Altınbaşlara tutuksuz yargılama: “Çekimizi almak istedik, bizi dolandırmaya çalıştılar”
İş insanları Vakkas Altınbaş, Mehmet Altınbaş’la birlikte 5 kişinin tutuklandığı ‘Resmi evrak sahteleme’ soruşturması kısmen tamamlandı
ALTINBAŞ MAHKEMEDEN SONRA KONUŞTU… Hakkındaki iddiaların iftira olduğunu savunan Altınbaş, “Çekimizi almak istedik, bizi dolandırmaya çalıştılar. Kıbrıs Türk halkının bana güvendiğine eminim” dedi.
Devrim DEMİR
Girne’de 2016-2017 yıllarında arasında meydana gelen ve Kasım ayında patlak veren ‘Resmi evrak sahteleme’ soruşturması kısmen tamamlandı, olayla bağlantılı tutuklanan Vakkas Altınbaş, Mehmet Altınbaş, R.U, K.Y ve A.B teminata bağlandı. Aralarında Altınbaşlar’ın da bulunduğu zanlıların yurt dışına çıkışı engellendi, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Polis, zanlıların soruşturmayı etkileyecek kısmın tamamlandığına dikkati çekerken, avukatlar müvekkillerine yurt dışı yasağı konulmamasını talep etti. Mahkeme, kararında bir önceki duruşmada iki zanlı için verdiği teminat kararını anımsatarak zanlılara yurt dışı yasağı koydu.
‘Altınbaş için azmettiren kişi iddiası’
Yargıç Meltem Dündar, zanlı Vakkas Altınbaş’ın evrak sahteleme suçunda azmettiren, menfaat sağlayan kişi olduğu iddia edildiğini belirterek, zanlıların teminat kararında farklı karar ürettiğini söyledi.
Dündar, zanlı Vakkas Altınbaş ve A.B.’nin davaları görüşülünceye kadar yurt dışına çıkışını yasaklayarak KKTC vatandaşı 2’şer kefilin imza edeceği 400’er bin TL’lik kefalet senedi imza etmesine emir verdi.
Dündar, aynı davada yargılanan zanlılar Mehmet Altınbaş, R.U ve K.Y’nin davaları görüşülünceye kadar yurt dışına çıkışını yasaklayarak KKTC vatandaşı 2’şer kefilin imza edeceği 200’er bin TL’lik kefalet senedi imza etmesi koşulu ile serbest bırakılmasına karar verdi.
A.B’nin benzer suçtan davası askıda
Polis memuru Yalgı Döşenci, zanlıların 2016-2017 yılları arasında Girne’de meydana gelen ‘Resmi evrak sahteleme’, ‘Resmi evrakı tedavüle sürme’ ve ‘Sahte davranışla kayıt temini’ suçlamalarından tutuklandıklarını anlattı.
Döşenci, zanlıların mahkeme emri ile toplamda 5 gün tutuklu kaldıklarını bu sürede 15 kişinin soruşturulduğunu söyledi.
Zanlı R.U’nun bilgisayarının incelenmek üzere Türkiye’ye gönderildiğini ve henüz cevap gelmediğini ifade eden Yalgı Döşenci, soruşturmanın zanlıların etki edeceği kısmın tamamlandığını belirtti.
Zanlılardan A.B’nin benzer suçlardan 2016 yılında yargılanarak para cezasına çarptırıldığını kaydeden Döşenci, zanlının ‘Sahte evrak düzenleme’ suçundan bir davasının daha beklemede olduğuna dikkati çekti.
Soruşturmayı yürüten polis memuru Yalgı Döşenci, zanlıların etki edebileceği kısmın tamamlandığını belirterek 5 zanlının da mahkemenin uygun göreceği bir teminata bağlanmasını talep etti.
Avukat: “Altınbaşların uluslararası düzeyde namı var”
Polisin teminat talebi üzerine söz hakkı alan avukat Tahir Seroydaş, zanlılar Vakkas Altınbaş ve Mehmet Altınbaş’ın uluslararası düzeyde namı olan işverenler olduğuna işaret ederken işleri gereği sürekli yurt dışı bağlantıları olduğuna da dikkati çekti.
Seroydaş, teminat duruşmasında zanlılara yurt dışı yasağı konulmamasını talep etti.
Mahkeme, kararında bir önceki duruşmada iki zanlı için verdiği teminat kararını anımsatarak zanlılara yurt dışı yasağı koydu.
Vakkas Altınbaş, mahkeme sonrası açıklama yaptı:
“Çekimizi alalım derken dolandırılıyorduk, her şey iftira”
Vakkas Altınbaş, teminat ile serbest bırakılmasının ardından basın açıklaması yaptı. Hakkındaki iddiaların iftira olduğunu savunan Altınbaş, “Çekimizi almak istedik, bizi dolandırmaya çalıştılar. Kıbrıs Türk halkının bana güvendiğine eminim” dedi.
Altınbaş şu şekilde konuştu:
“Biliyorsunuz 4 günden beri çok basit bir olay için, iftira olan bir şeyden gözaltına alınıp serbest bırakıldık. Halkın bu olaya inanmadığından eminim. Biz kendi paramızın peşinden giderken, dolandırıcılığa maruz kaldık. İki seneden beri takip edilen bir konu sanki yeni gibi gündeme getirildi. Tamamen düzmece ve yanlış. Bizim bu olayda olmamız mümkün değil. Çekimizi alamadık, kurtaralım derken bunlar yaşandı. Biz paramızı kurtarmak istiyoruz dedik. Bizim gözaltına alınmamız bir para operasyonu. Kıbrıs Türk halkı beni biliyor, bir gün suça karışmadım temiz yaşadım. Artık malı verseler de istemiyorum. Lanetli, uğursuz bir mal. Ne yaparlarsa yapsınlar. İtibarımın bozulmadığına inanıyorum. Onlar zannetti ki böyle bir şey yaparlarsa para kopartırlar, dolandırılıyorduk… Herkese teşekkürler, yatırımlara devam edeceğiz”
Neler yaşanmıştı?
Girne’de Hüseyin Cahit (Lido) adına “sahte satış sözleşmesi” yapıldığı şikâyetiyle 16 aydır sürdürülen soruşturmada 7 kişi hakkında tutukluluk kararı verildi.
Duruşmaya 1 milyon sterlinlik itiraf damgasını vurdu.
Polis, A.B adlı zanlıya, Hüseyin Cahit’in vekili olarak sahte sözleşme hazırlaması karşılığında iş insanı zanlı Vakkas Altınbaş tarafından 1 Milyon Sterlin teklif edildiğini açıkladı.
Mahkemede, zanlı A.B.’nin Vakkas Altınbaş’dan 1 Milyon sterlini aldığı ve Hüseyin Cahit’in imzasını taklit ederek sahte sözleşme hazırladığı konuşuldu.
Dava konusu olayda 7 kişi tutuklanırken, M.O., ve M.A., bir önceki duruşmada ileride yargılanmak üzere teminata bağlanarak serbest kaldı.
Aralarında avukat ve iş insanlarının da olduğu 5 kişi aleyhindeki soruşturma ise kısmen tamamlandı.