"Açılış, kendi evime özgürce girebilmemdir”
Maraş’ın ziyarete açılmasıyla birlikte evini ziyarete gelen Zoe Paschalidou Demetriou, “Bu adada bir arada yaşamalıyız. Adamız çok küçük. Denizin ortasında bir kara parçasıyız ve bu nedenle bölünmüş kalmamalıyız”
Kıbrıslı Rum Zoe Paschalidou Demetriou, asker kontrolündeki Maraş’ın (Varosha) ziyarete açılmasıyla birlikte oğlu Andreas Demetriou’yu da alarak çocukluğundaki evini ziyarete gitti.
‘Hayalet Kent’in yasal sahiplerinden Demetriou, Maraş’ın açılmasının çözüm ve barış adına önemli bir gelişme olabileceğini belirtti.
Zoe Paschalidou Demetriou, Maraş için atılan adımı “ziyaretçi izni” olarak tanımladı, “Maraş’ın açılması kendi evime özgürce girebilmemle mümkündür” dedi.
Barikatların ötesinde kalması nedeni ile evini yakından göremeyen Demetriou, evini uzun uzun seyretti. Oğlu ile anılarını paylaşırken ona da çevreyi tanıttı. 46 yıl önceki anılarını yeniden yaşayan Demetriou, yalnızca buranın bu atmosferi sağlayabileceğini dile getirdi.
Demetriou, evin etrafını bürüyen yabani otları göstererek, “Burası annemin bahçesiydi” dedi.
Çocukluğunda yaşadığı evi görebilmekten son derece memnun ve heyecanlı olan Zoe Paschalidou Demetriou, YENİDÜZEN’in “Eğer Maraş açılırsa geri dönmeyi düşünür müsünüz?” sorusuna; “Her şey çok hızlı gelişti. 46 yıl sonra buraya ilk gelişim. Gerçekten çok heyecanlıyım ve bu soruya evet ya da hayır cevabını vermek için şu anda hazır değilim” cevabını verdi.
Çözüme her daim inandığını dile getiren Demetriou, “Kıbrıs sorununun çözümü ve aynı ülkede yaşayan iki toplumlu bir işbirliğini dört gözle bekliyorum” şeklinde konuştu. “Adamız çok küçük. Denizin ortasında bir kara parçasıyız ve bu nedenle bölünmüş olmamalıyız” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin ve Kıbrıs’ın kuzeyinin tek taraflı adımının barışa hizmet edip etmediği konusunu ele alan Demetriou, “Bu, olaylara hangi açıdan baktığınıza bağlıdır. Bunu bir tehdit ya da barış adımı olarak göremeyiz” şeklinde konuştu. “Benim görüşüm, iki toplumun aynı masaya oturması ve bir iletişim başlatarak bu sorunu çözmek için ellerinden gelenin en iyisini denemeleri gerektiği” yorumlarında bulundu. “Böylece Kıbrıslı Türk dostlar ile barış içerisinde yaşayabileceklerini” ifade etti. “Bu ortak ve güzel adada bir arada yaşayabiliriz” dedi.
“Çocukluk anılarım”
Maraş’a geri dönmenin kendisinde uyandırdığı hisler hakkında da konuşan Demetriou, “Çok heyecanlıyım. Ama aynı zamanda da çok rahatladım çünkü 46 yıllık çocukluk anılarıma dair parçaları sonunda birleştirebiliyorum” ifadelerini kullandı. Demetriou, “Burası, o 46 yıllık anıların atmosferini taşıyan tek yer” dedi.
Maraş’ın açılıp açılmadığı konusunda yorumlarda bulunan Demetriou, bunun bir açılmadan çok “ziyaretçi izni” olduğunu ifade etti. “Ben bunun bir açılış olduğunu düşünmüyorum. Açılış demek benim için evimi özgürce gezebilmek, eski evimin ön kapısından içeri girebilmek demek” şeklinde konuştu. “Burada dostlarımla, ailemle bir arada olabilmem demek” diye ekledi.
Demetriou “Yıllar sonra ilk defa ziyarete açıldı. Eğer çözüm ve barış odaklı bakacak olursanız, bu iyi bir adımdır. Ancak eğer olaylara partizanca yaklaşırsanız, negatif olarak da görebilirsiniz” ifadelerini kullandı.
Andreas Demetriou:
“Çözüme ve işbirliğine inanıyorum”
Daha önce Maraş’ı hiç görmemiş olan oğlu Andeas Demetriou, görüntüden etkilendiğini ifade etti. Annesi ve anneannesinden Maraş’ın hikâyelerini dinlediğini, buranın hikâyeleri ile büyüdüğünü dile getirdi.
“Aklımda en çok yer eden şey annemin arkadaşları ile müzik dersine gitmesinin hikâyesi” şeklinde konuşan Demetriou, Maraş’ta bulunabilmek dolayı mutluluk duyduğunu belirtti. Çözüm olabileceğini ve işbirliğine inandığını ifade eden Demetriou, Maraş’ın yalnızca ziyarete açıldığını, buraya gelebilme özgürlüğünün ise güzel olduğunu ifade etti.
Maraşlı Zoe’nin annesinin evi…
Maraş’a geri dönmenin kendisinde uyandırdığı hisler hakkında da konuşan Demetriou, “Çok heyecanlıyım. Ama aynı zamanda da çok rahatladım çünkü 46 yıllık çocukluk anılarıma dair parçaları sonunda birleştirebiliyorum” ifadelerini kullandı. Demetriou, “Burası, o 46 yıllık anıların atmosferini taşıyan tek yer” dedi.