Ada genelinde bağlantı için Lüksemburg formülü
Kıbrıs’ın güneyinde cep telefonlarının tüm adada kullanılabilmesi için keşif tartışmaları başladı.
Kıbrıslı liderler Mustafa Akıncı ve Nikos Anastasiadis’in 26 Ekim’deki görüşmelerinde aldıkları siyasi karar sonrasında cep telefonlarının her iki tarafta da normal çalışmasını sağlayacak formül üzerinde çalışmalar başladı.
Kıbrıs’ın güneyinde dün başlayan keşif tartışmalarında, Ada’da faaliyet gösteren GSM operatörlerinin hali hazırda bağlı olduğu Lüksemburg’daki GSM portalının, bu amaç için gerçekçi tek seçenek göründüğü haber verildi.
Politis “İşgal Bölgeleri İle Cep Telefonu Bağlantısı Çalışmaları… Çağrı Kıbrıs Rum Tarafında İleri Götürülüyor” başlığıyla birinci sayfasından verdiği ve iç sayfasında detaylandırdığı haberinde, konunun Perşembe günü, Kıbrıslı Rum Müzakereci Andreas Mavroyannis’in de katılacağı bir toplantıda masaya yatırılacağını yazdı.
Habere göre Perşembe günkü toplantıya Mavroyannis dışında, Dışişleri Bakanlığı ve Başsavcılık temsilcileri, servis sağlayıcı şirketler, Kıbrıs Rum Ticaret ve Sanayi Odası (KEVE) ve Elektronik Haberleşme ve Posta Düzenleme Komiserlik Ofisi (GERİET) katılacak.
Kıbrıslı Rum yatırımcı çevresinde halihazırda yapılan keşif tartışmalarından, halen var olan meselelerin aşılması konusunda karşılıklı niyet bulunduğu ve mevcut seçeneklerden birinin degüneyde yürürlükte bulunan mevzuatın değiştirilmesi olduğu sonucu çıktı. Formül ve uygulanacak ücretler konusunda anlaşmaya varılabilirse Ada’nın her iki tarafındaki cep telefonu kullanıcıları, Ada’nın tamamında sinyal alabilecek.
Gazete “bu tartışmanın, şebekelerin birleştirilmesi veya ülke kod numarasının değiştirilmesi ile hiçbir alakası yok, ülke kod numarasının muhtemel çözümden sonra +357 kalacağı düşünülüyor” ifadesine de yer verdi.
Habere göre güneyde yürürlükteki mevzuat meselesi varlığını korurken liderlerin 26 Ekim’de siyasi karar almalarının ardından cep telefonlarıyla ilgili çaba ivme kazandı. Kıbrıs Rum tarafının, özellikle AB’nin BM aracılığıyla, Lüksemburg üzerinden bağlantı sağlanması formülünün Avrupa müktesebatına uygun olduğunu bildirmesinden sonra olguları yeniden gözden geçirmesi gerekecek.
İlerleme olması halinde iki tarafın, uygulanacak olan gayrı resmî dolaşım için karşılıklı kabul edilir bir fiyatta anlaşması gerekecek. Karar alınması halinde, 12 Kasım’da yapacakları yeni görüşmelerinde Akıncı ve Anastasiadis tarafından ilan edilecek.
Gazete konu hakkında görüştüğü Elektronik Haberleşme ve Posta Düzenleme Komiserlik Ofisi (GERİET) Müdürü Neofitos Papadopulos’un açıklamalarına da yer verdi.
Habere göre Papadoulos “formülün Avrupa müktesebatına uygunluğunun sağlanıp sağlanmamasına bakılmaksızın –bu sadece bulunacak herhangi bir çözümün AB tarafından kabul edileceği anlamına gelir-daha önce var olan sorunların varlığını koruyup korumadığını sorguladı.
“LÜKSEMBURG ARACILIĞIYLA TÜRK GSM ŞİRKETLERİYLE ANLAŞMA YAPILACAKSA SORUN YOK”
Papadopulos “önce cevap verilmesi gereken soru, akit tarafların kimler olduğudur” vurgusunu yaptı ve Lüksemburg aracılığıyla Kıbrıs’ın kuzeyi ile işbirliği yaptıkları GSM operatörleriyle değil, doğrudan Türk GSM operatörü şirketlerle anlaşma yapılacaksa “mevzuat açısından hiçbir sorun olmayacağını” ancak bu seçeneğin Türkiye hükümeti tarafından kabul edilmediğini öne sürdü.
Papadopulos şöyle devam etti:
“Yapılacak herhangi yeni bir mevzuat düzenlemesi tüketiciyi korumalı ve şirketlerin, söz konusu maddenin muhtemel silinmesinden faydalanarak, devletin onayı olmadan faaliyet göstermesine ve işbirliği yapmasına izin vermemelidir.”
Bu iki sorunun, ilgili maddenin iptal edilmek yerine değiştirilmesi ile giderilip giderilemeyeceği sorusuna karşılık ise Papadopulos “sadece işgal bölgeleriyle alakalı olacak şekilde bir istisna formülasyonu zor olur” ifadesini kullandı.
Meselenin Kıbrıs Rum tarafında yürürlükte bulunan “Elektronik Haberleşme ve Posta Hizmetleri Düzenleme (2004) Yasası” ve yasanın 149 (5) (g) maddesi ile ilgili olduğunu hatırlatan Papadopulos “bu maddede izinsiz elektronik haberleşme şebekesi ve/veya izinli olması gereken elektronik haberleşme hizmetlerinin işlemesinin kolaylaştırılmasına ve/veya günlük temelde işlemesine prosedürler aracılığıyla herhangi bir hizmet sağlanması, 6 ayı geçmeyen hapis ve/veya 850 Euro tutarında ceza gerektiren suç olarak belirleniyor” dedi.
KTTO İLE İRTİBATI OLAN BİR KEVE ÜYESİNE GÖREV…
Haravgi ise Kıbrıs Haber Ajansı’nın (KİPE) görüşüne başvurduğu “güvenilir bir kaynağı” işaret ederek, Kıbrıs Rum Ticaret ve Sanayi Odası’nın (KEVE) Kıbrıs Türk Ticaret Odası ile irtibatı bulunan bir üyesinden, Kıbrıs Türk tarafının tutumunda herhangi bir değişiklik olup olmadığını araştırması istendiğini haber verdi.
Perşembe günü KEVE’nin de katılımıyla gerçekleştirilecek toplantıda konunun masaya yatırılacağını ve durumun ne merkezde olduğu hakkında bilgilendirme yapılacağını kaydeden gazete, BM’den bir kaynağın ise KİPE’ye, cep telefonlarıyla ilgili güven yaratıcı önlemin ileri götürülmesi konusunun son aylarda Brüksel’de BM ve AB arasında temas konusu olduğu bilgisini verdiğini ekledi.