Niye bu kadar pahalı benzin!
Mazot niye böylesine yakıyor cebimizi!
Elektrik niye ucuzlamıyor ki!
Üstelik dünyada ham petrol fiyatları gerilerken sürekli.

***

Çünkü bu ülkenin ‘bütçe’si hiçbir dönem ‘adil paylaşım’ üzerinden tartışılmadı.
Bu tartışmayı kim yapacak olsa, ya siyaset üzerinden püskürtüldü geriye ya da ağır bir psikolojik hareketle ürkütüldü.
Emekçiler, mezesi oldu sofranın, oysa ana yemek hep belirli kesimlerin önüne kondu.
“Aman ha” dendi, “şimdi birlik, beraberlik zamanı...”
- “Üzmeyelim birbirimizi...”
Güya “hep birlikte kurtulacaktık”, baktık gördük ki, kimileri, kendini ve eşrafını kurtardı.
“Kurtulmak yok tek başına” sloganda kaldı.
“Ya hep biz... Ya hep biz” oldu sonu...

***

FON!..
Evet, fon ödüyoruz...
- "100 liralık" derken benzincide...
50'si bizim depoya giriyor...
50'si devlet & şirket ortak kasaya...

***

Peki niye ödüyoruz bu kadar çok fonu?
Bu para, ülkede, on binlerce insana geri dönmüyor ki?
Yeni okul yapılmıyor.
Yeni hastane de...
En son yapılan için "sığınak fonu" harcanmıştı.
Yollara, kaldırımlara, parklara, kanalizasyona harcanmıyor bu para.
Bu para dar gelirliye, emekçiye, yoksula geri dönmüyor...
Adil paylaştırılmıyor bu kaynak...
Hepimiz ödüyor, azımız alıyoruz geriye...

***

Nedir akaryakıta yansıyan vergi ve fon?
- Yüzde 44
Katma Değer Vergisi var bir de, yüzde 10...
İthalatçı şirket de alıyor aslan payını...

***

Bu oranlar üç aşağı beş yukarı tüm dünyada aynı...
Tek farkla!..
Ama o tek fark oldukça önemli.
Evet, tüm Avrupa’da akaryakıta fon var ancak, bir de ‘geri dönüşü’ var bunun.
Herkesin hayatına, eşitlikle geri dönüşü...
Adaletle geri dönüşü...
Alt yapıyla, hizmetle geri dönüşü...
Bize dönmüyor!..
Yolda dönmüyor, eğitimde dönmüyor, sağlıkta dönmüyor, sokakta dönmüyor, dağda dönmüyor, bacada dönmüyor, rekabette dönmüyor, havaalanında dönmüyor, limanda dönmüyor!..

***

100 liralık benzinin 50'si bizim depoya!!
Kendimize...
Peki diğer 50’si kime?
Şirkete...
Kasaya...
Maaşa...
Yandaşa..

***

Nereye?