“Amacımız, adamızın yaralarını sarmak”
Lisi Belediyesi, “kayıplar” konusundaki çalışmaları nedeniyle araştırmacı gazeteci Sevgül Uludağ’ı onore etti… Gecede son 18 yıllık “kayıplar”la ilgili çalışmalarını fotoğraflarla anlatan Uludağ, herkesin bildiklerini paylaşmasını istedi…
Kıbrıs’ın güneyinde Lisi Belediyesi, “kayıplar” konusundaki çalışmaları nedeniyle önceki akşam Larnaka’da Ayios Yeorgios Lisesi Tiyatro Salonu’nda düzenlediği bir etkinlikle gazetemiz YENİDÜZEN’den araştırmacı gazeteci Sevgül Uludağ’ı onore etti.
Saat 19.30’da başlayan etkinlikte, son 18 yıllık “kayıplar” ve “toplu mezarlar”la ilgili çalışmalarını fotoğraflarla anlatan Uludağ, Muratağa-Atlılar-Sandallar, Palekitre, Dohni, Galatya, Aşşa, Sinde-Vadili gibi katliamlar yaşanmış bölgelerden örnekler verdi, katılımcılara çağrıda bulunarak herkesin bildiklerini paylaşmasını istedi.
Uludağ fotoğraflarla bir power point sunuşu yaparak, Kıbrıslı okurlarının gönüllü ve insani yardımlarıyla “kayıplar”ın gömü yerlerini nasıl bulduklarını, buralarında kazı yapılabilmesi için zaman zaman mücadele etmeleri gerektiğini, kimi yerlerin kazılmasının çok uzun bir süre aldığını, bazı aynı gömü yerlerini ise farklı şahitlerle birkaç kez göstermek durumunda kaldıklarını anlattı.
Uludağ, Kayıplar Komitesi’nin çalışmalarının bu konuda yaşanmış olan yavaşlıkların çeşitli nedenleri olduğunu, Kayıplar Komitesi’nin önünde çeşitli engeller bulunduğunu, bu engellerin bir kısmının dıştan gelen engeller, bir kısmının ise içten kaynaklanan engeller olduğuna dikkati çekerek örnek olarak Birleşmiş Milletler’in dahi, komitede en üst düzeyde Üçüncü Üye koltuğuna sahip olduğu halde, onlarca yıl boyunca elindeki arşivi Kayıplar Komitesi’ne vermeyişini ve elindeki bilgileri Kayıplar Komitesi’yle paylaşmamasını gösteri ve “Bu çok büyük bir skandaldır… Bunun ne anlama geldiği üstünde hepinizin düşünmenizi istiyorum” diye konuştu.
“Ada bir bütündür”
Uludağ, şöyle dedi:
“Benim kalbimde adam bir bütündür ve asla bölünemez… Her iki toplumda gazeteci örgütlerine üyeyim. Her iki taraftan telefon hatlarım var. Her iki taraftan dostlarım, her iki taraftan düşmanlarım var… Tüm yazdıklarım YENİDÜZEN gazetesinde her gün, POLITIS gazetesinde haftada bir yayımlanıyor… Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum ve yurtdışından okurlarımızla birlikte hiçbir projeye dahil olmaksızın, herhangi maddi bir karşılık almaksızın, tümüyle gönüllü ve insani bir çaba içinde olduk, amacımız, adamızın yaralarını sarmaktır… Bildiklerinizi paylaşınız ki bu yaraları sarabilelim… Çünkü birisi “kayıp” olunca, o insan ne sağ, ne ölüdür. Alacakaranlık kuşağında yaşar. Kayıpların bulunması için ömrünü harcamış olan Sayın Ksenofon Kallis’le yaptığım ilk röportajımda bana bunları söylemişti ve bunun ne kadar doğru olduğunu araştırdıkça gördüm… Kallis’ten çok şey öğrendim… Bu akşam kendisi de aramızdadır… Bir “kayıp” yakınına eğer “ölüm kanıtı” vermezseniz, sevdiğinin öldüğüne asla inanmaz… Bunun için “ölüm kanıtı” yani gömü yerini ve kalıntılarını bulmanız gerekir. Bunun için yıllardır zorlu bir çaba içindeyiz okurlarımla birlikte… Ancak Kayıplar Komitesi’nin işleyişindeki yavaşlık – ki nedenlerini burada tartışmayacağım – zaman yitirilmesine neden oluyor… Bu da “kayıp” yakınlarının, eşlerinin, analarının, babalarının ve hatta evlatlarının göçüp gitmesine neden oluyor… Bu çok acı bir şeydir… Bu yüzden bildiklerinizi paylaşmanız gerekir… Bildiklerinizi bizimle paylaşınız. İsimsiz olarak paylaşınız. Her Pazar POLITIS gazetesindeki sayfamda telefon numaram var, beni arayabilirsiniz…”
Fotis Fotiu da katıldı
Geceye Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı adına İnsani İşler Komiseri Fotis Fotiu da katılarak, Cumhurbaşkanlığı’nın Sevgül Uludağ’ın onore edilmesine ilişkin geceye gönderdiği mesajı okudu, Uludağ’ın Kıbrıs’ın tüm “kayıplar”ının bulunması için yürüttüğü çabalardan övgüyle söz etti.
Gecede bir konuşma yapan Lisi Belediye Başkanı Andreas Kavuris, Sevgül Uludağ’ın çabaları sonucu okurlarının yardımlarıyla 8 “kayıp” Lisili Kıbrıslı Rum’un gömü yerlerinin bulunduğuna dikkati çekti, geceyi yalnızca bunun için değil, Uludağ’ın adanın “kayıpları”nın bulunmasında oynadığı önemli rolü onore etmek için düzenlediklerini aktardı.
Lisi’de bulunan üç “kayıp” Kıbrıslı Türk’ün gömü yerinin kendisine Lisili okuru Kiriakos Andreu tarafından bildirildiğini, böylece tanışarak gönüllü ve insani çabalarını bu bölgede birlikte sürdürdüklerine dikkati çeken Sevgül Uludağ, Kiriakos Andreu’ya da teşekkür etti.
Lisi Belediyesi, bir sürpriz yaparak Lisi Belediyesi Başkan Yardımcısı Kiriakos Andreu’ya da çabalarından ötürü bir plaket sundu. Kiriakos Andreu da, Lisi’deki kuyuda üç Kıbrıslıtürk’ün bulunduğuna ilişkin söylentileri çocukluğundan beri duyduğunu, Uludağ’ın yazılarını okudukça bu kuyuyla ilgili bilgi vermeye karar verdiğini ve Sevgül Uludağ’a ulaştığını, bu kuyunun yerini bulmak için de çok çaba harcadığını anlattı. Uludağ’ın kuyuyu Kayıplar Komitesi’ne göstermesi ardından yürütülen kazılarda üç “kayıp” Kıbrıslı Türk’ten geride kalanların bulunduğunu, bulunan bu “kayıplar” arasında iki Sindeli Kıbrıslı Türk de bulunduğunu ve bu durumun Sinde’de belli şahıslarda bir yumuşamaya neden olduğunu, bölgedeki Lisili “kayıplar”ın bulunmasının yolunun böylece açıldığını anlattı. Kiriakos Andreu, bildiklerini paylaşmaktan korku duyanlar olduğunu, oysa korkacak bir şey olmadığını kendisinin bizzat kanıtlamış olduğuna dikkat çekti ve “Bildiklerinizi paylaşınız ki acılı aileler bir nebzecik huzura kavuşsun” şeklinde çağrıda bulundu. Kiriakos Andreu, “kayıp” yakınlarının acısının dili, dini, rengi, siyasi görüşü olamayacağını, bunun insani bir acı olduğunu belirtti ve “kayıplar” konusunda bir şeyler bilenlerin konuşmasını istedi.
Geceye pek çok “kayıp” yakınının yanı sıra Lisi’den ve ada genelinden Kıbrıslılar katıldı. Gecede AKEL ve DISI temsilcileri de yer aldı.