18 bin hastaya 2 uzman hekim
Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası, Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi önünde uyarı eylemi gerçekleştirdi.
Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası (TIP-İŞ),Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi önünde uyarı eylemi gerçekleştirdi.
Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği’nin(KTTB) de destek verdiği eylemde, acil vakalar dışında hizmet verilmedi.
TIP-İŞ ve KTTB Barış Hastanesi önünde basın açıklaması yaptı.
TIP-İŞ’ten yapılan açıklamaya göre eylemde hastanenin insan iş gücü, fiziki koşulları ve alt yapı eksiklikleri ile boğuştuğu ifade edilerek, sadece iki uzman hekimle yılda 18 bin hastaya poliklinik hizmeti verildiği vurgulandı.
ZEKİ
Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Dr. Ayşe Zeki, hastane önünde yaptığı konuşmada, Dünya Ruh Sağlığı Günü olan bugünün amacının ruh sağlığı sorunları hakkında farkındalığı artırmak, küresel ve ülke temelli ruh sağlığı politikaları geliştirilmesine yönelik çalışmalar yapılmasını güdülemek olduğunu ifade etti.
Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu tarafından 2017 yılı için belirlenen temanın işyerinde ruh sağlığı olduğunu söyleyen Zeki, geçen yıllarda SOS veren KKTC ruh sağlığı hizmetlerinin artık daha kötü bir noktada olduğunu vurgulamak için eylem yaptıklarını, imdat çığlığı atmak için toplandıklarını kaydetti.
Zeki, 2 erişkin psikiyatri hekimi ile 180 yataklı bir hastanenin çalıştırılmaya çalışıldığını, yılda 18 bin 500’ün üzerinde ayakta hasta bakan klinikte 100’e yakın yatılı hasta bulunduğunu, hastanede psikolog ve hemşire sayısında da ciddi sorunlar yaşandığını vurguladı.
Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi binasının ciddi fiziki sorunlarına dikkat çeken Zeki, Ruh Sağlığı Yasa Tasarısı’nın bir yıldır Meclis’te beklediğini kaydetti.
ARİFOĞLU
KTTB Başkanı Kenan Arifoğlu, “Hastanede doktor yok hasta çok” diyerek eksikliklere dikkat çekti.
Arifoğlu, kadrolarda eksiklikler bulunduğuna işaret ederek, tüm sıkıntıları hekimlerin göğüslediğini belirtti.
Barış Hastanesi’nde görev yapan hekimlerin yaşamlarından fedakarlık yaparak, çoğu zamanlarını hastanede geçirdiklerini vurgulayan Arifoğlu, “Altyapı eksikliği var, kadrolar açılmıyor, iş yeri güvenliği de düzgün değil. KKTC’nin tek psikiyatri hastanesinde iki hekim her şeyle mücadele diyor. Acil gelen hastalar oluyor ve vicdanlarıyla baş başa kalıyorlar. Hekimler bunları yaşarken, devlet yükümlüklerini yerine getirmiyor. Sorumluluk hekimin üstüne kalıyor. Ruh sağlığı terk edilebilir mi?” diye konuştu.
Arifoğlu, hastanedeki servislerin ayrı olması gerekirken, hastaların karmakarışık olduğuna işaret ederek, bölümlerin düzenlenmesi, hekimlerin ayrılması gerektiğini söyledi.
Arifoğlu, hastanede yeterli ısıtma sistemi olmadığını belirterek, hemşirelerin hastalara ısınmaları için battaniye dağıttıklarını ifade etti.
USAR
TIP-İŞ Başkanı Dr. Sıla Usar İncirli de yaptığı açıklamada, hastanede verilen hizmetlerin fazlalığına işaret ederek, bir başhekim ve bir uzman hekimin görev yaptığı hastanede, hemşire, idari personel ve psikolog eksikliği yaşandığını vurguladı.
Ülkenin halinin enkaz yığını olduğunu iddia eden İncirli, ülkenin tek psikiyatri dal hastanesinin halinin perişan olduğunu ileri sürdü.
İncirli, 1981 yılında açılan ve savaştan çıkmış bir toplumun kendi elleriyle yoktan yarattığı bir ülkede, o koşullara göre oldukça modern bu hastaneye o yıldan bu yana el sürülmediğini söyledi.
İncirli, “Yıllar geçti ama gelen geçen hükümetlerin hiçbiri de ilgilenmedi ve hastane yapıldığı gibi kaldı. Altyapı yapılmadı, hekim alınmadı, hemşire alınmadı. İki tane psikiyatri uzmanı, yılda 18 bin hastaya bakıyor. Bu hastanede üç serviste de sadece iki doktor hizmet veriyor. Hemşire yok, idari işler yok. Devlet ruh hastalarının ihtiyacı olan hekimleri hemşireleri istihdam etmedi” ifadelerini kullandı.
İncirli, hastanede hekim ve hemşire olmadığını, psikolog sayısının yetersiz olduğunu, . idari personel bulunmadığını ve fiziki koşulların kötü olduğunu vurguladı.
“Bu ülkeye reva mı bu hastane? “ diye soran İncirli, çocuk psikiyatri uzmanlarına kadro dahi verilemediğini ifade etti.
Koskoca hastanenin iki hekimin sırtına yüklendiğini belirten İncirli, “Hastalarımızın ihtiyaçlarını haykırmak için buradayız. Ülkenin ihtiyaçları doğrultusunda yasalar yapma özürlü bir Meclis, sağlık gibi bir konuda sorumsuz, kapıp koyuvermiş bir irade istemiyoruz. Sağlığı sırtınızda kambur gibi görüp elinizi eteğinizi sağlıktan çekemezsiniz” ifadelerini kullandı
İncirli, devletin az hekimle çok iş yaptırmayı istediğini de öne sürdü
İncirli şunları söyledi:
“Bu devlet, hekimlerimizi özlük haklarından mahrum bırakıyor. İnsanların ruhunu tamir eden hastane çökmüş durumda. Meclis, toplumun ihtiyaçlarına göre güncel yasalar yapmak zorundadır. Bugünkü sağlık krizinden yalnızca bizler değil, hizmet alanlar da etkilenmektedir. Ancak hiç kimse sorumluluk almıyor, yasa yapmıyor. Biz yürütmenin ve yasamanın koy vermesine izin vermeyeceğiz. Hastaların ihtiyaçlarını haykırmaya devam edeceğiz.”