2004- 2005 yılları arasında İskan Dairesi Müdürlüğü yaptığı esnada birçok belge üzerinde sahte resmi belge düzenleyerek, mevkisini kötüye kullanmaktan yargılanan Özten Özenergün, suçlu bulundu

Didem MENTEŞ

Şubat 2004 yılında İskan Dairesi Müdürlüğüne atandıktan sonra çok sayıda sahte belge düzenleyerek, görevini kötüye kullandığı gerekçesiyle yargılanan Özten Özenergün, 4 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 1 yıllık müdürlük görevi içerisinde birçok belgede sahtecilik yaptığı, yapılan soruşturma sonucunda 5 yıl sonra ortaya çıkan Özenergün, Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandı. Aleyhine getirilen 63 davanın sadece 15’inden suçlu bulunan Özenergün, ‘sahte resmi belge düzenleme’ ve ‘mevkiini kötüye kullanma’ suçları başta olmak üzere 8 davadan mahkumiyet aldı.

15’inden suçlu bulundu
Başkanlığı’nda Ömer Güran, Yargıç Rauf Kürşad ve Yargıç Vedia Berkut Barkı’ndan oluşan Ağır Ceza Mahkeme Heyeti’nin baktığı davada, İddia Makamı’nda Başsavcılık adına Kıdemli Savcı Ergük Kızılokgil ve Savunma Avukatı Tahir Seroydaş mahkemede hazır bulundu. Kararı, heyet adına Yargıç Rauf Kürşad okudu. Kürşad, sanığın aleyhine getirilen 63 davayla ilgili olgulara değinerek, bu davaların sadece 15’inin suça bağlayıcı olduğuna bulgu yaptı. Davayla ilgili mahkemede şahadet veren tanıkların ifadelerine, çevre şahadetlerine ve belgelerden oluşan 28 emareye değindi.

10 yıla kadar hapislik içeriyor
Davayla ilgili olgulara ve kendi kanaatlerine dikkat çeken Yargıç, suç ile ilgili ceza kararını açıklamdan önce avukata söz hakkı verdi. Avukat, sanığın sabıkasız, astım hastası olduğunu belirterek, dolandırmaktan elde edilen bir menfaat hususunda şahadet olmadığını dile getirdi. Yargıç, daha sonra ceza kararını açıklamak üzere oturuma ara verdi. Aradan sonra Yargıç Kürşad, kararında ‘sahte belge düzenleme’ ve ‘mevkiini kötüye kullanma’ suçlarının 10 yıla kadar hapislik cezası içerdiğini vurguladı. Bu tür suçlarda kamu yararının ön planda tutulması gerektiğine dikkat çeken Yargıç, mevkiini kötüye kullanma suçunun son derece ağır bir suç olduğuna vurgu yaptı.

Kamu yararı önemli
Kamu görevlilerinin, halk tarafından kendilerine duyulan güveni suiistimal etmemeleri gerektiğine işaret eden Yargıç, bu tür suçları işleyenlere mahkemelerin hoşgörüyle bakmalarının mümkün olmadığına dikkat çekti. Devleti doğrudan zarar gördüğü durumlarda kamu yararının ön plana çıkarılması gerektiğine değinen Kürşad, bu tür suçları işleyecek kişilere caydırıcı cezalar verilmesi gerektiğine değindi.

5 yıl sonra adalet yerini buldu
Sanığın 60 yaşında,astım hastası ve sabıkasız oluşunun dikkate alındığını söyleyen Rauf Kürşad, suçun işlendiği tarih ile suçun ortaya çıkarıldığı güne kadar uzun 5 yıllık bir zaman geçtiğini bu durumu sanığın lehine olarak değerlendirdiklerini vurguladı. Sanığın, kayıp olan dosyaları tedavüle sürüp sürmediğinin ispat edilmediğini, bununla ilgili net bir suçun olmadığına işaret eden Yargıç, sahte belge düzenlemenin hafife alınacak bir tarafı olmadığını söyledi. Yargıç Rauf Kürşad, sanığı aleyhine getirilen ilk 8 davadan oybirliğiyle suçlu bularak 4 yıl hapis cezasına çarptırıldığını açıkladı.