Nüfusu konusunun çok önemli olduğunu ve bu konuda polemik yapılmasını arzu etmediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı sordu: “220 bin mi doğru 350 bin mi?”

İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, güncel yurttaş rakamını 252 bin 497 olarak açıklamıştı. Kıbrıslı Türk lider Mustafa Akıncı'ya 2016'daki müzakereler öncesinde bu rakam 220 bin olarak verilmişti.

İçişleri Bakanı Baybars, yurttaşlar dışında, güncel nüfus verilerini de 374 bin 299 olarak ilan etmişti.

Cumhurbaşkanlığı'nda organize edilen bir canlı yayında konuşan Akıncı'nın “yurttaşlık" verileri olarak "220 bin ile 252 bin" rakamları yerine, “220 bin mi doğru 350 bin mi?” yönündeki sorgulaması dikkat çekti. 

Üç, üç buçuk yıl önce müzakerelere de konu olmuş nüfus konusu ile ilgili o dönemin İçişleri Bakanı’ndan rakam istediğini ve kendisine 220 bin rakamının verildiğini anımsatan Akıncı, dün İçişleri Bakanı’nın "350 bin rakamı"nı açıkladığını iddia etti ve farkı sorguladı.

Akıncı’nın sözlerinden şu satır başları öne çıktı:

 “Hükümeti ve bir bakanlığı hedef yapmak için sözlenmiş sözler de değildir benim ağzımdan çıkan sözler.

Gerek Hükümetler, gerekse de bakanlarla yaptığım toplantılarda yaptığım gibi halka da paylaşmam gerektiği kanaatindeyim. Bu konudaki bilinmezliği aşmak için neler yapılmalı, anımsatmak zorundayım.

Nüfus konusu müzakerelerde de başlıklardan biriydi, İçişleri bakanlığı bize verileri verdi, masada da paylaştık.

KKTC Kimliği taşıyan, yurttaş sayısı 220 bin idi. 190 bini yurt içinde, 30 binin de yurt dışında olduğu bize iletilmişti. 3 -3 buçuk yıl önce. Bugün içişleri bakanlığı 350 bin diyor, dün mecliste 252 bin dendi, sadece yurt içindekiler için. 350 bin rakamı toplamı olarak verildi.

Eğer bu rakam doğru ile 100 bin civarında yurt dışında yaşayan KKTC yurttaşı var. Önce bu konuda sorgulama yapmak lazım. 3 yıl önce 30 bin olan bu rakam şimdi gerçekten 100 bine mi ulaştı. 220 olan rakam şimdi 350 bin olduysa bu fark nasıl çıktı.

130 bin vatandaş yapılmasıysa hangisiydi doğru? 220 bin mi, 350 bin mi doğru?

Yurt içinde izinli bulunan kişilerin ilavesi ile rakamın 374 bin dendi maliye bakanı 800 bin dedi… 400 binden fazla fark var. 400 binden fazla izinsiz yaşayan mı var burada.

Bütün bu olan bitenden halkımız rahatsız.

Ben halkımın hislerine tercüman olduğumu hissediyorum, toplumumuz bu gidişten rahatsızdır.

Geçen gün bir cinayet işlendi, değerli bir kardeşimizi sokak ortasında katlettiler. Bir kısım zanlı halen aranıyor.

Herhangi bir köy kahvehanesine bile gidiyorsunuz orada artık Türkiye’den gelmiş de değil, üçüncü ülkeden gelmiş insanlar hizmet ediyor. Bunu ırkçılık olarak algılamayım ama bu toplumun burada kim nasıl, ne kadar insan yaşıyor bilmesi lazım”.

 

Cumhurbaşkanı Akıncı:

"Doğru verilere sağlıklı şekilde sahip olmak için, nüfus sayımı yapılması gereklidir"

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, nüfus ve vatandaş sayısı konusunda yaşanan belirsizlikten ve gidişattan toplumun rahatsız olduğunu belirterek, “Geçen yıl bütçede yer almasına karşın, ekonomik kriz nedeniyle yapamadığımız nüfus sayımını mutlaka yapmalıyız” dedi.

Cumhurbaşkanı Akıncı, “Ciddi, güvenilir bir nüfus sayımını toplumsal beraberlik içinde yapmalıyız. Doğru verilere sağlıklı bir şekilde sahip olmalıyız” dedi.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, nüfus konusunda yapılan tartışmaları değerlendirdiği basın toplantısında, ülkedeki nüfus konusunun en hayati konuların başında geldiğini vurguladı.

“ÜLKEMDE KAOS GÖRMEK İSTEMEM”

Bir ülkedeki nüfus sayısı yanında, o ülkedeki nüfusun hayat kalitesinin önemli olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Akıncı, “Çoğalalım da nasıl isterse çoğalalım” demenin sonucunun kaos olacağını belirterek, “Ben, ülkemde kaos görmek istemem. Cumhurbaşkanı olduğum ülkenin sağlıklı eğitimi, kaliteli sağlık hizmetleri olsun, trafiği düzenli olsun. İnsanlarının karnı doysun, iyi, mutlu huzurlu bir hayat sürsünler. Benim istediğim budur. Bu ortak hedef olmalıdır, bunun için de yapılması gerekenler bellidir” dedi.

14 Mart Tıp Bayramı etkinliğinde, söz alan hekim kuruluşlarının başkanlarının tümüyle nüfus konusuna değinerek, “nüfusu belli olmayan bir ülkenin sağlıklı sağlık politikalarının da olamayacağını” ifade ettiğini ve söz sırası kendisine geldiğinde, konuyla ilgili düşüncelerini kısaca paylaştığını anımsatan Cumhurbaşkanı Akıncı, bu konunun toplum açısında çok önemli olduğunu, bunun bir polemik konusu yapılmasını hiç arzu etmediğini kaydetti.

"TOPLUMUMLA PAYLAŞMAM BİR GEREKLİLİKTİ"

Cumhurbaşkanı Akıncı, “Benim ağzımdan çıkanlar, herhangi bir hükümeti ya da hükümetin içinden herhangi bir bakanlığı hedef yapmak için söylenmiş hususlar, sözler de değildir. Ancak bu konudaki toplumun hassasiyetini, gerek gelmiş geçmiş hükümetlerle yaptığım toplantılarda, gerek ilgili bakanlıklarla yaptığım görüşmelerde paylaştığım gibi, toplumumla paylaşmanın da bir gereklilik olduğu kanaatindeyim” diye konuştu.

Nüfus konusundaki belirsizlikleri ortadan kaldırarak halkı rahatlatmak için yapılması gerekenlerle ilgili görüşlerini açıklayan Cumhurbaşkanı Akıncı, şöyle devam etti:

“Önce bir anımsatma yapmak durumundayım, 2015-2016 yıllarında nüfus ve vatandaşlık konusu müzakerelerde de yer alan başlıklardan biriydi. O nedenle İçişleri Bakanlığı bu konudaki ilgili bakanlık olarak bize resmi verileri verdi. Biz o verileri müzakere masasında paylaştık. Verilen rakamlar; o günlerde basında da konu olmuştu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kimliği taşıyan yani yurttaşlarımızın sayısı, köken farkı, yurt içi-yurt dışı farkı gözetmeksizin, 220 bin idi. Bunun 190 bini yurt içinde 30 binin de yurt dışında olduğu bize iletilmişti. Bu, 3-3.5 yıl önceki rakam. Bugünlerde rakamların ne olduğuna bir baktığımızda, yine aynı İçişleri Bakanlığı, o zaman bakan kimdi, şimdi kimdir bunlardan tamamen bağımsız olarak söylüyorum, benim için önemli olan kurumun kendisidir, İçişleri Bakanlığı 3-3.5 yıl önce bana bir rakam verdi; bu ülkenin Cumhurbaşkanı’na KKTC vatandaş sayısı toplam 220 bin dedi. Şimdi İçişleri Bakanlığı 350 bin diyor. Dün Meclis’te 252 bin dendi ama dikkatinizi çekerim, sadece yurt içindekilerin rakamıdır 252 bin. 350 bin rakamı toplamı için, yani tüm KKTC kimliği taşıyanların toplamı olarak verildi.”

"130 BİN FARK NASIL OLUŞTU?"

Cumhurbaşkanı Akıncı, eğer bu rakam doğru ise 100 bin civarında KKTC yurttaşının yurt dışında yaşadığına işaret ederek, önce bu konuda bir sorgulama yapmak gerektiğini söyledi.

"Üç yıl önce 30 bin olan yurt dışında yaşayan KKTC vatandaşı sayısı, şimdi gerçekten 100 bine mi ulaştı?” diye soran Cumhurbaşkanı Akıncı, “220 bin olan rakam şimdi 350 bin olduysa, 130 bin fark nasıl oluştu? Son hükümetlerin 130 bin vatandaş yapmadığı söyleniyor, anlatılıyor, veriler de onu gösteriyor. Benim sorguladığım 130 bin vatandaş yapıldı iddiası değildir, ancak aynı bakanlığın verdiği rakamlardan hangisi doğru? Benim sorguladığım odur. 220 bin mi 350 bin mi yanlış, hangisi doğru, hangisi yanlış?” diye sordu.

"400 BİNDEN FAZLA İZİNSİZ YAŞAYAN MI VAR?"

Yurt içinde yurttaş olmayanların, yani izinli olarak bulunanların da ilavesi ile rakamın 374 bin olduğunun söylendiğini, Maliye Bakanı’nın ise 800 bin rakamından söz ettiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bu iki rakam arasında da 400 binden fazla fark var. Yani, 374 bin, 800 bin. Yani burada 400 binden fazla izinsiz yaşayan mı var?” diye sordu.

Tüm bu olup bitenden, ortadaki belirsizlikten toplumun rahatsız olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Akıncı, toplumunun bu gidişten rahatsız olduğunu, kendisinin halkın hislerine tercümen olduğunu hissettiğini söyledi.

"BİRLİKTE ÇIKIŞ YOLU BULMALIYIZ"

Gökhan Naim cinayetine değinerek, “Değerli bir kardeşimizi sokak ortasında katlettiler. Bir kısım zanlı hala aranıyor. Bunların, üçüncü ülke yurttaşı olduklarını anlıyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, herhangi bir hizmet sektörü veya bir köy kahvehanesinde bile üçüncü ülkelerden gelmiş insanların hizmet verdiğine işaret etti.

"EKONOMİK KRİZ NEDENİYLE GEÇEN YIL YAPILMAYAN NÜFUS SAYIMINI MUTLAKA YAPMALIYIZ"

Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bu nüfusun sayısı nedir, yapısı nedir, kim nerede ne yapıyor bu toplumun bilme hakkı vardır. Benim üzerinde durduğum, altını çizdiğim budur. 14 Mart Tıp Bayramı konuşmamda da söyledim, burada tekrar ediyorum. Yapılması gereken bellidir ve bunu bir toplumsal beraberlik içinde yapmalıyız, bir konsensüsle yapmalıyız. Birlikte çıkış yolu bulmalıyız. Nedir bu yol? Bir yıl önce bütçede vardı. Ancak bütçede yer almasına karşın ekonomik kriz nedeniyle yapamadığımız nüfus sayımımı mutlaka yapmalıyız. Ciddi, güvenilir bir nüfus sayımı. Nedir gerçekten sayımız? Vatandaş sayımız nedir? Vatandaş olmayanların sayısı nedir? İzinli olan nedir, izinsiz olanlar nedir? Bütün bu verileri doğru ve sağlıklı bir şekilde sahip olmalıyız” dedi.

"BİR ÜLKENİN VATANDAŞLIĞI DA BU KADAR KOLAY OLMAMALI"

Nüfus sayımıyla beraber veya ardından çağdaş bir vatandaşlık yasasının hazırlanması gerekliliğini de dile getiren Cumhurbaşkanı Akıncı, “Kimi nasıl vatandaş yapacakları toplumların, devletlerin kendi iradesindendir. Yıllarını buraya vermiş insanları yapmayalım demiyorum, böyle bir iddiam, çağrım da yoktur, ancak bir ülkenin vatandaşlığı bu kadar da kolay olmamalı. Her ülke her toplum kendini gözetir, gereken değerlendirmeleri yapar, ona göre bir nüfus ve vatandaşlık politikası belirler” diye konuştu.

"O NÜFUSA YAŞATTIĞINIZ HAYATIN KALİTESİ ÖNEMLİDİR"

“Benim kanaatime göre, bir ülkedeki nüfus sayısından çok, o nüfusa yaşattığınız hayatın kalitesi önemlidir” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, şöyle devam etti:

“Çocuklara eğitimi doğru dürüst verebiliyor musunuz? O ülkede yaşattığınız insanlara sağlığı yeterli koşullarda verebiliyor musunuz? Trafiğiniz düzenli mi? Diğer servisleriniz bu yükü doğru dürüst çekebiliyor mu? Bütün mesele budur. Yoksa, çoğalalım da nasıl isterse çoğalalım demenin sonucu kaostur, başka bir şey değil. Ben, ülkemde kaos görmek istemem. Cumhurbaşkanı olduğum ülkenin sağlıklı eğitimi, kaliteli sağlık hizmetleri olsun, trafiği düzenli. Burada yaşayan insanların karnı doysun ve iyi, mutlu huzurlu bir hayat sürsünler. Benim istediğim budur. Sanıyorum bu ortak hedef olmalıdır, bunun için de yapılması gerekenler bellidir. Bunların altını çizmeye çalıştım. Umarım burada yaptığım bu çağrı doğru algılanır ve bu polemik unsuru olmaktan öte, çünkü böyle bir niyetim yok, bir toplumsal sorun olarak değerlendirilir, çıkış yollarını hep birlikte buluruz.”