1. YAZARLAR

  2. Tamer Öncül

  3. 50 YIL SONRA KIBRIS
Tamer Öncül

Tamer Öncül

50 YIL SONRA KIBRIS

A+A-

Henüz saçları ağarmamış, sakalları çıkmamış (torun) Devriş ile (torun) Papadopulos, Ledra Palas yakınlarındaki JAKOP TOWER binasının 300’üncü katında, bin bilmem kaçıncı “çözüm müzakeresinden” çıkarken, Girne kıyılarında müthiş bir patlama olur…

BM gözlemcisi (torun) Ban Ki, patlamanın Türkiye üstünden gelip Ortadoğu’ya dağıtılan (nükleer) elektrik santralinde olduğu haberini aldıklarını; şimdilik endişe edecek bir durumun olmadığını; ama yangının santralin yanındaki “Arabic Petrol Dolum Tesisine” sıçraması halinde onbeşinci “Çernobil Faciası”nın yaşanabileceğini; tarafların derhal gereken önlemleri alması gerektiğini söyler…

(Torun) Papadapulos,  “Olayda kendilerinin bir parmağı olmadığını; istenmesi halinde 10-15 uçan itfaiye aracı ile ambulans uçaklarını devreye koyabileceklerini” söyleyerek pencerede hazır durumda bekleyen makam uçağına biner…

(Torun) Devriş, oldukça telaşlı bir şekilde binanın en üst katına çıkarak olayın boyutlarını görmeye çalışır… (Taş ocaklarının verimli çalışması yüzünden artık Beşparmak Dağları yoktur.)… Kırmızı cep telefonundan (torun) Erdolf’u arar…

  • Efendim, zor durumdayız… Anavatanın yardımlarına muhtacız… Siz daha iyisini bilirsiniz ama, İsrail’e giden su hattının bir vanasını yangına müdahale için kullansak diyorum…
  • Sorun değil Devrişciğim… Elbette kullanılabilirsiniz ama, bu iş için size 50.000 Rize’li soydaşınızı göndereceğim… İş biter bitmez onları vatandaş yapıp; Havadabulut İnşaat’ın bitirmek üzere olduğu gökdelenlere yerleştirirsiniz… O bölgeyi de “Rize İlçesi” ilan eder; bizim amcaoğlu Recep’i da belediye başkanı yaparsınız… Ha bu arada, Trabzon ilçeniz Belediye Başkanına söz verdiğiniz 100 milyon Çelebi akçasini henüz vermemişsiniz… Unutmayın ki, bu paranın 30 Milyonu sizin seçim kampanyanızda kullanılacaktır…
  • Şükranlarımı sunarım efendim… O işi olmuş bilin, ama bu başbakan İrisen bey sonra başımıza iş açmasın…
  • Sen O’na kulak asma… Görecen bu seçimlerde dört ana ilçeden (Hatay, Trabzon, İskenderun ve ANKARE/KOŞE) tek bir oy bile alamaycak… Yeter ki sen, oralarda hala ayak direyen üç beş Kıbrıslı’nın da ipini çek… O (diridis torun) Rauf’a da söyle o üniversitenin kampüsünü de bitirsin artık… “Nükleer tesisleri soğutma fakültesini “ temelini atalı üç yıl oldu; o gün bugündür bir çivi bile çakmadılar… Elini çabuk tutsun, bu bela geçer geçmez fakültenin açılışı için gelip; vatandaşların yüreğine su serpeyim… Daha sonra aklıma gelen şartlar olursa ben seni gene ararım…
  • Olmuş bilin Padişahım… Şükran da gene şükran… (U gavole, muhabbete daldık yangın da böyüdü…  O zındık muhalifler gene söylenmeye başlaycaklar “memleketi yangın yerine çevirdiniz” diye…)   

***

Yıl olmuş 2067!.. Ne dedeler, ne torunlar değiştirebilmiş; Kıbrıs’ın SORUN olma halini!..

400 Kumarhane, 300 Karhane, 200 Üniversite Devleti’nde (KKÜD) peşkeş çekecek arazi kalmadığı için deniz dolduruldukça, toprak ve garantiler sorunu da büyümüş haliyle… 20 kilometreye düşen, Anamaur Girne arasında Jet/Sikiyle Münhasır Bölgeler’e girip çıkan densizler mi istersin; uçan traktör lastiğinden bota binip adaya iltica etmeye çalışan mülteciler mi istersin; Karpaz Burnu’ndan Kormacit’e kadar denizi süpüren Trolgemilerinin atıklarını Poli önlerine dökmesinden doğan gerginlikler mi istersin?; akla gelmeyen binbir SORUN!..

***

Yine iş başa düşmüş anlayacağınız… Yıllardır gelip giden tüm “sorun çözücü/zaman bükücülere” sunduğum; ama kimsenin dikkate almadığı FORMÜL’ümü son kez öneriyorum…

Dikkate alınırsa Kıbrıs Sorunu, dedelerin torunlara anlatacağı bir masal olur; alınmazsa, bizim torunlarımız da gidip gelecek, o “zaman bükücü, görüşme masalarına”

Çözüm İçin Sihirli Formül:

Ana Hatlar:

  • Az Federal, biraz konfederal Kıbrıs Cumhuriyeti biri Kuzey(Türk), biri Güney(Rum), İkisi de ortada(Amerikan-İngiliz Üs Devletçikleri) olmak üzere dört konfo-federal devlet; ve çeşitli bölgelerdeki beş otonom(Luricina, Dip Karpaz, Dillirga-Erenköy, Kuzey Baf ve İki bölgeli Lefkoşa otonom devletçikleri)  devletçikten oluşur.
  • Merkezi Konfo-Federal Hükümet dört konfo-federal devletin beşer; beş otonom devletçiğin de ikişer olmak üzere toplam 30 temsilcilerinden oluşur…

Bunların 26’sı Konfo-Federal Kıbrıs Cumhiriyeti’nin halkları tarafından dört yıllığına seçilir. Diğer dördü Konfo-federal devletlerin başkanlarıdırlar ve doğal üye olarak kırk yıl görevde kalırlar.

Diğer Esaslar:

  • Konfo-federal devletler istedikleri ülkelerle askeri-ekonomik entegrasyon anlaşmaları imzalayabilecek; istediği ülkeye savaş açabilecek… Otonom devletçikler en az iki konfo-federal ülkenin desteği olmadan bu haklarını kullanamayacak…
  •  Konfo- fedearal devletler Anavatanları’yla her türlü “özel ilişki” anlaşması imzalayabilecek. Belirgin bir Anavatan sahibi olmayan otonom devletçiklerin bu hakkı da söz konusu olamayacak.
  • “Üs Devletleri”nin toprakları kamu yerleşimine açık olmayacak… Bu bölgelerdeki gerekli işgücü diğer devletlerden sağlanacak…
  • Kendi bağımsız ekonomisi olmayacak olan Otonom devletçiklerin, kültürel kimliklerini koruyup geliştirmeleri için, Konfo-federal Cumhuriyet bütçesinden onlara eşit oranda bir bütçe ayrılacak…
  • Kıbrıs’taki bütün bu devlet ve devletçiklerin AB’ye girmesine yalnızca (Üs devletleri dışındaki) konfo-federal devletler karar verebilir. Bunun için oybirliği şarttır…   

Not: Biraz karmaşık gibi duran (BM planları daha sadeydi sanki!) planımın ayrıntılarını öğrenmek isteyenler, özel penna müdürümden randevu alabilirler… Planımı beğenmeyenler varsa, Liderlerin son önerilerine baksınlar… Benim planımın daha gerçekçi olduğunu o zaman anlayabilirler.

 

(Temmuz 2012 /Haziran 2017)

 

 

 

 

Bu yazı toplam 2290 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar