ALAGUDURU İŞLER DEVLETİ
Sağolsun hükümetimiz memleketi iki yöntemle idare ediyor.
Birincisi –malum- ‘Ankara’dan abim aradı’ modeli, ‘evet efendim, sepet efendim’ türü…
Misal: Suudi saati…
Sorgusuz, sualsiz, araştırmasız…
Ne gelirse ‘ana’dan, başımız üstüne!
Görevimiz ‘yavru’luk yani…
İkinci yöntem ise ‘hükm-i karakuşi…’
‘Ayak üstü’ kararlar almak yani…
Alaguduru!
Misal: Çok. Bir sürü…
***
Mesela ‘plaka’ meselesi böyle bir karar.
Belli ki Kemal Dürüst bir gece su içmek için uyandı, o an aklına bir ‘fikir’ geldi.
Sabah kalktığında unutmasın diye cep telefonuna not yazdı: ‘Plakaları değiştirelim.’
Kılıfı da hazır: AB’ye uyum…
Tanımayan da ‘Vay ne kadar da AB yanlısı bir bakan’ diyecek!
Hem, trafikte her şeyimiz AB’ye uyumlu ya…
Yollar tamam. Çizgiler tamam. Sinyalizasyon sistemi tamam. Rejüjler tamam. Çemberler tamam. Otobanlar tamam. Levhalar tamam.
Bir plakalarımız uyumsuzdu. Onu da hallediyoruz. Hepsi tamam artık!
‘AB’ye uyum’ adı altında vatandaşın cebinden para almalarını geçtim, konuyu doğru düzgün biçimde halka anlatmayı becerseler, ona da amin diyecektim.
‘Bütün plakalar değişecek, değişmeyenlere bu aydan itibaren ceza yazılacak’ zannedenlerin sayısı, ‘sadece yeni kayıt araçların plakalarının değişeceğini’ bilenlerden az değil.
Alaguduru işin halkla ilişkileri de bu kadar olur demek!
Keyif Bakan Dürüst’ün değil mi?
***
Bir başka örnek de elektrik faturaları…
Meğer KIBTEK yönetimi geçen aydan itibaren fatura dağıtımını durdurmuş.
Bir kısım aboneye zaten e mail ya da SMS ile fatura yollanıyordu ama başta işyerleri olmak üzere birçok özel ya da tüzel kişi hala hesabını ‘kağıt fatura’ ile tutuyordu.
Ama müdür bey öyle karar vermiş, geçen ay itibarıyla fatura dağıtımını durdurmuş.
Ne bir açıklama, ne bir duyuru!..
“Ey ahali, artık fatura dağıtmayacağız. Borcunuzu öğrenmek isterseniz şu yöntemi kullanın” diye uyarmak yok mu?
Kağıt israfını önleyelim, ağaçları koruyalım tabii de, önce insanları bilgi sahibi kılsaydık da bu ‘yeni sistem’e geçseydik olmaz mıydı?
Bırakın ki e mail ve cep telefonu kullanmayan, yaşlı insanlar o ‘modern’ yöntemlerle borcunu öğrenme imkanına sahip olmayacak, en ileri teknoloji kullanan insanlar ve şirketler de ‘tırnaklarını koklanmadıkları’ ve KIBTEK’in hükmi karakuşi kararından bihaber oldukları için ‘pat’ diye elektriklerinin kesilmesine ve/veya gecikmeye girmekten kurtulamayacaklar.
Keyif KIBTEK yönetiminin değil mi?
***
Memleketin alaguduru idare edildiğinin daha pek çok örneği var ama ben de ani bir karar aldım ve yazıyı burada kestim.
Keyif benim değil mi?