1. HABERLER

  2. ARŞİV

  3. Adı gibi 'KÜÇÜLEN' Kaymaklı
Adı gibi KÜÇÜLEN Kaymaklı

Adı gibi 'KÜÇÜLEN' Kaymaklı

Bir kupa finali. Kupa finali deyip geçmeyelim. Sezonun en anlamlı ve en önemli kupası olarak atlandırılan “Süper Kupa”. Son 5 sezondur Futbol Federasyonu’nun önce Londra’da başlattığı bu organizasyon daha sonra bilindiği gibi bural

A+A-

 

Bir kupa finali. Kupa finali deyip geçmeyelim. Sezonun en anlamlı ve en önemli kupası olarak atlandırılan “Süper Kupa”. Son 5 sezondur Futbol Federasyonu’nun önce Londra’da başlattığı bu organizasyon daha sonra bilindiği gibi buralara yani ülkemizin toraklarına taşındı. Bu yılki final ise önce İstanbul, daha sonra Lefkoşa ve en sonunda İskele.. Ne diyelim eh işte en azından oynanacak bir saha bulunmuş çok şükür sonunda.  Lakin gelecek yıl nereye taşınır muama..

Neyse bu konuya biraz dikkat çektikten sonra dünkü süper kupa mücadelesine döneyim. Adı Süper kupa ama hiç de adına yakışır süper bir karşılaşmaya tanık olmadık. Genel anlamda bakacak olursak her iki takımda kötüydü, vasat bir oyun ortaya koydular. Karşılaşmanın sonunda gülen taraf sadece “kötün iyisi” Çetinkaya oldu.

******

Karşılaşmaya Çetinkaya 4-3-2-1 saha dizilişi ile oyuna başladı. Oyunun genelinde bu oyun anlayışı içerisindeydi. Anlaşılan şu ki Çetinkaya Teknik Direktörü Mehmet Bolkan’ın kafasındaki sistem netleşmiş ve belirlenmiş ki son üç hazırlık maçını izlediğim takım ayni görüntüde ayni oyun sistemi içinde mücadele etti. Bu sitemi bu yıl ligde de yeni sezonda da uygulayacağını açıkça belli oldu.

Yalnız bu sistemde sadece kaptan Uğur’un orta sahada tek başına mücadele ederek, takımın tek adam olarak defansa dönük yardım eden, koşan ve pres yapan oyuncusu olarak ben pek başaracağını sanmıyorum. İleri de ne Batshi nede Cetric geri dönüşleri pek yapmıyor, takımın savunma ve orta saha mücadelesine katkı koymuyorlar. Mehmet Bolkan’ın eldeki kadro yapısı ve mevcut oyuncuların sayısı ile bu sistemi uygulamada ne kadar başarılı olacağını hep birlikte bekleyip göreceğiz.

***********

Gelelim Küçük Kaymaklı’ya. Hani geçen yıl lige damgasını vurup ligi silip süpüren, rakip tanımayan ve belli sistemi, oyun anlayışı ile şampiyonluğu kucaklayan o süper takıma…

Küçük Kaymaklı maçın başlama 4-4-2 oyun kurgusu görüntüsünde maça başladı. Başladı başlamasına da 90 dakikalık mücadele de oyunun belli bölümlerinde uygulamadığı oyun kurgusu kalmadı. Ben anlayamadım inanın anlamakta zorlandım. Kaymaklı genel olarak oyunun genelinde çok dağınık bir kurgudaydı. Organize takım havası ve bütünlükten uzak bir görüntüdeydi. Belki Çetinkaya önünde maçta önemli ve net gol pozisyonları buldu fakat bana göre bu K.Kaymaklı oyuncularının veya takımın kendi üretkenlikleri dahilinde olmadı sadece Çetinklaya geri yaslanarak oyunu kendi ceza sahası önünde kabul etmesinin de açık daveti ile gerçekleşti. Böylesine bir fırsattan bile Kaymaklı takımı yararlanamadı ve başaramadı. Fırsat deyişimin nedenlerinin başında ise sol bek oynamayan kaptan Uğur’un ikinci devre sol beke alınması sadece buna bir örnek. Çetinkaya gol pozisyonlarını cömertçe harcadı. Gol pozisyonlarında K.Kaymaklı oyuncularının ısrarla aradıkları tek isim yeni transfer Ertaç. Rakip kale sahası önünde oyuncuların gözleri Ertaç’a yoğunlaşmış bir durumda ama sıkı bir markaj altında Ertaç üzerine kurulu bir yapıda gol bulmak çok zor.  

Kaymaklı, bana göre Yasin Kurt gibi bir forveti dün çok aradı. Fikrimce ileriki günlerde daha da çok arayacaktır. Bunun yanında bana göre bir kayıp ta Kayhan Bulut. Hadi bunlar gitti.. Ya Coşkun Ulusoy’a ne oldu. Gol yolarında sıkıntı çeken K.Kaymaklı da hiç düşünülmeyen adam sanırım. Gerek güçlü fiziği, gerekse hava hakimiyetine bir de tecrübesi eklenince bu maçta niye oynatılmadı diye akıllarda soru işareti oluşturdu. Ben anlam veremedim..

Yani bu takıma bir tek güç ve dinamizm katan Mustafa Gabiramı? Demek ki onsuz gerçekten takım çok eksik kalıyormuş…

Hani geçen yılki o büyük o rüya takım, o seyre zevk veren Küçük Kaymaklı takımı? O takımı arar olduk bu günlerde. Geçen hafta Yenicami ile oynan KTSYD Kupası ve de dünkü Çetinkaya karşılaşmalarında bir kez daha gördüm ve tanık oldum ki Küçük Kaymaklı takımı adı gibi küçülmeye başlamış. Geçen yıldan bu yıla gerek kadrodaki futbolcu kalitesi, gerekse oyun kurgusu ve oyun anlayışı ile küçüldükçe küçülmüş. Her ne kadar da ortaya iyi bir futbol koyamadan Süper Kupa’yı kazanan ve müzesine götüren Çetinkaya’yı da tebrik ederim. Eee.! Nede olsa “Kupaların Takımı O”

 

 

 

 

 

 

Bu haber toplam 1285 defa okunmuştur