Seçim sonuçları sağ ve sol dengeler açısından da değerdir.

Elbette bizde “sol” diye tanımlanan kesimi “Federal Kıbrıs” taraftarı, “sağ” dediğimiz kesimi de “KKTC-statüko” destekçisi diye de tanımlayabiliriz.

2015 Cumhurbaşkanlığı seçimi de bu net ayrım için bizlere iyi bir veri veriyor.

Cumhurbaşkanlığı seçimi ülke genelinde ‘federal Kıbrıs ve çözüm ittifakı’ ile yeni bir tablo ortaya çıkarmıştı.

Seçim sonucu ‘Yerel Yönetim’ler düzeyinde analiz edildiği zaman “Kıbrıs sorununun çözümü, güven yaratıcı ve barışma sürecini ilerleten adımlar, Kıbrıslı Rum liderliği ve Türkiye’yle çatışmacı ya da teslimiyetçi değil onurlu ilişki” üzerinde yoğunlaşan vizyon geniş bir kabul görmüştü.

Burada federal çözümü savunan güçleri, başta da CTP ve TDP'nin desteği büyük.

28 belediye sınırı içerisinde seçmen CTP-TDP destekli Federal çözüm savunan adaya oy verirken, Karpaz bölgesinde ise UBP-DP destekli sağ adaya sadece % 0.3’lük bir farklı öne çıkmıştı.

Sağ aday, 8 belediyede, çok az farklarla seçimi önde tamamlamıştı.

Cumhurbaşkanlığı Seçimi 2. Turunun ‘belediye’ sınırları dahilindeki sonuçları, ilginç bir haritayı da ortaya koymuştu.
                                                           ***

28 belediyenin 18’inde seçmen çoğunlukla ‘Federal çözüm’ün temsil ettiği siyasete yoğunlaşırken, Tatlısu’dan başlayarak özellikle Karpaz yarımadasındaki 8 belediye sınırındaki seçmen ise ‘çok az farkla’ sağın siyasi çizgisine onay vermişti.

Cumhurbaşkanlığı Seçimi 2. Turunun ‘belediye’ sınırları dahilindeki sonuçlarının yansıtıldığı Kuzey Kıbrıs haritası, çoğunlukla solu simgeleyen ‘AÇIK GRİ’ renge bürünürken, özellikle Karpaz yarımadasında sağı simgeleyen ‘KOYU GRİ’ rengin hakim olduğu dikkat çekiyordu.
 

Ancak Karpaz bölgesinde de seçmenin ‘yarıya yakını’ farklı siyasi düşüncesini ortaya koyuyordu.

Orta Mesarya’da Paşaköy, Vadili ve İnönü Belediyeleri’nin sınırındaki seçmen az farklarla “sağ” derken, Değirmenlik, Akdoğan, Beyarmudu belediyesi sınırları dahilindeki seçmen çoğunlukla “sol” iradesini sandığa yansıtmıştı.

Lefke, Güzelyurt, Lapta, Alsancak, Alayköy, Dikmen, Girne, Gönyeli, Lefkoşa, Çatalköy, Esentepe, Serdarlı, Değirmenlik, Akdoğan, Beyarmudu, Mağusa, Geçitkale ve İskele Belediyeleri dahilindeki seçmenlerin çoğu ‘sol aday’ dedi, sandıklardan da bu yönde irade çoğunlukla çıktı.

Tüm bu sonuç ve detaylar genel siyasi eğilime ilişkin bir veri ortaya koyuyor mu?

Elbette koyuyor.

Orta Mesarya’daki sağ tabanın çok net bir şekilde hala yerinde olduğu aşikar!

Mesarya’nın kuzeyinde ise artık kalıcı sağ oydan bahsetmek mümkün değil, bu kırılmış.

Büyük kentler ise hala belirleyici olma özelliğini tutuyor.

Kısacası, yerele dikkat edip, merkezlerde sağlam tutan parti ya da adaylar ipi göğüslüyor.

Bu sonuçlar 2020 açısından nasıl okunuyor peki?

                                                           ***

Bir kere bu seçim sağ ya da solun kendi içinde daha da kırıldığı bir dönem olacak, bu kesin…

Zira hem anket sonuçları, hem sosyal medya hem de sokak insanların uçlardan daha merkeze yoğunlaşacağına dair sessiz ancak net bir sinyal veriyor.

Radikaller hem solda hem de sağda belli bir oyu konsolide etse de manevra alanı  ikisinde de çok azalmış…

Esas çekişmenin merkez oyların paylaşımında olacağını düşünüyorum.

Ve bu belirleyici konumdaki merkez oylar şimdilerde büyük partilerin adayları etrafında öbekleşiyor.

Elbette adayların da etkisinin büyük olduğu seçimde elbette geleneksel siyasi akımlar da etkileyici konuma sahip…

Bu açıdan bakıldığında her parti ya da aday açısından bölge bölge yapılması gereken belli…

Kim nerede güçlü, nerede güçsüz çok net görülüyor…

Ve son hamle de başkan adayına kalıyor.