Otuz sekiz yaşındaki dansçı Dervish G. Zeybek, yaşamı boyunca birçok işle uğraşmış. Şu anda Surlariçi’ndeki Studio 21’da çocuklara çeşitli alanlarda eğitim veriyor ve başkanlığını yapıyor. “Dernek çatısı altında genelde ihtiyaçlı çocuklardan oluşan gruplardan oluşturduğumuz performans dansları eğitimi veriyoruz” diyor.

8 yıldır bunu yaptığını söyleyen Zeybek, Amerika ve İngiltere’de yaşamış. Bir dans inisiyatifi olarak başlatılan bu çalışmayla, gün geçtikçe hitap ettikleri kitle büyümüş. “Bu sayede Samanbahçe’de Yuka Blend’in organize ettiği sokak festivalini düzenleyebildik” diye devam ediyor.

“İnsanların, bizden sonra gelecek nesillerin, bu huzurla yaşamaları gerektiğine inanırız”

Studio 21’ın, insan odaklı olduğunu belirten Zeybek, “Daha iyi yaşayabilmek istiyoruz. Gelecek için de değil, bugün için. Biz bugünde, güzel hissederek sevgi ile yaşamayı amaçlıyoruz. Barış ve huzur içinde yaşamak istiyoruz. Bizim derdimiz politik imzalarla kurulan barış değil, iç huzurdur. İnsanların, bizden sonra gelecek nesillerin, bu huzurla yaşamaları gerektiğine inanırız” şeklinde konuşuyor.

“Toplumsal kaygılarımız var…”

Eskiden Surlariçi’nde gençlerin ve yatırımın olmadığını ifade eden Zeybek, “8 senedir Surlariçi’ndeyiz, altı sene önce de atölyemizi açtık. Çocuklar gelip dans eder, şarkı söyler, rap yapar… Hiçbir sınır yoktur” diyor. Eğitim sistemine dokunmak istediklerini vurgulayan Zeybek, “Toplumsal kaygılarımız var. Biz eğitim anlayışına da dokunmak istiyoruz. Bugüne kadar GAÜ’ye 13 gencimizi tam burslu yolladık” şeklinde konuşuyor.

“Paylaşarak bir şeylerin değişeceğini göstermiş olduk”

İlk altı yıl hiç maddi destek almadan bu işi yaptıklarını söyleyen Zeybek, “Çevremizden eşya vs. alarak, sokakta dans edip para toplayarak bir şeyleri sağlamaya çalıştık. Bu sürede paylaşarak bir şeylerin değişeceğini de göstermiş olduk. Sonrasında toplum ve çevre halkı da katkı koymaya başladı. Sağlıklı gruplarla çalışarak büyümeye gittik. Surlariçi’nde çok güzel bir ortam var” diye anlatıyor.

“Surlariçi’nde yaşayan göçmen ailelerin çocuklarından dört yetenekli dansçı çocukla tanışmamla, bu stüdyoyu kurma kararı aldım”

Zeybek, sözlerine şöyle devam ediyor: “Studio 21 benim doktora tezimdi. Uluslar arası iletişim okumuştum. Amerika’da okurken, geri dönme kararı aldım. İnsana ve sorunlara odaklanmak istedim. Sevgi aşılamak istedim. Projenin çıkış noktası budur, 2007’den beri gelen bir olgudur. 2011’de, Surlariçi’nde yaşayan göçmen ailelerin çocuklarından dört yetenekli dansçı çocukla tanışmamla, bu stüdyoyu kurma kararı aldım. Biz adada umut vermek istiyoruz. Kendimiz huzurlu yaşamak istiyoruz. Sanata, spora ve yeni nesillere fırsatlar sunalım, olmaz demeyelim. Burası çok küçük bir ada ve atılan ufacık bir adım çok büyük toplumsal değişim yaratıyor”