1. YAZARLAR

  2. Salih Sarpten

  3. 2014-LYS Sonuçlarına Göre Liselerimizin Sırası
Salih Sarpten

Salih Sarpten

2014-LYS Sonuçlarına Göre Liselerimizin Sırası

A+A-

2015-YGS Sonuçları

2015-YGS sonuçları geçtiğimiz hafta açıklandı. Bu sonuçlara bağlı olarak Milli Eğitim Bakanlığı’nın resmi web sitesinde yayımlanan istatistiki bilgilere göre, KKTC liselerinden sınava giren 1342 adaylardan; 216 kişi ise 140 puanın altında, 344 kişisi 140-180 arasında puan alırken, sadece 782 kişisi 180 üzerinde puan aldı.

Bu sonuçlara göre liselerimizden mezun olan öğrencilerin ikinci basamak sınavlarına (LYS) girme başarı gösterenlere göre oranı %58. Başka bir ifadeyle söyleyecek olursak %40’dan fazla öğrenci 2015-YGS’de başarısız oldu…

2014-LYS Sonuçları ve Liselerimizin Sırası

ÖSYM, geçtiğimiz günlerde liselerimizi yakından ilgilendiren başka sonuçlar da duyurdu. ÖSYM, bir önceki yıla ait olan “Ortaöğretim Kurumları 2014-ÖSYS” sonuçlarını resmi web sitesinden yayımladı… Bu sonuçlar, liselerimizin 2014 yılındaki LYS sonuçları ile ne kadar öğrenciyi Türkiye üniversitelerine yerleştirdiğini göstermenin yanında, liselerimizin 2014-ÖSYS (Öğrenci Seçme Yerleştirme Sistemi) içerindeki tüm liseler arasında kaçıncı sırada olduğunu da içeriyor…

Aslında öncelikle şunu söylemeliyim: Okullar, organik yapılardır ve öğrencilere sınavlarda sorulan sorulara verdikleri yanıtlardan çok daha başka özellikler de kazandırmaktadır... Çabalar, tutumlar, davranışlar, değerler, duygular ve kültürel mirasın aktarılması bu özelliklerin bazılarıdır… Bu nedenle de YGS, LYS veya diğer merkezi sınavlar, herhangi bir okulun gerçek başarısını veya sırasını gösteremez. Dahası bu sınavların geçerlilik ve güvenirlik ölçütleri, öğrencilerimizin bu sınavlara karşı motivasyonsuzluğu, zaten liseyi bitiren tüm öğrencilerimizin ülkemiz üniversitelerindeki hemen her programa rahatça yerleşebilmeleri gibi çok sayıda etken YGS, LYS veya benzeri sınavların sonuçlarını etkilemektedir…

Ancak öte yandan eğitim sistemimizin, ortaöğretim kısmını neredeyse tamamen endekslediğimiz YGS ve LYS sonuçları, ister istemez liselerin bir tür karşılaştırılmasını da ortaya çıkartıyor. Belirtmeliyim ki bu veriler, liselerin karşılaştırılmasından çok eğitim sistemimizin gidişatı hakkında bilgi vermesi açısından daha büyük önem taşımaktadır… Bu nedenle bu verilere bu açıdan bakılmalıdır…

Türkiye Üniversitelerine Ne Kadar Öğrenci Yerleştirdik?

ÖSYM verilerine göre KKTC liselerinde okuyan 1458 öğrenci 2014-LYS’ye girdi ve bunların sadece 617’si bir yüksek öğretim programına yerleşebildi… Daha anlaşılır bir ifadeyle söyleyecek olursak sınava giren öğrencilerimizin sadece %42’si bir yüksek öğretim programına yerleşebildi…

Puan Türlerine Göre Liselerimizin Sırası
Altaki grafiklerde, 2014-LYS sonuçlarına göre KKTC Liselerinden Üniversitelerin ön lisans ve lisans programlarına yerleşme sayıları ve oranlarını bulabileceğiniz gibi sınava giren tüm liseler arasında kaçıncı sırada olduğunu da görebilirsiniz.

Ülkemizdeki liselerin puan türlerine göre sıralanmış şeklini gösteren tablolar; ÖSYM’nin 2014-LYS’ye giren lise grubunda (meslek liseleri hariç) yer alan toplam 4658 lise arasında kaçın sırada olduğunu gösteren verilere göre düzenlenmiştir. Tablolardaki verilerden görüleceği üzere herhangi bir puan türünde, ülkemizdeki liselerden hiçbiri ilk 500 içinde yer alamamış…

Sonuçlar
1. Fen ağırlıklı öğretim yapsın diye oluşturduğumuz 20 Temmuz Fen Lisesi’nin bu anlamda bir farklılık yaratamadığı gibi Matematik-Fen puan türüne göre yapılan sıralamada ilk 5 lisenin arasına giremedi…
2. Birçok genel lise bazı alanlarda öğrenci alan okullarımızdan daha başarılı…
3. ÖSYM verilerlerine göre, 2014-LYS’de ülkemizdeki özel okullardan sadece birinin 2014-LYS’ye öğrenci göndermesi ve bu sınavdaki başarısının oldukça düşük dikkatle yorumlanması gereken bir bulgu.
4. Aslında IGCSE veya A-Level gibi İngilizce ağırlıklı programları yürütmesi gereken kolejler neredeyse tüm güçlerini ÖSYS için kullanıyorlar…

Ortaya çıkan bu çarpık sonuçlar, genel ortaöğretim yapılanmamızın sağlıklı olmadığını açıkça göstermektedir…

Bu arada dikkatinizi çekmiştir: ÖSYS kapsamındaki tüm liseler arasında ilk 10, ilk 50, ilk 100, 200 hatta ilk 500 arasında ülkemizden hiçbir lise yok… “Olmalı mı?” Ya da “olması gerekli mi?” soruları elbette tartışmaya açık sorulardır. Ancak esas tartışmamız gereken, eğitim sistemimizin “Genel Ortaöğretim” yapılanmasının nasıl olması gerektiğidir… Bu sonuçlar, genel ortaöğretimde öğrenci yönlendirmesinin bulunmadığının açık bir göstergesidir…

Bu sonuçlarla beraber “V. Milli Eğitim Şurası”nın kararları da dikkate alındığında genel ortaöğretim için, yönlendirme odaklı bir yapının kurulması gerektiği açıkça görülüyor. Dahası artık “farklı okul türü yerine farklı program türü” yapılanmasını genel ortaöğretimde etkin kılarak tüm öğrencilerimize ihtiyaç duydukları programları götürmeliyiz… Ve elbette hiç kuşku yok ki; kolejlerimiz geçek misyonlarına yani IGCSE veya A-Level gibi İngilizce ağırlıklı programların okutulduğu okullar olmalı… Çünkü hala hazırda birçok genel lisemiz kolejlerden daha başarılı bir şekilde ÖSYS yoluyla öğrencilerimizi üniversitelere yerleştirebiliyor. Hazır bulunuşluk düzeyi daha yüksek olan iyi öğrencilerin, sınavlar yoluyla kolejlere gitmeyip genel liselerde eğitim aldığını varsaysak genel liselerin bu anlamdaki başarılarının çok daha yukarıda olacağı aşikardır…

ÖSYM’nin verileri ortadadır… Rakamlar liselerimizin durumunu da, yapılması gerekeni de açıkça gösteriyor… Genel ortaöğretimin; öğrencinin yönlendirmesini içeren, farklı okul türüne göre değil farklı program türüne dayalı bir anlayışla yapılandırılması gerekliliği kaçınılmazdır… Aksi durumda ortaya çıkan bu çarpık sonuçlar hep sürüp gidecek…

Bu yazı toplam 3960 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar