8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle bir araya gelen 15 sivil toplum örgütü ve siyasi partinin temsilcisi kadınlar, “toplumsal cinsiyet eşitliği ve insan hakları temelinde adil bir düzen” taleplerini bir kez daha seslendirdi.

15 örgüt ve partinin temsilcilerinden oluşan 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü Organizasyon Komitesi, ülkede uygulanan neoliberal politikaların kadın emeği ve bedeni üzerinde yarattığı yıkımı çok iyi gördüklerini ve isyan ettiklerini açıkladı.

Komite, evde, sokakta, işyerinde karşılaşılan cinsel şiddete ve mobbinge karşı susmayacağını vurguladı.
Kadına yönelik şiddetin ırkının, dilinin, dininin veya milliyetinin olmadığını kaydeden Komite, devlet eliyle yürütülen seks köleliğinin son bulması için mücadelenin kararlılıkla süreceğini belirtti.
8 Mart Organizasyon Komitesi, Kıbrıs sorununa bulunacak çözümde, sadece Kıbrıslı Türk ve Rumların değil, ülkede yaşayan azınlık ve göçmenlerin de çıkarlarının gözetilmesi gerektiğini kaydetti.
Baraka Kültür Merkezi, BKP Kadın Meclisi, CTP-BG Kadın Örgütü, DAÜ BİR-SEN, Feminist Atölye, Kıbrıs Pir Sultan Abdal Derneği, KTAMS, KTOEÖS, KTÖS, Kuir Kıbrıs Derneği, POST Araştırma Enstitüsü, Sosyal Riskleri Önleme Vakfı, TDP Kadın Örgütü, YKP-FEM ve Yurtsever Kadınlar Birliği’nden oluşan 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü Organizasyon Komitesi, yarın kutlanacak gün nedeniyle bugün KTAMS Lokali’nde basın toplantısı düzenledi.
Komite adına ortak açıklamayı FEMA aktivisti Doğuş Derya okudu.

HAYKIRMAK İÇİN SOKAKLARDA

Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde bu yıl da adalet, eşitlik, özgürlük ve demokrasi taleplerini bir araya geldiklerini ifade eden Derya, kadın, lezbiyen, gay, biseksüel, transseksüel ve quir bireyler olarak ekonomik, sınıfsal, sosyal, siyasi ve kültürel hak ihlallerini dile getirmek, toplumsal cinsiyet eşitliği ve insan hakları temelinde inşa edilecek adil bir düzen taleplerini haykırmak için bu yıl da sokaklarda olacaklarını söyledi.
Derya şöyle konuştu:
“Bir süredir Kıbrıs’a kalkınma ve çağdaşlaşma adı altında Türkiye’den dayatılan ve emekçilerin haklarının budanması, kurumlarımızın yeşil sermayeye peşkeş çekilmesi, ekolojik sistemimizin mahvedilmesi ve insanlarımızın yoksullaştırılmasından başka bir işe yaramayan neoliberal paketlerin yarattığı yıkıma karşı ses veriyoruz. Çünkü bizler neoliberal politikalar sonucunda ortaya çıkan sosyal güvenlik haklarındaki erozyon, gayrı resmi sektörün genişlemesi, sendikal haklarda gerileme, esnek çalışma saatleri gibi durumların kadın emeği ve bedeni üzerinde yarattığı yıkımı çok iyi görüyor ve bu yıkıma isyan ediyoruz.”
Mücadelenin “eşit işe eşit ücret” ilkesinden ibaret olmadığını; kadın görevi olarak ezberlenmiş bakım hizmetlerini ücretsiz verecek kreş ve yaşlı bakım evlerinin açılmasını istediklerini vurgulayan Doğuş Derya, evde, sokakta, işyerinde karşılaştıkları cinsel şiddet ve mobbinge (yıldırma) karşı susmayacaklarını ifade etti.
Derya, kadınların ölümüne, yaralanmasına, yalnızlaştırılmasına neden olan psikolojik, fiziksel, cinsel ve ekonomik şiddetin kaldırılması için gerekli yasal ve kurumsal düzenlemeler kadar, toplumsal cinsiyet temelli her türlü şiddetin yok edildiği bir başka yaşam tahayyülünü gerçekleştirmek için dayanışma içinde olacaklarını söyledi.
Kadına yönelik şiddetin ırkı, dini, dili veya milliyeti olmadığına işaret eden Doğuş Derya, “Ülkemizde devlet eliyle yürütülen seks köleliğinin son bulması için başlattığımız mücadeleyi de kararlı şekilde devam ettireceğiz” dedi.
Seks kölesi kadınların maruz kaldığı sömürüyü görmezden gelen ırkçı ve milliyetçi zihinsel yapıların, sadece toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı bir düzen için değil, çoğulcu ve barışçıl bir Kıbrıs için de engel olduğunu ifade eden Derya, Kıbrıs’ta yaşayan tüm halklarla barış içinde yaşamak istediklerini belirtti.
Derya, Kıbrıs sorununa kalıcı ve adil çözüm için mücadele ederken, inşa edilecek barış sürecinin sadece Kıbrıslı Türk ve Rum haklarının değil, ülkede yaşayan göçmen ve azınlıkların da çıkarlarını gözetmesi gerektiğini vurguladı.

ETKİNLİK PROGRAMI
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle 2 Mart’ta başlayan etkinliklere bugün sosyal Riskleri Önleme Vakfı’nda yer alacak ve gece kulübündeki 11 kadınla söyleşiyle devam edilecek. Bu akşam saat 20.00’de Barikat çalışma binasında “Demir Çeneli Kadınlar” filmi gösterilecek.

8 MART YÜRÜYÜŞÜ
Yarınki 8 Mart Yürüyüşü için saat 17.30’da Meclis önünde toplanılacak ve saat 18.00’de Dereboyu istikametine yürüyüş başlayacak.
Yurtsever Kadınlar Birliği, yarın Merkezi Cezaevi’ndeki kadın mahkumlara yönelik “korku, öfke kontrolü ve sabır” konulu eğitim semineri düzenleyecek.

Yarın saat  07.00’de Lefkoşa’da Terminal çemberinde Barikat tarafından “Biz kadın emekçiler birleşerek, direnerek, mücadele ederek kazanacağız” eylemi yapılacak.
9 Mart Cumartesi CTP-GB Kadın Örgütü Girne Barış Parkı’nda Emekçi Kadınlar Panayırı düzenleyecek.
KTÖS ve KTOEÖS, 12-20 Mart arasında çeşitli yerlerde emek ve kadın filmleri gösterecek, sohbet toplantıları yapacak.

POST Araştırma Enstitüsü 23 Mart Cumartesi saat 19.30’da Gönyeli Belediyesi’nde “The Other Town” adlı belgesel gösterimi ve ardından Nefin Dinç, Herkül Milas’ın katılacağı, Niyazi Kızılyürek moderatörlüğünde “Uluslar neden çatışır?” konulu panel düzenleyecek.
Etkinliklerin sonuncusu 29  Mart Cuma  YKP-FEM’in YKP binasında saat 19.00’da başlayacak “toplumsal cinsiyet duyarlı yerel yönetim” konulu paneli olacak. (tak)