5. Milli Eğitim Şurası
Eğitim sistemimiz birçok açıdan eleştiri almaktadır. Bu eleştirilere karşılık ortaya çıkan ve sadece alışılagelmiş neden-sonuç ilişkilerine dayalı öneriler çoğu zaman eğitim adına niteliksel çözümler üretmeyi engellemektedir.
Eğitim bilimleri kuramlarına dayalı nitelikli iyileştirmeler ve bir bütün olarak eğitimde sürdürülebilir bir gelişmeyi sağlamak istiyorsak bu salt neden-sonuç kalıpları dışına çıkarak bilimsel bir platformda, tüm bakış açılarını içeren bir anlayışla eğitimi tartışmalıyız. Bunu sağlayabilecek en önemli yapılardan birisi de “Milli Eğitim Şurası”dır.
Her ne kadar Eğitim Şura’sı tavsiye nitelikli kararlar üretse de gerek eğitim paydaşı olan tüm kesimleri bilimsel bir platformda buluşturması, gerekse de eğitim bilimlerinin tüm alanlarındaki yeni bilgi ve düşüncelerin tartışılmasını sağlaması açısından oldukça önemlidir. Ancak ne yazık ki çoğu zaman siyasi kaygılarla eğitime yön verme anlayışları, ülkemizdeki eğitim şuralarının 10 yılda bir toplanmasına neden olmuştur. Oysa baş döndürücü hızla değişen dünya koşullarına göre eğitim sistemimizde de gerçekleşmesi gereken çok önemli dönüşümlere ihtiyaç vardır.
Bütün bu olgular, yeni bir Eğitim Şurası’nın gerçekleştirilmesini bir zorunluluk haline getirmiştir. Milli Eğitim Bakanı Sayın Mustafa Arabacıoğlu da göreve başladığı ilk günden itibaren bu zorunluluğu fark etmiş olacak ki “5. Milli Eğitim Şurası”nın hazırlık çalışmalarını başlatmıştır.
Titizlikle yürütülen çalışmalar sonucunda Şura ile ilgili tüm ön hazırlıklar tamamlandı. Bu hazırlıklar kapsamında belirlenen 5. Milli Eğitim Şurası gündemi ve resmi davetler, Şura Tüzüğü’nün ön gördüğü tüm katılımcılara geçtiğimiz hafta içerisinde gönderildi. Ayrıca bakanlığın resmi web sitesi altında 5. Milli Eğitim Şurası web sayfası linki verilerek Şura ile ilgili tüm detaylara herkesin ulaşması sağlanmış oldu.
10-14 Mart 2014 tarihlerinde Gazimağusa Rauf Raif Denktaş Kongre ve Kültür Sarayı’nda gerçekleştirilecek Şura’nın gündemi incelendiğinde, eğitim sistemini oluşturan tüm unsurların tartışılacağı oldukça geniş bir içeriğe sahip olduğu rahatlıkla görülebiliyor.
5 gün sürmesi öngörülen Şura’da; okul öncesinden yüksek öğretime, milli eğitimin amaç ve ilkelerinden öğretim sistemi ve programlarına, bunların kapsam ve içeriğinden eğitim kurumlarının yapısına, eğitim ortamlarından öğretim sürelerine kadar birçok konuyu içeren ve eş zamanlı olarak çalışacak on bir (11) komisyon belirlendi.
Hiç kuşku yok ki en büyük beklenti; eğitim-öğretim konularında izlenecek politikaların kararlaştırılması ve uygulamaya konmasında, bu şuradan çıkacak kararların temel veri kaynağı olarak alınması olacaktır…
---------------
Aklınızda Bulunsun
Karne Neyi Gösterir?
2013-2014 Öğretim Yılı’nın ilk dönemi bitti… Ölçtük, biçtik ve öğrencilere karnelerini verdik. Peki, ama bu karneler sadece onların durumunu gösterir yoksa karnedeki notlar başka bir şeylerin göstergesi mi?
Hiçbir karne öğrencinin gerçek başarısını göstermez… Çünkü hiçbir karne sadece öğrenciye ait değildir… Karne, aynı zamanda anne-babanın performansının da göstergesidir...
Karne, anne-babanın tutum ve davranışları, çocukla kurduğu iletişimin ve ilişkinin niteliğini, karne sahibi öğrencinin olduğu kadar, anne-babanın, öğretmenin ve bir bütün olarak eğitim sistemine aittir.
Karne; anne-baba olarak bizlerin, en başından çocuğumuzu yetiştirirken kendi sorumluluğunu bilecek, ödevini, dersini sahiplenecek bir çocuk olması için ortaya koyduğumuz performansı gösterir… Verdiğimiz ya da veremediğimiz doğru kararların sonuçlarını gösterir…
Onlara gerçekten bir çocuk veya bir genç gibi mi davrandığımızı yoksa “defterini, çantasını, kıyafetini, cep telefonunu, bilgisayarını, cebinden harçlığını ve özel ders parasını ihmal etmedik, daha ne yapacaktık” duygusuyla o özel ders senin, bu dershane benim diye yarış atı gibi koşuşturduğumuzu mu, gösterir…
Onlara grup çalışması, arkadaşlık, işbirlikli öğrenme, sağlıklı sosyal ilişkiler kurabilen birey olmayı veya sınavlarda sorulan sorulara istenen yanıtları vermesi için nasıl ezberlenmesi gerektiğini öretip, öğretemediğimizi gösterir…
Okullarına zamanında öğretmen yollayıp-yollayamadığımızı, nitelikli bir eğitim ortamı hazırlayıp-hazırlayamadığımız, ders kitaplarını, öğretim programlarını ve diğer ders araçlarını temin edip etmediğimizi gösterir…
Kısacası karneler sadece öğrencinin durumunu göstermez… O karne; anne-babanın, öğretmeninin, eğitim yöneticisinin kısacası bir bütün olarak eğitim sisteminin hangi düzeyde olduğunun en temel göstergesidir… Bu yüzden karnedeki düşük notları yükseltmek için eğitim sisteminin bir parçası olarak, ya üzerimize düşeni hep birlikte yapacağız ya da hep beraber sınıfta kalacağız…
---------------
Anlayana-Gülmece
Aradığım Kız
Bir gencin hatıra notları aşağıdaki yazıyla başlar:
Uzun zamandır, geleceğe birlikte yürüyeceğim, güzel ancak her söylediğime inanacağından emin olacağım bir kızla evlilik planları yapıyordum. Nihayet gerçekten güzelliğine laf söylenemeyecek bir kızla tanıştım. İlk yemeğe çıkışımızda cep telefonu çaldı. Elini çantasına attı. Kurcaladı, kurcaladı, kurcaladı… Telefon uzun uzun çalmaya devam ediyordu. Bir türlü bulamadı... Sonra o güzel cümle döküldü dudaklarından:
- Evde mi bıraktım acaba?
İşte o an aradığım kız bu dedim.