1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Açıldığı kadar kapanıyor”
“Açıldığı kadar kapanıyor”

“Açıldığı kadar kapanıyor”

Esnaf, iş yerlerinin kapanmasının yanı sıra, kontrolsüzce çoğalmasından yana da dertli…

A+A-

Fehime ALASYA

Ekonomik sıkıntılarla boğuşan esnaf kepenkleri indiriyor, çok zaman geçmeden ya farklı bir sektöre yöneliyor, ya da kapanan dükkân yerine bir yenisini açıyor.

2016 yılında bin 46 yeni iş yeri açılırken, bir o kadar da işyerinin kapandığı görülüyor. Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası’nın (KTEZO) derlediği verilere göre geçtiğimiz yıl ülkede açılan iş yerlerinin net olduğunu dikkat çekerken, kapanış verilerinin net olmadığı, varsayımlar veya yaklaşımlar üzerine tahmini veriler yürütüldüğü görüldü.

Esnaf ve Zanaatkârlar Odası’nın verilerine göre 2016 yılında 1.046 iş yeri açılırken bunların 437’si Lefkoşa, 278’i Girne, 63’ü Güzelyurt, 41’i İskele, 191’i ise Mağusa’da… Ancak aynı dönemde bin civarında işyeri ise kepenklerini indirdi

2016 yılında toplam bin 46 yeni iş yeri açıldı…

2016 yılında oda verilerine göre iş yerlerinin açılış rakamları şöyle: Esnaf ve Zanaatkarlar Odası verilerine göre 2016 yılında toplam bin 46 yeni iş yeri açılırken bunların 437’si Lefkoşa, 278’i Girne, 63’ü Güzelyurt, 41’i İskele, 191’i ise Mağusa’da…

Açılan iş yerleri arasında ise yerli üreticilerin %10’luk bir paya bile sahip olmadığı odanın verilerinde ortaya çıktı. Ülkedeki yerel işgücünün güçlenmeye ihtiyaç duyulduğu bir kez daha gözler önüne serildi.

Ülkede en fazla açılan iş yerleri arasında ilk sırada gıda ve eğlence sektörü yer alırken, bölgeler arasında Lefkoşa başı çekti

Ülkede en fazla açılan iş yerleri arasında ilk sırada gıda ve eğlence sektörü yer alırken ikinci sırada güzellik alanı geliyor. Kebapçı, kafe, restoran, büfe, bar, meyhane gibi yerler ilk sırada yer alıyor. Berber, tırnak teknisyeni, güzellik salonu, kuaför gibi yerler de güzellik alanını oluşturuyor. Kasap, dülger, makinist ve sanayi alanı, gibi sektörler ise en fazla açılan iş yerleri arasında geliyor.

İşletmelerin biri kepenk indiriyor, diğeri kepenkleri açıyor… Adada toplam 30 bin işletme yer alıyor. Bu durumun dünya ortalamasıyla kıyaslandığına çok yüksek rakamlar olduğunu anlatan Mahmut Kanber ise “işte sıkıntı burada, kontrolsüz bir durum var” diyor

Girne’de gıda, Lefkoşa’da gıda, eğlence…

Gıda sektörünün en yaygın açıldığı iş alanları ise başta Girne bölgesinde yer alıyor. Lefkoşa bölgesinde ise en fazla gıda, eğlence, güzellik ve sanayi sektörünün yaygın olduğu görüldü. Mağusa’da ise öğrenci ağırlıklı nüfustan dolayı gıda sektörüne her geçen yıl yeni iş alanları ekleniyor.

Oda verilerine göre adada toplam 30 bin işletme yer alıyor. Nüfusa oranla her on kişiden birine özel işletme düşüyor.

Esnaf ve Zanaatkârlar Odası’nın Belediyelerden derlediği verilere göre 2016 yılında KAPANAN iş yerlerinin bölgelere göre dağılımı (Yaklaşık):

Lefkoşa:  350

Girne: 326

Güzelyurt: 60

İskele: 20

Mağusa:  100

 

Esnaf ve Zanaatkârlar Odası’nın verilerine göre 2016 yılında AÇILAN iş yerlerinin bölgelere göre dağılımı:

Lefkoşa:  473

Girne: 278

Güzelyurt: 63

İskele: 41

Mağusa:  191

TOPLAM: 1.046

 


Kanber: 30 bin işletme ülke ekonomisinin çöktüğü anlamına gelir

Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası’nın verilerini YENİDÜZEN ile paylaşan KTEZO Başkanı Mahmut Kanber, konuya ilişkin çok sağlıklı veriler bulunmadığına dikkat çekerek, net istatistiki bilgi bulunmamasını adanın genel sorunlarından biri olarak nitelendirdi.  “Belediye, vergi daireleri, çalışma daireleri ve kendi odamızın aldığı işyeri kapanış rakamlarını alıyoruz ve maalesef hiçbiri bir birini tutmuyor” diyen Kanber, toplumun güvensiz ve sorumsuz hissetmesinden kaynaklı bu duruma denetimsizlik ve sistemin neden olduğunu savuna vurgu yaptı. Odanın derlediği verilerden yola çıkarak değerlendirmede bulunan Kanber şu noktalara dikkat çekti:     

“Sürekli sahadayız, denetim ve üyelik tazelerken kapanan ve açılan iş yerlerini kayıt altına alıyoruz. Bin civarında açılan iş yerinin yanında bir o kadar da kapanan iş yeri var. Ülkede açılan iş yerinin çok olması veya kapananın olmaması aslında ekonomi iyi gidiyor anlamına gelmiyor. Tam tersi, kapanan işletmelerin büyük bir oranı eski işletmelerdir ve yolunda gitmeyen bir şeyler var anlamına geliyor. Devlet 25 yıl düzenli vergisini aldığı işletmenin 26. Yılında sorun yaşadığını fark ederse o işletmeyi ayakta tutmaya çalışmalı. Bizde ise işletmeler adeta kıskaca alınıp, onları yeni bir şirketle iş açmasına itiyor. Yıllarca vergisini veren işletmeler artık kapanma noktasına geliyorsa devlet bunun önlemini almalı, nerede ne yapabilirim diye sorgulayıp, bu işletmelere yardım etmeli. Devlet bu duruma gelmeden önlem almalı, bu devletin bir açığıdır.

Bunun yanında tam tersi durumda olan işletmeler de var. Devletin bu açığından faydalanmak istenen bazı firmalar ise denetimsizlikten faydalanarak, bu açığı suiistimal ederek şirketini sürekli batık durumda gösterip, yeni işletme açıyor. Burası artık büyük bir Pazar, herkes kendini düze çıkarmak için çabalarken devlet, kitlenin adil rekabet edebilmesiyle ilgili kuralları koyup, sorunlarla mücadele etmeli. Denetim eksikliği, hantal kamu, kamuda işgücü fazlalığı derken birçok karmaşık ve sorun önümüze çıkıyor. Artık bir çizgi çekilmesinin zamanı geldi. Sistem artık paramparça... Artık tamiratla uğraşacak bir sistemimiz yok. İnsanlar bu yüzden Avrupa Birliğine girmek istiyor.

Bir iş yeri açılırken kayıtlı olma Zorunluluğu var, kapanırken ise kapatıp bildirmiyorlar, kaçıp gidiyorlar. Resmi kapanış vermiyorlar. Bunlar da aktif değil veya yarı aktif olarak görülüyor. Bu durum ise piyasadaki istatistikî verileri yanıltıyor ve kesin bir rakam konuşamıyoruz. Esnaf odası, vergi, belediye, sosla sigortalar gibi kurumların sisteminden düşmesi gerekiyor. Eğer düşmüyorsa ülke planlamalarında aktif görülürler ve ekonomik planlama içerisinde yer alırlar. Bu büyük bir sıkıntıdır.”

“Bu yabancı yatırımcıya bir ödül, yerli halka ise bir cezadır”

Açılış ve kapanış yöntemleri bir standarda bağlanmalı ve sistemden çıkartılmalı. Burada denetim eksikliği en büyük neden. Son yıllarda sanayi alanlarında vergi denetimi hiç yoktur diyebiliyoruz. Vergi denetimi her alanda rutin şekilde yapılmalı. Yabancı yatırımcı kapatıp ülkesine gidiyor fakat yerli yatırımcı yeni bir iş kurmak isterse eski borçları ayağına takılıyor, onları temizlemesi gerekiyor. Yerli yatırımcı da bunu yapmaktansa farklı aile bireyleri veya yakınları üzerine şirket kurup, borçsuz, yeni bir işe başlıyor. Bu aslında yabancı yatırımcıya bir ödül, yerli halka ise bir cezadır. Vergi sistemi adil uygulanmıyor.

“Ülkede 30 bin işletmenin olması ülke ekonomisinin çöktüğü anlamına gelir”

Ülkede yaklaşık 30 bine yakın işletme olduğunu ifade eden Kanber, bu rakamın nüfusa oranla çok yüksek olduğunu vurguladı ve önlem alınmadığı sürece de bu rakamın her geçen yıl artacağının altını çizdi. Kanber, “Adamızdaki işletme sayısı ülke nüfusuna göre çok fazla ve var olan sıkıntılar giderilmezse bu oran her geçen gün daha da artacaktır. Yaklaşık 30 bine dayanan işletme sayısı var ve her yıl bu sayı artacaktır. Tek anlamda 13 bin işletme olan adada, genel anlamada 30 bine yakın işletme yeri bulunuyor. Kimi iş yeri sahibinin beş, kimisinin iki iş yeri var, bu yüzden tek anlamda 13 bin işletme varken genel anlamda 30 bin işletme diyebiliyoruz. Nüfusa oranla her on kişiden birine özel işletme düşüyor. Bu da dünyaya oranla çok yüksek bir rakamdır. Normalde 50 kişiden birine özel işletme düşmeli. Unutmamalıyız ki burası bir ada. İşletme şekli belirlenmeli ve buna göre yollar izlenerek işletmeler güçlendirilmeli. Bizde ise işletmeler kontrolsüzce çoğalıyor. Ülkede 30 bin işletmenin olması ülke ekonomisinin çok iyi olduğu anlamına gelmez, tam tersi, ülke ekonomisinin çöktüğü anlamına gelir. İşletmeler çoğalıyor fakat kimse yükümlülüğünü yerine getirmiyor. ” şeklinde konuştu. 

“Bu işletmeler ülkemiz için kalıcı bir ekonomi değildir”

Her geçen gün küçük işletmelerin arttığına dikkat çeken Kanber bunu şöyle açıkladı: “Popülist küçük işletmeler de zaman zaman açılıp kapanıyor. Örneğin sabun işine giren küçük bir işletme bir yıl sonra bunu bırakıp, yün işine başlıyor… Gelir dağılımı eşit olmadığı için insanlar zaman zaman iş değiştiriyor, iş yeri açıyor, tutmadığı için kapatıyor, bu sebeple çok fazla iş yeri açılıyor gibi görülüyor. Fırsat ve kazanç odaklı açılan bu işletmeler ülkemiz için kalıcı bir ekonomi değildir.”

“Gelirler esnafa dağılmıyor, yerli üretim az, yapılaşma planı yok”

Ülkede imar planı olmadığı için açılan işyerlerinin çarpık yapılaştığına dikkat çeken Kanber, açılan yeni iş yerlerinde yerli üretimin çok az görüldüğünden yakındı. Kanber şöyle devam etti: “Ülkede imar planı yok, çarşılar belirli değilse, mahallelinin ihtiyaçlarına göre işyerleri açılmıyor ise burada çarpık bir işletme oluşuyor. Çarşıların hepsi ya çantacı, ya kuyumcu, ya da bir sokakta üç tane dönerci var. Bu yaklaşımımızı eleştirenler nüfus orantısını göz önünde bulundurmuyorlar. Adada ülkesel fizik planı ve imar planı bulunmuyor. Hangi işler nerelerde yapılabilir gibi çalışmalar yeterli değil. Geri kalmış birtakım standartlarla bunu yürütmeye çalışıyoruz. Artık bu tanımlar iyice yapılmalı ve yasal düzenlemeler uygulanmalı. Bölgelerin nasıl iş alanı olacağıyla ilgili hiçbir öngörü yoktur. İşler, meslekler, işyerleri de belli bir standarda girmeli ki rekabet adil olsun, işletmeler kalıcı olsun. Açılan iş yerlerinin arasında yerli üreticilerimiz %10’luk bir paya bile sahip değil. Kimse artık çarşılarda hellim satmıyor, en fazla bir kişi… Ülkenin yerel işgücünü de güçlendirmeliyiz, parayı iç piyasada tutup, ülke ekonomisini geliştirmeliyiz. Otellerimizdeki sistem her şey dâhil hiçbir turist dışarı çıkmıyor, çıksa da her yerde yerli ürünlerle karşılaşmıyor. Okullarımız deseniz bünyesinde berberine kadar her imkânı sağladığı için dış piyasaya para akmıyor. Ortada bir güç var ve sadece kendi döner sermayelerinde kullanıyorlar. Hiçbir şekilde gelirlerini toplumla paylaşmak istemiyorlar. Gelirler esnafa dağılmıyor.” 

“Artık akşamları esnafın cebinde para yok, post cihazı slipleri var”

Dövizden kaynaklı yaşanan sıkıntılarının artarak devam edeceğine de değinen Kanber, artık bu çıkmazın önüne geçilmesi gerektiğinin altını çizdi. “Artık akşamları esnafın cebinde para yok, post cihazı slipleri var” diyen Kanber, piyasada sıcak para dönmediğini ifade etti ve bu çıkmazın içerisinde sürekli iş yeri kapanıp açılmasına şaşırmadıklarını belirtti.

 

 

Bu haber toplam 4677 defa okunmuştur
Etiketler : , ,