1. YAZARLAR

  2. Sevgül Uludağ

  3. “100 yıl önce savaşa giden günler…”
Sevgül Uludağ

Sevgül Uludağ

0090 542853 8436/00357 99 966518

“100 yıl önce savaşa giden günler…”

A+A-

100 yıl önce 31 Temmuz'da Avrupa savaşın eşiğine gelmişti.
Arşidük Franz Ferdinand'ın bir suikast sonucu öldürülmesinin ardından patlayan krize diplomatik çözüm bulma çabaları sonuçsuz kalınca taraflar çatışmaya doğru sürüklendi. Prof. Margaret MacMillan, savaşın ilk 10 gününü kaleme aldı.

28 Temmuz'da Avusturya-Macaristan, Sırbistan'a savaş ilan ederek, silahla donatılan teknelerini Tuna nehrine sevk etti. Üç gün içinde Rusya ve Almanya seferberlik ilan ederken, savaş çanları Londra borsasında panik satışlarına neden oldu. 1773'ten o tarihe kadar ilk kez borsa kapandı. Sonrasında izleyen her gün ise yeni bir kriz getirdi.

1 Ağustos: Avrupa'da savaş için geri sayım. Belçika ve Fransa seferberlik ilan etti. Londra'daki Alman Büyükelçi Prens Lichnowsky, ülkesine Almanya'nın Fransa'ya saldırmaması durumunda İngiltere'nin tarafsız kalacağına ilişkin sıradışı bir mesaj gönderdi. Almanya lideri, ise ordunun muhalefetine rağmen Batı'daki seferberliği durdurdu ve Rusya yönüne harekât emri verdi. Ancak bir kaç saat sonra, Lichnowsky'nin İngiltere'nin tutumunu yanlış anladığı ortaya çıktı. Almanya'nın Fransa'yı işgali yeniden seçenekler arasına döndü. Rusya'da ise Alman büyükelçi, hükümetinin savaş ilanını Rus Dışişleri Bakanı Sergei Sasonov'a sundu.

2 Ağustos: Rusya'da keşiş Rasputin, Çar'a Rusya'nın savaşa gitmesi durumunda 'okyanusları dolduracak kadar çok gözyaşı akacağı' uyarısında bulundu. Lüksemburg'a yönelen Almanya Belçika'ya bir ültimatom vererek 'güvenli geçiş güzergâhı' talep etti. Londra'da İngiliz hükümeti hâlâ kararsız. Ancak Bahriye Nazırı Winston Churchill, Belçika'nın tarafsızlığının ihlal edilmesi durumunda istifa edeceği tehdidinde bulundu. Başbakan Henry Asquith ise, Londra'da yaşayanların savaş konusunda istekli olmalarını şu sözlerle yorumladı: ''Şu anda çanları çalıyorlar, ama bir kaç haftada çaresizlikten kıpırdayamayacaklar.'' Gece, Belçika Almanya'nın ultimatomunu reddetti, bu karar bir Alman diplomat tarafından, ''Zavallı aptallar'' tepkisiyle karşılandı.

3 Ağustos: Londra'da resmi tatil, ama hükümet krizi görüşmek üzere yeniden toplandı. Öğleden sonra, Dışişleri Bakanı Sir Edward Grey, Avam Kamarası'nda İngiltere'nin tutumunu anlattı. Solgun ve bezgin bir yüzle konuşan bakan, İngiltere'nin tarafsız kalması durumunda savaştan ciddi zarar göreceğini, kenarda kalmanın 'İngiltere'nin saygınlığı ve şöhretinden fedakârlık yapması' anlamına geleceğini söyledi. Paris'te Alman Büyükelçi, ülkesinin Fransa'ya savaş ilanını muhataplarına teslim etti. İngiltere Dışişleri Bakanı, makam odasının penceresinden bakar ve şunları söyler: ''Avrupa'nın dört bir yanında ışıklar sönüyor. Yeniden aydınlattıklarını görmeye ömrümüz yetmeyecek.''

4 Ağustos: Fransa güne savaşla başladı. İngiltere, Almanya'ya Belçika'nın tarafsızlığına saygı göstermesi uyarısında bulundu ve gece 23.00’e kadar süre verdi. Ama artık çok geçti. İngilizlerin henüz haberi yoktu ama Almanların Belçika işgali başlamıştı. Kalabalıklar Başbakanlık'ın önünde toplanmaya başladı. Mühlet doldu ve İngiltere de savaşa girmişti artık. Times gazetesine göre, gece yarısından sonra bile insanları tezahürat yapıp şarkılar söylüyor, ancak 'Azrail dışarıda ve dünya kanat çırpmalarını duymakta.'

5 Ağustos: Savaşın ilanından 12 saat sonra İngiliz gazeteleri gönüllülere çağrılara bulunmaya başladı. Londra'daki Almanya Büyükelçiliği'nin kapısından Alman kartalı söküldü, Büyükelçi Berlin'e doğru yola çıktı. Alman basını savaş naraları atarken, Belçikalıların Alman askerlerine karşı saldırılar düzenlediklerini yazıyor. Her taraftan Rus casuslara ilişkin ihbarlar geliyor. Batı cephesinde ise, Belçika'nın güçlü şekilde tahkim edilmiş ve 40 bin kişilik garnizonla korunan kenti Liege çevresinde çatışmalar başladı. Almanlar güçlü direnişle şaşkın görünüyor. Öte yandan Karadağ da, Avusturya-Macaristan'a savaş ilan etti.

6 Ağustos: Avusturya-Macaristan, Rusya'ya, Sırbistan da Almanya'ya savaş ilan ettiler. Almanlara ait Zeplin hava aracı Liege bombardımanına başladı. Bir Avrupa kentinin hedef olduğu bu ilk hava saldırısında 9 kişi hayatını kaybetti. Belçika savunma hattı, 150 bin Alman askeriyle kuşatıldı, ancak daha savaşın ilk bir kaç gününde 8 bin Alman askeri hayatını kaybetmiş durumda. İngiltere Savaş Bakanı Lord Kitchener, mesai arkadaşlarına savaşın en az 3 yıl süreceği tahminini iletir. Fransız askerleri Togo sınırındaki Dahomy'yi ele geçirdi. Almanların ilk toprak kaybı oldu bu.

7 Ağustos: Gece boyunca süren bombardımanın ardından Alman askerleri direnişle karşılaşmadan Liege'i ele geçirdi. İngiltere'de ise, asker alma dairesinin önünde kitlesel halde toplanan kalabalıklar gönüllü yazılmak için bekleşiyor. Kalabalık o kadar yoğun ki, polis binayla gönüllüler arasında barikat kurdu. İlk İngiliz askerleri de, Sir John French komutasında Fransa'ya ayak bastı.

8 Ağustos: Karadağ, Almanya'ya savaş ilan etti. Fransızlar da, 43 yıl önce kaybettikleri bölgeleri almak için harekâta başladı. Alsace'deki Mulhouse kasabasını ele geçiren Fransızların başarısı, Almanların ertesi gün gerçekleştirdikleri karşı saldırıya kadar sürdü. Taşıdığı Alman ve İngiliz subayların da bulunduğu yolcular ve 15 milyon dolar değerindeki altın ve gümüşle ABD'den demir alan Oceanic transatlantik gemisi peşine düşen Alman savaş gemilerinden kaçarak İngiltere'nin Southampton limanına demirledi.
(BBC – 4.8.2014)

Bu yazı toplam 1751 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar