Gamze PİR BAYKUR

DAÜ’de 22 Kasım 2015 tarihinde Alfam Öğrenci Yurdu C Blok 263 numaralı odada, 19 yaşındaki oda arkadaşı Tevfik Uzunoluk’u 23 kez bıçakladıktan sonra boğazını keserek hunharca öldüren sanık T.U.P., dün Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi’nde itham edildi. Aleyhindeki “Taammüden adam öldürme” davası geri çekilen sanık T.U.P., itham edildiği “Adam öldürme”, “Ciddi darp” ve “Kanunsuz bıçak taşıma” davalarını kabul etti. İddia Makamı adına davayı yürüten Kıdemli Savcı Mustafa İldeniz’in meselenin olgularını aktarmasının ve mahkemeye 49 adet emare sunmasının ardından sanık avukatı İbrahim Demirtaş’ın mahkemeye hafifletici nedenleri sunmak için tehir istemesi üzerine dava 20 Mart tarihine ertelendi.

Sanık, vücut dismorfik bozukluğu ve ozisik ritim bozukluğu tedavisi görüyordu...

İddia Makamı adına davayı yürüten Kıdemli Savcı Mustafa İldeniz, meselenin olgularını mahkemeye aktardı. Sanık T.U.P. KKTC’ye ilk kez 6 Ağustos 2014 tarihinde DAÜ Mimarlık Bölümünde eğitim görmek için kayıt yaptırmaya gelmiş ve 7 Ekim 2014 tarihinde Alfam Yurdu C Blok 263 numaralı odada yine DAÜ’de eğitim gören bir başka kişiyle kalmaya başlamıştı. Sanık T.U.P.’ın oda arkadaşı 9 ay sonra odasını değiştirerek başka bir odaya yerleşmişti. Türkiye’de 19 Kasım 2013 tarihinde vücut dismorfik bozukluğu ve ozisik ritim bozukluğu ön tanısı ile tedavi görmeye başlayan sanık T.U.P., görmüş olduğu tedavisinin devamı için 19 Ocak 2015 tarihinde DAÜ Sağlık Merkezinde Dr. Mehmet Yağlı tarafından kontrol edilmeye başlanmıştı. Doktor Yağlı, sanık T.U.P.’a kullanması için ilaç vermiş ancak sanık T.U.P., 23 Ocak 2015 tarihinde, doktor tarafından verilen ilaçları düzenli kullanmadığı cihetle sanığın babası huzurunda ilaçları düzenli kullanacağına dair kağıt imzalamıştı. Sanık T.U.P., 24 Haziran 2015 tarihine değin belirli aralıklarla DAÜ Sağık Merkezi’ne giderek gerek Psikiyatrist Dr. Mehmet Yağlı gerekse Uzman Pisikolog Hatice Tüfekçioğlu ile görüşüp tedavi görmüş fakat bu tarihten sonra DAÜ Sağlık Merkezi’ne gelmemesi üzerine sanığın tedavisi sonlandırılmıştı.

Babasına iyi olmadığını söylemişti...

31 Temmuz 2015 tarihinde maktül Tevfik Uzunoluk, DAÜ İç Mimarlık Bölümüne kaydını yaptırmış ve sanık T.U.P. ile bu tarihten itibaren ayni odayı paylaşmaya başlamıştı. Sanık 2015 yılı Kasım ayı içerisinde Dr. Mehmet Yağlı’nın kendisine kullanması için önerdiği ilaçların kendisine aşırı uyku verdiği için kullanmayı bırakmış ve bu durum sanığı etkilemeye başlamıştı. Sanık T.U.P., 2015 yılı Kasım ayı içinde kendisinin iyi biri olmadığı, kız arkadaşı E.D.M’ye uygun olmadığını ve ayrılmak istediğini kız arkdaşına söylemişti. 21 Kasım 2015 tarihinde sanık T.U.P. ve babası telefonda “WhatsApp” isimli sosyal paylaşım sitesi üzerinden mesajlaştıkları sırada babasına iyi olmadığını, ilaçlarını içmediğini, sinirlerinin yatışmadığını ve kendisine sakinleştirici bir ilaç önermesini istemişti. Sanık T.U.P., 22 Kasım 2015 tarihinde kız arkadaşı E.D.M ile “WhatsApp” üzerinden mesajlaşıp görüşmek istediğini söylemiş ancak teklifi  kız arkadaşı tarafından red edilmişti. Sanık, kız arkadaşı ile bu mesajlaşma sırasında ve öncesinde kız arkadaşı, kendisinin ve bir arkadaşının önceden uzun eşek isimli oyun oynadığı sırada çekilen videoyu izlemiş ve buna sinir olmuştu. Ayni tarihte sanık T.U.P., maktül Tevfik Uzunoluk’a kız arkadaşını odaya çağırdığını söylemiş ve odadan çıkıp çıkamayacağını sorduğu zaman ise maktülün bu talebi red etmesi üzerine çok sinirlenen sanık 263 numaralı yurt odasından çıkıp  “Seçkin Market” isimli iş yerine giderek suç aleti olan 31 cm uzunluğundaki sivri uçlu bıçak ile sarı saplı tırtıllı ağzı olan bıçakları satın almıştı.

Kan donduran cinayet...

Satın aldığı 2 adet bıçağı tasarrufuna alan sanık T.U.P., tekrardan 263 numaralı yurt odasına geri dönmüş ve odaya girdikten sonra odadan çıkmadığı için maktül Tevfik Uzunoluk ile tartışmaya başlamıştı. Sanık T.U.P., bu tartışma esnasında önce maktül Uzunoluk’un boğazını sıkıp yumruk attı,  akabinde ise marketten alıp geldiği ve mutfağa koyduğu 31 cm uzunluğundaki bıçağı mutfaktan alarak maktülü 23 bıçak darbesiyle ve sonunda ise boğazını kesmek suretiyle maktülün hayatına son vermişti. Cineyetin ardından sanık, kanlar içerisinde kalan maktülün görüntüsünden rahatsız olup maktülün üzerine çeşitli kıyafetler koymuş ve maktülü öldürdüğü bıçağı ise maktülün yanına bırakmıştı. Sanık, cinayeti işlediği sırada giymekte olduğu tişörtü ve gömleği üzerinden çıkartıp elini yüzünü yıkadıktan sonra üzerine başka bir gömlek ve yelek giyerek cinayet mahalini ve maktülün cansız bedenini terk edip kız arkadaşı E.D.M ile buluşmak üzere DAÜ 4 Öğrenci Yurduna gitmişti. Sanık burada kız arkadaşı E.D.M ile buluşup oda arkadaşını öldürdüğünü ve polise gidip teslim olacağını söyleyip kız arkadaşına veda ettikten sonra kız arkadaşının yanından ayrılarak Mağusa Polis Müdürlüğü’ne giderek teslim olmuştu.

“Cinayet işledim...”

Sanık T.U.P., cinayetin ardından taksi ile önce bankamatiğe giderek para çekmiş ardından ise saat 23:55 raddelerinde Mağusa Polis Müdürlüğü’ne giderek Merkez Karakolunda görevli olan polis memurlarına “Cinayet işledim” diyerek teslim olmuştu. Sanığın bu beyanı üzerine polis memurları Adli Şube’de görevli olan Müfettiş Muavini Halil Seven’e durumu aktarıp sanığı Müfettiş Muavini Seven’e teslim etmişlerdi. Müfettiş Muavini Seven’e “Cinayet işledim. Oda arkadaşımı öldürdüm” şeklinde itirafta bulunan sanık T.U.P., kalmakta olduğu odanın anahtarını ise Müffetiş Muavini Seven’e vermiş ve “Kız arkadaşım yüzünden ilaçlarımı 1 aydır kullanmıyorum. 2 saat önce oda arkadaşım Tevfik Uzunoluk’u öldürdüm. Bıçak yatağın yanında” deyip ağlamaya başlamıştı. Müfettiş Muavini Seven 24:20 raddelerinde polis ekipleri ile olay yerine gitmiş ve DAÜ’de görevli güvenlik görevlisini de yanına alarak sanığın verdiği anahtar ile 263 numaralı odanın kilitli kapısını açıp odaya girmişti. Polis ekipleri odaya girdiği zaman maktülün yatakta kanlar içerisinde yattığını ve maktülün yanında kanlı bir bıçak olduğunu görmüştü. 23 Kasım 2015’te saat 01:00’de tekrar Adli Şubeye gelen tahkikat sorumlusu Müfettiş Muavini Halil Seven, sanığın yanına gitmiş, sanık  ise “4-5 gündür kendi kendimi yiyorum. Ne olduysa anlatayım” demesi üzerine gönüllü ifade vermişti.

Olay yerinden kanlı emareler toplandı...

Olay yerinde incelemelerde bulunan Olay Yeri İnceleme Uzmanı, olay yerinde olayda kullanılan 1 adet 31 cm uzunluğunda üzeri kanlı bıçağı, 1 adet kot pantolon, 1 adet kapüşonlu yelek, 1 adet beyaz renk kanlı tişört, 1 adet gömlek, maktülün üzerinde yatmakta olduğu 1 adet kanlı proje kartonu, yerde bulunan kan örneği, elbise dolabı üzerinde bulunan kan örneği, mutfak teknesinin sağ köşesinde bulunan kan örneği, 1 adet 33 cm uzunluğundaki sarı saplı bıçak, 1 adet kanlı proje kartonu, 1 adet yatak üzerinden alınan kanlı proje kartonu, 1 adet yatak üzerinden alınan kanlı “T” cetveli, 1 adet yatak üzerinden alınan kanlı battaniye, 1 adet yatak üzerinden alınan kanlı çarşaf, 1 adet yatak üzerinden alınan kanlı şilte koruyucusu, 1 adet kanlı maket bıçağı emare olarak almıştı.

49 emare sunuldu...

İddia Makamı adına davayı yürüten Kıdemli Savcı Mustafa İldeniz, mahkemeye olguları sunarken mesele ile ilgili aralarında suç aleti olan kanlı bıçağın, sanığın gönüllü ifadesinin, olay yerinden alınan kanlı emarelerin, maktülün otopsi raporunun, sanığın Türkiye’deki doktorunun düzenlediği raporun bulunduğu toplam 49 emare ibraz etti.

Avukat tehir talep etti...

Sanık T.U.P.’ın avukatı İbrahim Demirtaş, mahkemeye hafifletici nedenleri sunmak için 1 haftalık tehir talep etti. Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti ise Avukat Demirtaş’ın talebi üzerine hafifletici nedenlerin aktarılmasına olanak sağlamak için davayı 20 Mart tarihine tehir etti.