Dila ŞİMŞEK
Tilki Şoför Okulunun eğitmeni ve işletmecisi Şaziye Tilki Beykan, 1958’den beri aile mesleği olan sürüş eğitmenliğini anlattı, annesinin “ilk kadın sürüş eğitmeni” olduğunu söyledi.

1958’de, babasının Limasol’da şoför okulu açması ile başlayan aile mesleğini, şimdi kendisinin yaptığını ve çocuklarına öğrettiğini söylüyor.

Tilki, babasının 1958’de Limasol’da şoför okulunu açtığını, 1972’de ise Lefkoşa’ya bir şubesini açtığını aktarıyor. “1974’de Limasol’dan kuzeye gelmemiz gerekti. Zaten Lefkoşa’da ofisimiz olduğu için babam işine burada devam etti. 1976’da ise, annem, dönemin ilk kadın eğitmeni olarak, diğer kadınlara ders vermeye başladı…” diye konuşuyor.

O dönemlerdeki toplumsal baskıdan dolayı kadınların sürüş eğitmenliği yapmasının bir tabu olarak görüldüğünü ve ayıplandığını ifade eden Tilki, “Ama annem yine de yılmadan işini yapmaya devam etti… Emekli olana kadar, 30 sene eğitmenlik yaptı” diyor.

“Akşamları annemle babam konuşurken duyardık, bu doğru şu yanlış diye, ister istemez…”

Tilki, kendisinin aslında bu mesleğin içine doğmuş olduğunu ifade ederek “Akşamları annemle babam konuşurken duyardık, bu doğru şu yanlış diye, ister istemez… 18 yaşına gelince de, bu mesleğe ben de atıldım, aileme yardım etmeye başladım. Şimdi ise işletmeciliğini de eğitmenliğini de yapıyorum, kendi çocuklarıma da mesleği öğretiyorum” şeklinde anlatıyor.

“Maalesef kimsenin birbirine saygısı veya sabrı yok”

İnsanların günün yoğunluğu ve trafiğin artmasının verdiği stresle tahammülsüzleştiğini belirten Tilki, “Maalesef kimsenin birbirine saygısı veya sabrı yok. Örneğin, öğrencime sürüş öğretirken, birkaç saniye fazla bekleyen birisi hemen tepki gösterebiliyor. Bu da, sürüşü daha yeni öğrenmeye çalışan ve zaten heyecanlı olan öğrencinin daha da tedirgin olmasına sebep oluyor. Daha anlayışlı ve sabırlı olsak keşke…”

“Bir anlık dalgınlık çok şey değiştirebilir”

Son zamanlarda trafikte yaşanan kazaların ve sıkıntıların arttığına da değinen Tilki, nüfusun artasıyla arabaların çoğaldığını, trafikte her zaman daha dikkatli olmak gerektiğini kaydediyor. Tilki, sözlerine şöyle devam ediyor: “Araba sürmeyi Kıbrıs’ta öğrenmemiş herkes, burada tekrar eğitimini almalı. Yasamızda da zaten yurt dışı ehliyeti burada geçerli sayılmıyor. Çünkü trafik akışı, kurallar, hatta yön bile çok farklı. Bunun yanı sıra, kurallara uyarak çok daha dikkatli seyretmeliyiz. Çünkü bir anlık dalgınlık çok şey değiştirebilir. Umarım, trafikte kazasız günler geçiririz…”