Cumhurbaşkanlığı seçiminde ikinci tura kalan Bağımsız aday Mustafa Akıncı, Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler’in (CTP-BG) pek çok idealin paylaşıldığını bir parti, dolayısıyla en çok destek beklenen camia olduğunu söyledi.

Akıncı, Cumhurbaşkanlığı seçimleri için destek toplama amacıyla bugün Başbakan ve CTP-BG Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu ve Parti Genel Sekreteri Kutlay Erk ile 40 dakikalık bir görüşme yaptı.

CTP-BG Genel Merkezi’nde yer alan görüşme sonrasında düzenlediği basın toplantısında Akıncı, Cumhurbaşkanlığı adaylarından Kudret Özersay ile de yarın, Özersay’ın düzenleyeceği basın toplantısının ardından görüşme olasılığı olduğunu ifade etti.

CTP-BG Cumhurbaşkanı adayı Sibel Siber ile telefonda görüştüğünü kaydeden Akıncı, Siber’in de bugünkü görüşmede yer almasını beklediğini dile getirdi.

2015 Cumhurbaşkanlığı seçimlerini bir eğitim sürecine benzeten Akıncı, “Herkesin birbirinden öğrendikleri oldu. Her aday bu yarışa bir değer kattı ve bu değerler bir seçimlik değildir, bunlar toplumun artılarıdır” dedi.

CTP-BG’den cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turunda destek beklediğini de dile getiren Akıncı, “Aynı ideali paylaştığımız, geçmişte birçok kere aynı yolu yürüdüğümüz arkadaşların camiasında bulunuyoruz” dedi.

“ÖZGÜR VE TALAT’LA PEK ÇOK İDEAL PAYLAŞILDI”

Konuşmasında CTP-BG Başkanlarından Merhum Özker Özgür ve Genel Sekreterlerinden Naci Talat’la pek çok idealin paylaşıldığını da kaydeden Akıncı, “Özgür hocadan rahmetli Naci Talat’a kadar, birçok ideali paylaştığımız, ortak mücadelelere imza atığımız insanların camiasıdır burası... Dolayısıyla önümüzdeki pazar günü yapılacak seçimlerde en çok destek alabileceğimizi ümit ettiğimiz camia burasıdır. Bu desteğin gerçekleşeceğine yürekten inanıyorum” dedi.

“HÜKÜMETLERLE İŞBİRLİĞİ VE EŞGÜDÜM HALİNDE ÇALIŞAN BİR CUMHURBAŞKANI”

Adada çözüm; demokratikleşme ve sivilleşme adımları; iç konulara duyarlı bir cumhurbaşkanı seçilmesinin CTP-BG’nin de arzusu olduğunu ifade eden Akıncı, “Seçimi kazanmam halinde, hükümetlerin yerine geçmeye çalışan bir cumhurbaşkanlığı modeli yerine, hükümetlerle işbirliği ve eşgüdüm halinde çalışmayı arzu eden bir Cumhurbaşkanı olacağımın mesajını da kendilerine verdim” dedi.

“BEKLENTİNİN BOŞA ÇIKMAYACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM”

Görüşmeden memnun ayrılıp ayrılmadığı sorusu üzerine Akıncı, bu akşam CTP-BG’nin konuyla ilgili yapacağı toplantıya atıfta bulunarak “Çok memnun olarak ayrılıyorum. Karar üretilmeden bir şey söylemem yanlış olabilir ama olumlu bir karar, bir destek kararı doğal olandır, beklenendir. Beklentinin boşa çıkmayacağını düşünüyorum” dedi.

“ÖZERSAY’IN KARARINA SAYGI DUYUYORUM ANCAK…”

Kudret Özersay’ın seçimin ikinci turunda oy verenleri yönlendirmeyeceği yönündeki açıklamalarıyla ilgili olarak ise Akıncı, “Bunun yanlış olduğunu öteden beri seslendiriyorum” dedi.

Özersay’ın kararına saygı duyduğunu ancak kararına rağmen kendisiyle bir görüşmek istediğini belirten Akıncı, Özersay’ın seçimlere çok çok ciddi bir katkı, bir değer ürettiğini, katkılarını geleceğe taşımanın önemli olduğunu söyledi.

Özersay’ın düşüncelerinden seçimlerin ikinci turu öncesi de, seçimi kazanması durumunda da yararlanmak istediğini dile getiren Akıncı, seçimleri kazanması halinde Özersay’ın müzakere heyetinde yer alıp almayacağı sorusuna da “Öyle bir şey söylemedim, bu daha sonranın konusu. Ama Özersay’ın daha önce yapılmış bir açıklaması vardır. Bundan sonra müzakereci olmam diye…” dedi.

Akıncı, “Müzakere süreçlerinde de elbette toplumdaki tüm değerlerden azami katkıyı alma çabası içerisinde olacağım” dedi.

“SİYASET KURUMU EROZYONA UĞRADI”

Seçimlerde oy verme oranının yüzde 62’lerde olmasını da değerlendiren Akıncı, bir kısım seçmenin “tepki göstererek”, siyasete olan güvenin azalmasından dolayı, bir kesim seçmenin de partilerin gösterdiği adayları benimsememesinden dolayı da sandığa gitmemiş olabileceğini ifade etti.

“Siyasete olan güvenin ne yazık ki erozyona uğradığını hep seslendirdik” diyen Akıncı, siyasetin ancak yine siyasetçiler tarafından güvenilir bir kurum haline getirilebileceğini kaydetti.

“HESAP VEREBİLİR BİR YÖNETİM”

Akıncı, “En tepeden başlayarak, bu yaranın sarılması için temiz, şeffaf, adil ve hesap verebilir bir yönetim anlayışını bu ülkeye hakim kılmamız lazım. Seçildiğim takdirde bunun en iyi örneklerinden biri olmak için var gücümle çalışacağım” dedi.

Akıncı, seçimlerde tepki olsun diye oy vermediklerini ancak ikinci turda kendisine oy vereceğini söyleyen çok sayıda kişiden mesaj aldığını ifade etti.

“ÇÖZÜM UMUDU AZALDI AMA İSTEK DEVAM EDİYOR”

Seçimlerde oy kullanım oranının düşük olmasının Kıbrıs sorununa çözüm bulunması yönünde ümitsizlikle bağdaştırılmasını da yorumlayan Akıncı, bir çözüme olan inancın azaldığını gösteren araştırma sonuçlarının her iki tarafta da bulunduğunu ancak çözüme olan istekliliğin devam ettiğini, çözüme olan inancı her iki tarafta da artırmanın görevlerinin bir parçası olduğunu kaydetti.

ÇÖZÜM.. “YENİ BİR DÖNEME ADIM ATABİLİRİZ”

Bulunacak bir çözümle ilgili olarak ise Akıncı, “Geçmiş kuşakların yaşadıklarını gelecekteki kuşakların yaşamaması için, iki tarafın da kabul edebileceği, meşru hak ve çıkarlarının korunacağı, Türk halkının güven, huzur içerisinde, siyaseten eşit bir yapıda yaşayabileceği yeni bir dönemi başlatmamız lazımdır. Gerek iç konular, gerekse Kıbrıs sorunun çözümü bakımından yeni bir döneme adım atabiliriz” dedi.

(TAK)