Düşüncede profesyonel, uygulamada amatörüz.

Lafla olimpiyat şampiyonları bile çıkartabilir, dünyanın önde gelen futbol takımlarına kök söktürebiliriz.
İş icraata geldiğinde yaşanası dünyanın yüz durak gerisindeyiz.

***

Mevcut kadrosu koruyan ve yaptığı flaş transferlerle şampiyonluğun en büyük adayları arasında yerini alan Yenicami’nin Kaplıca’da yaptığı kampına anlam vermek spora ihanet etmek demektir.
Kampı sosyal faaliyet ve kaynaşma anlamında değerlendirecek olursak amaca ulaşmış olabilir.
Ancak futbolcuları 45 derece sıcağın altında, kum zeminde çalıştırmak spor bilimine aykırıdır be arkadaşlar.
1) Futbolcuların sıvı kaybı hesaplandı mı?
2) Kas yapısının 45 derecede yapılan idmanla ne kadar değiştiği biniliyormu?
3) İdman sonrası alınacak besinlerin kalori hesaplanması yapıldı mı?
Eminim bu üç temel soruya yanıt aranmadı.
Oyuncular, kalınan otelin verdiği yemeklerle gıda aldılar.

***

Üzerinde durulması gereken nokta, bu gibi faaliyetleri hemen hemen tüm takımların yapmış olmasıdır.
Olaya daha farklı bir çerçeveden bakılması şarttır.
Eğer ki, kulüpler, her yıl transfere büyük miktarlarda paralar harcıyorsa ortada ciddi anlamda veya söylenildiği kadar para sıkıntısı yoktur demektir.
Sporcu sağlığı bir kulübün en öncelikli hedefidir.
Bu noktada Süper Lig’de mücadele eden takımların “gıda mühendisliği” konusunu düşünmelerinin zamanı gelmiştir.