1. YAZARLAR

  2. Ödül Muhtaroğlu

  3. 2023 Ekonomik Protokolü kur farkı ve enflasyondan olumsuz etkilenecektir
Ödül Muhtaroğlu

Ödül Muhtaroğlu

2023 Ekonomik Protokolü kur farkı ve enflasyondan olumsuz etkilenecektir

A+A-

2023 yılı  KKTC-TC  İktisadi ve Mali İşbirliği anlaşması (Ekonomik  Protokol) geçtiğimiz Mart ayı sonunda imzalanmıştı. Ancak, anlaşma’nın tam metni ve içeriği  açıklanmamıştı. Sadece, içeikli ilgili 2 ülke yetkililerinin yaptıkları açıklamalar çerçevesinde bilgiler paylaşılmıştı.

Bu anlaşma, aradan geçen iki aylık bir zamandan sonra, 2 ülke resmi gazetelerinde yayınlanarak yürürlüğe girdi. Böylece, içeriğini ve detaylarını öğrenmiş olduk.

Gördüğümüz kadarı ile, bu yılki ekonomik protokol’de de, geçmiş yıllarda imzalanan protokollerle benzeşen, gerçekleşmediği için, tekrar edilen birçok konu başlığı bulunmaktadır.

Protokolde, Kuzey Kıbrıs Hükümeti, Eylem Planında yer alan 11 Reform alanında 85 Eylemleri gerçekleştirmeyi ve mali disiplin çerçevesinde, kamu maliyesi için gelir artırıcı ve gider azaltıcı tedbir, reform ve yasaları hayata geçirerek, Anlaşma süresince yerel bütçe açığını azaltmayı taahhüt ediyor.

Yazımın devamında, ekonomik protokolde yer alan eylemler , icraatlar ve rakamlarla ilgili özet bilgiler vereceğim. Daha sonra da, yorum ve değerlendirmelerimi paylaşacağım.

Ekonomik Protokolle 9 milyar 500 milyon TL’lik bir kaynağın hibe ve kredi olarak sağlanacağı görülüyor.. Ancak, Protokolün yaklaşık 7 aylık bir süresi kalmıştır. Umarım, KKTC tarafından yerine getirilmesi beklenen ödevler, taahütler gerçekleşir ve açıklanan kaynaklar ülkeye zamanında ulaşır.

İmzalanan Protokol  ile, Türkiye Cumhuriyeti, 2023 yılında, KKTC’ ye Hibe olarak, savunma, altyapı projeleri ve Reel sektör harcamaları için kaynak aktaracaktır. Ayrıca, kredi olarak da, Cari bütçe açığına katkı, diğer kamu harcamaları ve reform destek ödeneği  için de destek sağlayacaktır.

Hibe yardımları çerçevesinde “Altyapı ve Reel Sektör Projeleri ile Faaliyet” ödeneklerine toplam 4 milyar 100 milyon TL kaynak ayrılırken; Savunma ödeneklerine toplam 2 milyar 300 milyon TL olmak üzere toplamda 6.4 milyar TL destek sağlanması öngörülüyor.

Kredi yardımlarında ise Kamu Sektörü (Cari Bütçe Açığına Katkı) için 1 milyar 600 milyon TL, Reform Destekleme ödeneği olarak 1 milyar 300 milyon TL ve Kamu Sektörü (Diğer) kalemine 200 milyon TL olmak üzere toplam 3 milyar 100 milyon TL’ye kadar kaynak ayrılmış durumda.

İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşması"nda, KKTC'nin bütçe açığının giderilmesi, sürdürülebilirliğin sağlanması, ekonomi, istihdam, ulaştırma ve enerji altyapısının geliştirilmesi gibi konular yer aldı. Protokolde; iç güvenlikten; eğitime, sendikal yaşamdan; altyapıya, sanal bahisten; yer altı kaynaklarına kadar pek çok konuda işbirliğ yapılacağı belirtilerek, eylem planlarının uygulanacağı tarihler yer alıyor.

Anlaşma kapsamında Kırsal Kesim arsaları altyapı yatırımları, sosyal konut projesi gibi yeni projelerin yanında önceki yıllarda başlamış tarımsal sulama ve içme suyu projeleri, köy yolları dahil olmak üzere karayolları projeleri, e-Devlet projeleri, sağlık yatırımları ve eğitim sektörü desteklerine kaynak ayrılması öngörüldü.

Yapılacak eylemler arasında, Öğretmenler Yasası değiştirilecek ve Atatürk Öğretmen Akademisi dışında Yüksek Öğrenim kurumlarından da öğretmenlerin mesleğe girişi sağlanacak. Nitekim, buna yönelik yasa değişikliği yapıldı.

 “Şans Oyunları Vergisi”, “Gelir Vergisi ve Şans Oyunları Hizmetleri Vergisi yasalarında değişiklik yapılarak; casino vergilerinin artırılacağı, Şans Oyunları Hizmetleri Vergisi’nin ise yüzde 5’e düşürüleceği, “Şans Oyunu Salonu Ruhsat Ücretlerinin” ise yüzde 47.5’inin hazineye, yüzde 5’inin de Taşınmaz Mal Komisyonu’na aktarılacağı belirtiliyor.

Toplu İş Sözleşmeleri süre bitiminden sonra otomatik sonlandırılacak. Gemikonağı Liman alanında yeni bir yük limanı yapılmasına yönelik çalışmalar yapılacak.  Gelir ve Vergi Dairesi ile Sosyal Sigortalar Dairesi'ne verilecek beyannameler tek tip hale getirilecek, meslek gruplarına göre taban, maaş skalası belirlenecek.  

Yükseköğretim Kurumları Mali Düzenleme Yasası’nda değişikliğe gidilecek, belli bir yıldan sonra vergi muafiyeti uygulanmamasına yönelik düzenleme getirilmesi ile daimi bir muafiyet uygulanmasının ortadan kaldırılması sağlanacak.

Yazımın bundan sonraki bölümünde de, protokolle ilgili görüş ve değerlendirmelerimi aktaracağım.

Reel sektör projelerindeki rakamların yeterli olup, olmayacağı büyük önem taşımaktadır. Ekonominin daraldığı  kriz dönemlerinde,  üretimi ve istihdamı artıracak projelere daha fazla kaynak ayrılması, ekonomik akla daha uygun olmaktadır.

Öte yandan, Protokolün imzalandığı Mart sonunda dolar kuru yaklaşık 19 TL iken, şu anda 24 TL’ yi geçmiş durumdadır.Dolar – TL kurunda yaklaşık yüzde 25 artış sözkonusudur.Yıl sonuna kadar bu oranlar daha da yükselebilir.

Protokoldeki yardım ve kredi rakamlarının,  hem kur farkı hemde enflasyon artışı karşısında yetersiz kalacağı aşikardır.. Bu bağlamda, Hükümet yetkilileri, bu durumu, Türkiye Hükümet yetkilileri ile mutlaka istişare etmelidir.

Ayni para birimini kullanmamıza rağmen, geçen yıl Kuzey Kıbrıs’ ta enflasyon Türkiye’ den yüzde 30 daha fazla gerçekleşmişti.Bu yıl da, bugüne kadar bizdeki enflasyon oranları, yıllık bazda Türkiye’ den yüzde 23 daha fazladır.Bu kayıplar da, Türkiye yetkilileri ile mutlaka istişare edilmeli, ekonomik protokol içindeki kaynaklarda mutlaka yer almalıdır.

Türkiye’ den gelecek kaynaklarla, küçük esnaf ve işletmelere ihtiyaç duydukları başta hibe olmak üzere diğer katkılar yapılmalıdır. Ayrıca, alt yapı yatırımlarında, yerli mütahhitlerin söz sahibi olması, ülke içinde  katma değer ve gelir  yaratma imkanını artırmaktadır.

Protokolde, eğitime, sağlığa, esnafa, çiftçiye, hayvancıya, turizme, işletmelere, işsizlik ve sosyal güvenlik fonlarına, sosyal yardım ve engelli maaşı alanlara mutlaka yeterli miktarda katkı yapılmalıdır.

Ekonomik protokolleri imzalamak elbette önemlidir. Ama, protokolde tahahhüt edilen eylem ve icraatların her iki tarafça yerine getirilmesi ve gelmesi gereken kaynakların da ülkeye zamanında ve eksiksiz ulaşması, çok daha önemlidir.

Hükümet taahhüt ettiği ev ödevlerini yerine getirmelidir. Bu bağlamda, protokole yapılabilecek şeyler yazılmalıdır. Yapılamıyacak şeyler yazıldığında, hem ülkeye yeterli kaynak gelmemekte, hemde devlet ciddiyeti zarar görmektedir.

Ekonomik protokollerin esas amacı, halkın refahını artırmak ve ülke için  sürdürülebilir bir ekonomik yapı oluşturmak olmalıdır. Bunun için, ülke ihtiyaçları önceliklendirilmeli ve  düzenli kaynak akışı sağlanmalıdır.

Bu yazı toplam 2139 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar