KLEE, "resmin görevi görüneni vermek değil, görünür kılmaktır" der.
Yani duyumsamayı sağlamak...
ÇIĞLIĞI RESMETMEK...

İlginç değil mi?
Mucitlere ilham kaynağı olan fikirlerin genellikle sanatçılardan çıkıyor olması !

Zamanın ruhunu resmetmişcesine;
JULES VERNE'nin yüzden fazla hayâli düşüncesi artık bir gerçek !
Her seviyede esinlenerek;
Bilgisini , hayâl , duyu ve sezgi ile nesnel hâle sokmuş...
Kendi sezgisel varlığının yazarı olmuş bir yazar...
Kim bilir, belki de birden çok seviyesi olan gerçeklikle KOZMİK bir seviyede ilişki kurmuştur..!

Galiba bizim sorunumuz da bu;
KÂĞIT ÜSTÜNDE KALMAK.

Sadece tecrübe, geçerli bir mûcitlik kaynağı mı ?
Yalnızca mevcut tecrübelere dayanarak yeni imajlarla yeni ifadelere ulaşılabilinir mi?
Ya bilim, sanat , kültür, beceri, yetenek, ve sezgi ?
Bunlar insan sermayesi değil mi?
Tecrübe elbette ki çok önemli bir kazanım. Kolay da elde edilmiyor...
Ancak salt mevcut "tecrübeler" uğruna yok edilebilir mi bilim, sanat, kültür, beceri, yetenek ve sezgi değerleri insanın?

Ama ediliyor işte...!
Özgür düşünceye sahip bağımsız varlıklar olabilecek yerde, yalnızca "tecrübeliler" tarafından yönetilen, afedersiniz ve sözüm meclisten dışarı ama, "zombilere" dönüştürüldük..!
Bu durum kendimizi algılamamızda , sözlerimizde, davranışlarımızda ve inşa ettiğimiz toplumun doğasında maalesef çok önemli bir etkiye sahip;

Eh!
Mandra'da yaşayanın tecrübesi de derin olur ya !
Kendi ölçeklerinde mutlaka değerli olan ama dünya ölçeğinde bakıldığında birçoğu incir çekirdeğini bile doldurmayan geçmiş "tecrübelerimizle" siyaset dünyasında da velveleler koparıyoruz..!
Tecrübemiz bize bunu gösterdi;
Rumlarla Barış olmaz !..
Nasıl olabilir ki ?!!
BİR BEBEK, BİLİNDİK BİR MİZAÇ VEYA HAYAT BOYU TEKRARLANACAK DAVRANIŞ RUTİNLERİYLE DEĞİL, ESNEKLİK VE POTANSİYELİ İLE DOĞAR.

Tecrübe sorar;
Işık, tecrübeli bir göz olmazsa neye yarar?

Bilim , felsefe ve sanat cevap verir;
Bilinç olmazsa göz neye yarar?