11 yıl önce röportaj sözü
11 yıl önce sözleştiğim bir röportaj vardı!..
‘Mavi’ saçlarına yakışır bir özgürlükle sıradanlığı reddeden hatun ‘bebek’ bekliyordu, o günlerde!..
Hem de ‘ikiz’…
“Baba”yı sormuştum, “var yok” demişti!..
“Ne zaman evlendin sen” deyince, “evlenmek şart mı” yanıtını vermişti...
***
Çocuklar doğdu.
Önce ‘kayıt’ yapmadılar…
Öyle ya ‘yasalar’ sanki de ‘hayatın’ önüne geçecekti.
“Baba” hanesi boş kalamazdı (!)
Çok uğraştı, didindi…
Kayıt yapıldı da ‘soyadı’ sorun oldu bu kez...
***
Çocuklar büyüdü, okula başladı.
Öylesine tatlı iki oğlan ki, görseniz, ışıl ışıl gözleri…
***
Okulda çocuklardan ‘evlilik fotoğrafı’ istenmiş, ana babanın ‘sembol’ günlerine dair!..
Sosyal Bilgiler’e mi giriyor bu, bilemiyorum.
Demişler ki, “Bizim annemiz evlenmedi ki!..”
***
Son yıllarda, ‘evlenmemiş’ ama ‘çocuk hasreti’ duyan pek çok kadın arkadaşım oldu.
Kimi ‘çocuk’ tutkusuyla evlendi, ‘eğrisini doğrusu’ pek de düşünmeden.
Kimi ‘tüp bebek’ merkezlerinin yolunu arşınlıyor hâlâ…
Ve tabular yıkılıyor…
‘Evlilik’ kurumuna bakış değişiyor.
İyi mi, kötü mü bilemiyorum.
Ama bazen ya ‘istediği’ çıkmıyor insanın karşısına ya da olmuyor işte...
Ve ‘doğum’ için de tren kaçıyor.
İşte bu durumda, bir kadının doğum sevincinin önüne duvar ören mevzuatlara, öğretilmiş çaresizliklere, ezberletilmiş rollere, geleneksel baskılara karşı bir ‘başkaldırı’ başlıyor.
***
Ayhatun Ateşin ile 11 sene sonra o röportajı yaptık.
İlla ki evlenmek gerekmiyor, çocuk sahibi olmak için!..
Ve kadının doğurganlığına yasalar karar vermiyor!
Pazar günü Adres Kıbrıs dergimizde okuyacak, meraklısı…
Umarım yasalarımız da özelde kadın, genelde insan hakları temelinde yeniden şekillenecek.
Çünkü daha yürüyecek çok yolumuz var.