Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

10 sene evvel

A+A-

10 sene önceye gittim.
Omorfo’daki felakete…
Can kaybı olmamıştı ama kent çamura batmıştı, hepimiz uyanmıştık.
Sonra yine uyuduk (!)

* * *

10 sene önce tam da “sel” günü Türkiye’deki 2 gazete manşet attı:
“Kıbrıs’ta Pasaport Depremi.”

* * *

“İktidar”a yakın gazetelerdi. 
Star ve Yeni Şafak.
Biz de bu haberi kullanmıştık.
Çok “şık” değildi.

* * *

“Kıbrıs Cumhuriyeti” pasaportu taşıyan Ulusal Birlik Partisi milletvekilleri “resmi evraklar” ile deşifre ediliyordu.
Eski Başkan Hüseyin Özgürgün de vardı, şimdiki Başkan Ersin Tatar da...

* * *

O gün, yani 10 sene önceki köşeme baktım, ne yazmışım diye…
“Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportları varmış. Olabilir. Sakıncası ne? Yeter ki özleri ile sözleri bir olsun. Cepte pasaport yürekte taksim olmasın, yeter ki…”

* * *

Ersin Tatar’ı dün Meclis’te dinledim…
“Tabii ki barış ve anlaşma istiyoruz. Ama günün sonunda bir devletimiz var” diyordu.
Bir de beni “gülümseten” şu sözleri söyledi:
“Kuzeydeki nüfus politikasının nasıl olacağına biz karar verebiliriz. Dörde bir oranını da kabul edemeyiz.”

* * *

Böyle giderse, adanın kuzeyinde, “dörtte bir” oranında kalacak mıyız diye düşünmeden edemedim.

* ** 

10 yıl önce demiştik, değil mi?
O günlerde “sel felaketi” karşısında uzmanlar şu açıklamaları yapmıştı:
“Dere yataklarının içerisi yerleşime açıldı. Mühendislik yanlışları var. Belediye otelinin havuzu dahi dere yatağı içerisine yapıldı. Sürpriz yok, sonuç bu…”

Kimse ders almadı.

 

Bu yazı toplam 1926 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar