İkinci turda sandıktan Mustafa Akıncı çıkmalı.
Çünkü...
1.) Kıbrıs Türk toplumunun çözümü zorlaması gereklidir ve ‘federasyon’ kelimesini kullanmayı dahi tercih etmeyen şimdiki Cumhurbaşkanı ile bunun mümkünatı yoktur.
2.) Seçim sonrası müzakere masasının yeniden kurulacak. O masada ‘federal çözüm’e inanan bir ismin oturması, 5 yılda yitirilen imajın yeniden kazanılması için elzemdir.
3.) Kıbrıslı Türklerin Türkiye ile ilişkilerinde karşılıklı saygı temelinde bir ilişkiyi kurma potansiyeli olan bir Başkan hepimize lazımdır.
4.) Cumhurbaşkanlığı makamının ‘parti yönetme’, ‘partilerin içişleriyle uğraşma’, ‘adam yeme’ gibi işlerle uğraşmayan bir Cumhurbaşkanı’na devredilmesi elzemdir, kaçınılmazdır, başta iç işlerine müdahale edilen partiler olmak üzere herkesin hayırınadır.
5.) 5 yıllık görevi süresince ‘sahte imza’, ‘İrsen Küçük’ü yeme’, ‘bankadaki paralar’ dahil birçok enteresan olayda bağlantı kurulan Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın bu tür dedikodulardan kurtarılması şarttır.
6.) Kendi partisinden gelen dahil, Dışişleri Bakanları’nı bile müzakere sürecinden uzak tutan, ‘tekelci’ yaklaşımla ‘çözümsüzlük çözümdür’ anlayışına hizmet eden anlayış Silihtar’dan uzaklaştırılmalı, Sarayönü’ne geri yollanmalıdır.
7.) Toplumun farklı kesimlerini kucaklamak ve tümüne eşit mesafede durmak yerine, Anayasa kurallarının hilafına davranmayı huy edinen Cumhurbaşkanı modeli reddedilmelidir.
8.) İlk turu oldukça olgun geçen seçimi ikinci turunda ‘bayrak’ ve ‘hainler’ edebiyatına sarılarak, toplumsal kutuplaşmadan medet uman anlayış, tarihe havale edilmelidir.
9.) 1974’ten beridir Güney’e bir defa bile geçmeyen değil, Güney’le ilişkileri iyi ve yabancı dili de olan bir lider Saray’da herkesin yararınadır.
10.) 2002’den bu yana ‘bir adım ileride’ durduğunu söyleyen Ankara’yı da yanında tutarak, çözüme dönük proaktif siyaset uygulama beceri, dirayet ve birikime sahip bir Cumhurbaşkanı, Kıbrıs’ta çözümü zorlayabilecektir.
11.) AB dahil dış dünya ile ilişkilerin geliştirilmesi konusunda mevcut hükümet ve özelikle Dışişleri Bakanlığı’nın uyumu ve koordinasyonu bakımından ‘dünya vizyonu’na sahip bir Başkan gereklidir.
12.) Polis Müdürlüğü, kamuda kadro açılması gibi kritik konularda ‘icradan sorumlu’ hükümet ile karşılıklı saygı ve hukukun üstünlüğü çerçevesinde gerekli adımları atacak bir Cumhurbaşkanı, ülkede tıkanan birçok mekanizmanın önünü açabilecektir.
13.) ‘Bir çakıl taşı bile vermem’ siyasetinden vazgeçmeyen, ancak ‘konjonktürel’ nedenlerle ‘bir anlaşma’dan söz etmek zorunda kalan, ancak KTFF-KOP süreci gibi durumlarda aslına rücu eden ve bu haliyle Kıbrıslı Türkleri dünyada ‘uzlaşmaz’ gösteren bir toplum lideri değil, tam tersi bir liderin o makamda olması kritiktir.
**
26 Nisan’da sandıktan Akıncı çıkmalıdır.
Bunun için daha birçok neden vardır.
Seçmenin çoğunluğu da bunun farkındadır, gereğini de yapacaktır.