda bulunacağına işaret edilen deklarasyonda, adanın derhal askersizleştirilmesi tezi yinelendi ve 11 Temmuz’da Güney Kıbrıs’ta deniz üssündeki patlamada hayatını kaybeden 13 kişinin aileleriyle dayanışma ve taziye ifade edildi.
Deklarasyonda, “Barış ve yeniden birleşme hedefiyle yeni, kitlesel ortak mücadelelere başlamak için tüm Kıbrıslıları 1 Eylül’de bizimle birlikte olmaya çağırıyoruz” denilerek, hemfikir olan örgütler seslerini birleştirmeye çağrıldı.