Ülke plansız!
Sağlıkta da öyle eğitimde de.
İnsan kaynağını da planlayamıyor, bütçesini de.
Ne kadar aciz bir haldeyiz böyle!

* * *

Kimi “yanlışlar” geri dönülemez.
İmar gibi.

Girne’ye bir bakınız lütfen.
O güzelim balıkçı kasabası bir çirkinlik abidesine dönüştü.

Üstelik bir “ada” ülkesinde...
Turizm olmazsa olmaz!
Böyle mi?

* * *

Templos diye tarihi bir köy var, Zeytinlik!
Duydunuz, isyan var.
Biraz araştırıyorum, karıştırıyorum...
Şaşırıyorum.
Ülkenin bir “imar planı” yok...
O nedenle aslında şaşırmamak gerek.

Bakınız, geçen senenin ekim ayından bu yılın nisanına kadar tam 11 “yurt başvurusu” yapılmış…
Toplamda 1024 kişilik bir kapasite, 516 oda!
Bu küçücük köyün neresine sığacak 11 yurt?

Peki altyapı?
Kanalizasyon var mı, oto parkı yeterli mi, yollar kaldırımlar tamam mı, su altyapısı ihtiyacı karşılar mı?
Meselenin bir de güvenlik boyutu var...
Sağlık var... Ulaşım var...

Dört duvar yap, parayı al, gerisine karışma!
Tam da anlayış bu.

Bir ‘köy’den söz ediyoruz...
Küçük bir köyden....

7 ayda 11 yurt başvurusu.

Henüz hiçbiri müracaat onay almamış.
İyi ki almamış!

* * *

Her gün yeni bir üniversite açılıyor, hiçbir öngörü yok, planlama yok, kriter yok.

Bunun için ayrılmış imar alanları yok.
Ne eğitimin planlaması var, ne de gelecek öğrenci için yaşam alanlarının…
Mesele sadece öğrenciyi getirmek de değil.
Henüz “toplu ulaşım” sorunu dahi aşılamadı öğrenciler için!.

Üstelik defalarca yazdık, artık kimi üniversitelere yapılan kayıtlar “eğitim” için değil ülkede “çalışmak” için!.
Uyuşturucu çeteleri türedi, bu alanda...
“Fuhuş” girdi işin içine..
Neredeyse her sabah “iş var mı” diye soran bir “üniversite öğrencisi” ile başlar olduk güne...
Bu kadar hoyratlık içerisinde, 40 senede 38 hükümet görmüş bu ülke…

Geri dönülemez yanlışların faturasını ödüyoruz…
Yeni faturalar kesiyoruz, yarına…

Nereye kadar?
Tam bir “yağma” cenneti!

Çevre de kalmadı, şehirler de...
Böyle giderse “çözüm” dahi kurtaramayacak geleceği!