“AKILCILIK NEDİR HOCAM?”
Değerli bir dosttan aldığım kısa ve öz bir mesajı aşağıda aynen aktarıyor, sorduğu sorular ve kritik ettiği konularla ilgili düşüncelerimi de alıntının akabinde, altta sizlerle paylaşıyorum...
"Değerli Çağlar Hocam;
Yazılarınızda hep akılcılık ön planda olmalı diyorsunuz.
Sizce akılcılık nedir değerli Hoca'm?
Din'deki vahiy ile,
yahut etikteki duygu ve hisle karşılaştırılan bir yaklaşım değil midir Akılcılık?
Akılcılık,
bilginin doğruluğunun duyum ve deneyimde değil,
düşüncede ve zihinde temellendirilebileceğini öne süren felsefi yaklaşım değil midir?
Öyleyse, asıl cesaretle sormanız gereken soru şu değil mi?:
'Müslüman Türk', Kıbrıslı Türkler için uygun bir insan tipi veya modeli midir?
Bu insan tipi,
Ortak bir ses, ortak bir insanlık paydası ve ortak bir insanlık değerini yakalayabilmiş midir?
Dünyanın güzelleşmesinde bir parça mıdır?
Eğer hammaddemizdeki bu özelliği taşımaya gayret edersek,
Değerleri olan, çizgileri belli bir kişiliğe mi sahip oluruz?
Biz insanoğlu olarak,
evrensel insani değerlerin hangisini taşıyoruz, değerli hocam?
AKP'nin "Kıbrıslı Türk" üzerinde koordine etmeye çalıştığı "Müslüman-Türk",
mutabakat aramak mı, yoksa rayından çıkarmaya çalışmak mı?
Zira "dünya"da yaşıyoruz değerli hocam...
Ön plana çıkarmamız gereken nedir?
İçeride bir düşman yaratıp, "Kıbrıslıyım" diyenlere karşı bu düşmanlığın artmasına çanak tutmak mıdır?
Bu kitleleri Barış yanlısı kitleler karşısında mobilize etmek midir?
Özcesi,
Akılcılık nedir değerli Hoca'm?"
***********************************
AKILCILIK
Akılcılığı "Müslüman-Türk" insan tipi üzerinden okumak, doğru bir stratejik yaklaşım değildir bence...
Bana göre akılcılığın temelinde,
bütünlük ve denge yatar.
Dolayısıyla akılcılık,
parçaların bir bütünlük içinde koordinasyonunu sağlamak demektir!
Odaklanılması gereken "süreklilik" budur...
"Ötekileştirme",
yabancı düşmanlığı ile örülü bu siyasi iklim,
artık sürdürülebilir değildir!
Öfkemiz de akılcıl olmak zorundadır değerli dost...
Bu atmosferden çıkışın,
bütünlük ve dengenin bir anahtarı vardır,
O da şudur:
Birlikte yaşadığımız,
çevremizdeki insanlarla aramızdaki farklılıkları değil,
benzerlikleri ön plana çıkarmamız,
bu yolla farklılıklara da hoşgörülü olmamız gerekiyor!
Ve yapılagelmiş olduğu gibi,
İç ve dış siyasetin,
dinsel ve kültüralist bir dil üzerine
kurulmaması gerekiyor...
.............................................................
İNSANLARIN KURBAN EDİLMEDİĞİ,
SAVAŞSIZ, SÖMÜRÜSÜZ BİR DÜNYADA NİCE BAYRAMLAR DİLERİM
Tüm İslâm âleminin ve büyük bir çoğunluğu Müslüman olan toplumumuzun bayramını kutlar; bayramın tüm insanlar ve tüm toplumlar arasındaki kardeşlik, dostluk, sevgi, dayanışma ve barış duygularını pekiştirmesine ve geliştirmesine vesile olmasını,
ve insanların her ne sebeple olursa olsun kurban edilmeyeceği ve kan akıtılmayacağı, savaşsız, sömürüsüz, insanca, eşitlikçi ve adil yeni bir dünya düzeni temenni ederim...