Gamze PİR BAYKUR 

Mağusa’da 2012 yılı içerisinde Orhan Özgazi’nin evinde misafir olarak bulunduğu sırada müşteki Özgazi’ye ait 3 adet çek yaprağını sirkat edip sahteleyerek tedavüle süren ve toplam 1450 TL parayı sahtekarlıkla temin eden  sanık Ali Şahin, dün Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandı. “Çek sahteleme”, “Sahtelenmiş çeki tedavüle sürme” ve “Sahtekarlıkla para temini” davalarından yargılanarak suçlu bulunan sanık Şahin, 18 ay hapis cezasına mahkum edildi.

Sahtelediği çeklerle sahtekarlıkla 1450 TL para temin etti...

Sanık Ali Şahin, 2012 yılı Mart ayı içerisinde misafir olarak bulunduğu Orhan Özgazi’nin evinden 3 adet çek yaprağı sirkat etmiş ve konu çek yapraklarına 750 TL, 730 TL ve 300 TL yazarak sahteledikten sonra Hüseyin Kayalar’ın işletmekte olduğu şirkete vererek tedavüle sürüp karşılığında toplam 1450 TL parayı sahtekarlıkla temin etmişti. Olayın fark edilmesi üzerine 3 Eylül 2012 tarihinde tutuklanan sanık Şahin, suçunu itiraf etmişti.

Suçlu bulundu...

Davanın kararını okuyan Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Melek Esendağlı, sanık Ali Şahin’i aleyhine getirilen davalardan suçlu hularak mahkum ettiğini açıkladı. Çek sahteleme ve tedavüle sürme suçlarının müebbet hapis cezası ile cezalandırılabilen çok ciddi suçlar olduğunu belirten Esendağlı, bu tür suçlarla ticari hayatın da etkilenmesinin söz konusu olduğunu ifade etti. Esendağlı, bu davada sahtelenen ve tedavüle sürülen 3 adet çek yaprağı söz konusu olduğunu ve toplamda 1450 TL paranın ise sahtekarlıkla temin edilerek menfaat elde edildiğinin görüldüğünü belirterek, sanığın nazara dikkate alınan diğer davalarıyla birlikte 2012 yılı Şubat ayından başlayarak 2012 yılı Ağustos ayına kadar toplam 14 adet çek yaprağını sirkat edip sahteleyerek tedavüle sürdüğünün görüldüğünü açıkladı. Çek sirkatinin kendiliğinden ağır bir suç olduğunu belirten Esendağlı, sanığın başkalarının güvenini suiistimal ederek çek yapraklarını sirkat ettiğini açıkladı. Esendağlı, sanığın mahkum olduğu davaların niteliğini ve ciddi ve vahim suçlar oluşunun dikkate alındığında sanığa takdir edilecek en uygun ve adil cezanın hürriyeti bağlayıcı bir ceza olduğuna kanaat getirdiklerini belirterek, sanığı 18 ay hapis cezasına mahkum ettiklerini açıkladı.