Singapur örneği beni etkiledi.
Öncelikle paylaşımın sahibi Bülent Kanol’u sevgiyle selamlamak istiyorum.
Ve örneğe dönüyorum.
“Singapur örneği dünyanın en başarılı toplumlarından birini yarattı” diyor bilgi.
Başarının en önemli nedeni, güçlü bir liderlik!..
Evet, böylesi bir ‘lider’ eksikliği yaşıyoruz.
Ama daha önemlisi, bu liderliğin gücünü dayandırdığı 3 ana temel...

***

Neymiş bu üç temel unsur?
1. İşi ehline vermek (Meritocracy)
2. Uygulamada cesaret ve gerçekçilik (Pragmatism)
3- Dürüstlük ve hakkaniyet. (Honesty)

***

Şimdi bu üç unsuru kocaman levhalar haline getirmek, ülkenin her yerine asmak gerekiyor.
Meclis’in önüne...
Her bir siyasi partinin girişine...
Her bir ana caddeye...
Kamu kurumlarına, örgütlerine...
Başbakanlığa ve tüm bakanlıklara...
Her yere...

***

Çok kolay değil işimiz...
Ve kimseler, öyle az zamanda değişim beklememeli...
Çünkü öylesine büyük bir enkaz yarattık ki yıllar boyunca, kolay kolay temizlenmez...
Birlikte yarattık bu enkazı...
Seçenle... Seçilenle...
Ankarası Lefkoşası birlikte..

***

Şimdi “kamu reformu” tartışılıyor.
Örneğin “üçlü kararname” kalkacak ve “siyasi atamalar” durdurulacak.
Daha mı iyi olacak?
Bence “kısa dönemde” olmayacak!
Niye?
Çünkü senelerce insanlar bilgisine, yeteneğine, becerisine göre istihdam edilmemiş.
Dolayısıyla bu “yanlış tercih edilmiş” insan kaynağı yükselecek!
Yani “yönetici” pozisyonuna gelecek insanlar, daha uzun seneler, bu görevi hak eden isimlerden oluşmayacak.
İşi ehline vermemişiz...
Dürüst ve hakkaniyetli davranmamışız.
Siyasi yakınlıklar, güç odaklarının ve çıkar çevrelerinin etkinliği, kendi kapasitesinin farkında olmayan bencil insan tipi, çapsız yöneticiler sadece ‘dün’ümüzü değil, bugünümüzü de kirletmiş yarınımızı da...
Üstelik öylesine bir ‘düzen’ yaratılmış ki, izleri silinmiyor kolay kolay...

***

Yine de ‘geleceği’ kurtarmak gerekiyor.
Bunun için ‘maskelerimizi indirerek’ başlayabiliriz yeni bir ‘yurt’ yaratma serüvenine...
1. İşi ehline vermek
2. Uygulamada cesaret ve gerçekçilik
3- Dürüstlük ve hakkaniyet.
Var mısınız?
Öyle bir ışık görmüyorum henüz...
Ne yönetenlerde, ne de yönetilende...