Amarget’ten Topçuköy’e…1
15 Temmuz 1974 darbesinden hemen sonra birkaç günlüğüne evine dönmüştü Yannakis – ailesine destek olmak ve acılarını paylaşmak için, askerden birkaç gün izinli olarak eve gitmişti… Darbeciler kardeşi Atanasi’yi öldürmüşlerdi darbe sırasında… Atanasi, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda polisti, Makarios’un korumalarından biri ve 15 Temmuz 1974 darbesinde öldürülmüştü…
Atanasi Yeorgiu öldürüldüğü zaman henüz 26 yaşındaydı, bu ölüm haberi ailesini mahvetmişti… Amarget köyünden bir aileydiler – bu köyceğiz 1958 yılına kadar karma bir köydü…
Ailenin beşi kız, beşi oğlan olmak üzere tam on çocuğu vardı… Bu on çocuktan biri olan Atanasi artık yoktu…
Kardeşinin yasını tutmak üzere birkaç gün askerden izinli olarak eve dönmüş olan Yannakis’in izni bittiğinde ve Larnaka’daki Hala Sultan Tekkesi yakınındaki birliğine döneceği zaman anneciği tüm kızkardeşlerini kaldırmış, “Gidip Yannaki’yi öpün ve ona güle güle deyin” demişti…
“Neler olacağını bilemeyiz” demişti kızlarına, acı dolu bir anne kalbiyle… “Savaştır bu, kimin başına ne geleceği belli olmaz… Kalkın, gidin, Yannaki’yle vedalaşın…”
Oğlu Atanasi’yi kaybetmişti ve belki de askerliğini yapmakta olan oğlu Yannaki’yi de kaybedebilirim korkusu kalbini bürümüştü…
Yannaki’nin kızkardeşlerinin tümü de, beşi birden ona sarılıp onu öpmüşler, “Güle güle git, güle güle gel” demişlerdi…
Yannaki, Hala Sultan Tekkesi yakınındaki birliğine gitmiş ancak bir süre sonra annesine telefon etmişti…
“Anne bizi Palekitre’ye (şimdiki adıyla Balıkesir) transfer ettiler… Tam karşımızda Türkler var!” demişti.
Tarih 12 Ağustos 1974’tü… Bu Yannaki’nin ailesine ettiği son telefondu…
Annesiyle son kez konuşuyordu…
14 Ağustos 1974’te ikinci harekat başladığında, birliği sabah saat beşte çalan alarmla uyandırılmıştı… Hemen savunma pozisyonlarını almışlardı…
14 Ağustos 1974 tarihinde sabah saat beşten sonra onu gören hiç kimse olmamıştı… Onu en son gördükleri saatti bu…
Kendi birliğinden tek bir kişi ortaya çıkarak bunu söylemiş ancak başka hiç kimsecikler ortaya çıkıp herhangi bir bilgi vermemişti…
Palekitre’den Mia Milya’ya (şimdiki adıyla Haspolat) kadar uzanan bölgede savunma pozisyonu almaları emredilmişti… Bir noktada Eylence bölgesine doğru geri çekilmeleri emri de gelmişti… Yannaki’nin bulunduğu birlikte 100 kadar Kıbrıslırum asker vardı fakat kimsecikler aileye bu yüz kişilik birlikten tam olarak kaçının “kayıp” olduğunu söylememişti. Bu birlikte olan askerlerin bir bölümü “kayıp” edilmişti, bazıları öldürülmüştü, bazıları tutuklanarak Palekitre ilkokuluna yerleştirilmişti… Bazıları da Türkiye’ye savaş esiri olarak götürülmüş ve daha sonra Kıbrıs’a dönmüşlerdi…
Bu dönemden hiç kimse bir şey hatırlamıyor mu, kimse bir şey görmemiş mi?
DEVAM EDECEK