Ah insanlık!
Bir açıklama okudum.
Sanırım sonra kaldırdılar.
“Hükümete söyleyeceğim” diyor Cumhurbaşkanı, “Yasayı değişsinler...”
Sivil tören hakkı istemiyor.
Dünyadan, insan haklarından, evrensel değerlerden yana bir dertleri yok.
“Devlet” karar verecek, acınıza, kaybınıza, gözyaşınıza...
Elinizden cenazenizi alacak, neredeyse “döve döve” gömecekler.
***
Annesini...
Dört kardeşini...
Canını toprağa veren insana dil uzatıyorlar.
“Devlet”in insan için olduğunu unutuyorlar. İnsan yoksa “güç dayatması”na dönüştüğünü... Korkuttuğunu, ürküttüğünü... Örgütlü bir zulme hizmet ettiğini...
***
Bir “sürgün yeri” burası...
Burası acıyla ikiyle bölünmüş...
İnsanlar, dilleri ve dinleriyle kırdırılmış birbirine... Etnik kimlikler çatıştırılmış inatla... Bir yurt sökülmüş içimizden, bir ülkenin içine başka bir ülke doldurulmuş.
***
Hayatın ortasına umut değil silah çatmaktan besleniyorlar...
Top arabaları üzerinde taşınan bayrağa sarılı tabutları kutsuyorlar ısrarla...
Bir kardeşin ağıtı yerine, nutuk atmak istiyorlar, düşmanlık büyüterek...
***
O güzelim “toplum” sözcüğüne alerjileri var örneğin... Birlikte yaşayan ve ortak bir uygarlığı temsil eden “toplum” olmaktan utanan ancak “iradesi rehin” yaşamaktan gururlanan kişiler yönetiyor bizi...
“Toplum” diyene kızıyor...
“İlhak” diyeni kucaklıyorlar.
“Ayrı devlet”le süsleyerek sunuyorlar ilhakı, iki büklüm, biçare...
***
Cumhurbaşkanı, “kaybınızı döve döve elinizden alır, tanklı toplu nutuklarla biz gömeriz” tartışması sonrası Kayıp Şahıslar Komitesi’ni ziyaret ediyor.
Kıbrıslı Türklerin nasıl katledildiğini anlatıyor, Kıbrıslı Rumların aslında “kendi kendine” öldüğünü...
***
Kayıp Şahıslar Komitesi’nin resmi sayfasında rakamlar acı acı yüzümüze bakıyor...
Kayıp şahısların sayısı:
Kıbrıslı Rumlar: 1510
Kıbrıslı Türkler: 492
Ailelerine teslim edilen kişiler:
Kıbrıslı Rumlar: 712
Kıbrıslı Türkler: 282
***
Ah insanlık!
Her dönem kanıyor...