1996 yılında Türkiye’de Erbakan - Çiller, KKTC’de DP-CTP Hükümeti görevdeydi.
6 Temmuz 1996’da Yenidüzen’de ‘İrtica Hortladı’ başlıklı bir manşet haber yer aldı. Haberin üst başlığı şöyleydi:
“Tarikatlar KKTC’de de yoğun faaliyette”.
Alt başlık ise, “15 ayrı yerde 544 çocuğun katıldığı Kuran kursları tespit edildi”.
Aynı günün sayfalarını konuyla alakalı başka haberler de süslüyordu:
“Kıbrıs Türk halkı yeni bir düğün tarzıyla tanışmaya başladı:
İslami Düğün!”
Erkekler ve kadınlar sokağa gerilen bir perde ile haremlik-selamlık ayrılarak düğünleşmişler. Gelin Ünzile 15 yaşında.
Haberin fotoğrafı yılın en ‘acı’ fotoğrafı seçilmiş olmalı oysa.
Neyse.
Anlaşılan Kuran kursu olayı o dönemde de ortalığı ayağa kaldırmış.
Milli Eğitim Bakanı suç duyurusunda bulunarak bazı sorumluların tutuklanmasını sağlamış.
Dönemin Başbakanı Hakkı Atun ise torununu mahcup edecek şu sözleri söylemiş:
“Kıbrıs Türk halkı bugünlere Atatürk devrimlerinden aldığı güçle geldi. Kara düşünceye geçit yoktur ve olmayacaktır. Bu herkes tarafından böyle bilinmelidir!”
Aradan 17 sene geçti…
Tabii Ganimetçiler Hanedanı çektikleri bu nutuklarla semirdikçe semirdi.
Sene 2013…
Türkiye’de AKP, bizde UBP Hükümeti…
Erbakan’ın öğrencisi Erdoğan’ın AKP’si (ki şimdi ustalık döneminde), Kıbrıslı Türklere biçtiği acı kaderi şımarık besleme Kıbrıslı Türklere tattırmak için tüm gücüyle direniyor.
Tarih boyu çanakçılık etmiş UBP ise direncimizi kırmak için içeride halkla savaşıyor ki bunlar arasında kendisine oy veren insanlar da var.
Bize ait olmayanları dayatmaya, adımıza karar vermeye ve geleceğimizle oynamaya devam ediyor. Çalıp çırptıkları da cabası!
Dün Kıbrıslı Gazetesi’nin manşet haberiydi.
400 koli civarı din içerikli kitap girmiş ülkeye. Soruyor haberi olan var mı diye…
Kitapların üzerinde, “İbadetlerimi Öğreniyorum” yazıyor.
Kitap kapağında pembe fil, turuncu köpek, kırmızı güneş, zürafa, kelebek ile yeşil seccade ve 7-8 yaşlarında bir erkek çizgiçocuk var.
İlkokullarda mı, yaz okullarında mı, camilerde mi yoksa izbe yerlerin karanlık odalarında mı okutulacak bilmiyoruz. Bilemeyiz de.
Haberin manşet lafı: “Tam yol gidiyoruz… Minareler süngü, kubbeler miğfer!”
‘Tam yol gidiyoruz’ dediği ‘ılımlı’ değil Hüsnü Mahalli’nin ‘uyumlu’ dediği İslam herhalde…
ABD’nin icadı. AKP ve benzeri hükümetler yaratarak Ortadoğu’da at koşturan yankee’lerin…
Yoksa kimsenin derdi din, ibadet, ahiret değil!
Öyle olsaydı her şeyden önce yalan, talan, yolsuzluk olmazdı…
Şu Müslüman ülkelerin haline bakın!
Türkiye’den gelen ve herkesin duyduğu ama ‘çok ileri bir demokrasi’ olduğu için hiç kimsenin yazıp konuşamadığı hikayeler…
Küçültülmüş bir fotokopi de bizim burada...
Boşuna dememişler ‘Ana’ ve Yavru’ diye…
Yolsuzluk ve cebe indirilen paralar farkından olsa gerek...
Tabii bir de cami sayısından...
Türkiye’de 90 bin kadar bizde ise henüz 170 ve giderek çoğalıyor…
AKP Hükümeti, Küçük Hükümetini ne kadar yolsuzluk bataklığına sürüklerse camiye sokması da o kadar kolay olacak.
Abdestli mi abdestsiz mi girmek hiç de önemli değil.
Bir besmele ile her şey tamam…
Kim bilecek, kim duyacak!