1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. Hükümetin İmar Yasası’ndaki değişiklik talebi Başsavcılığa takıldı!
Hükümetin İmar Yasası’ndaki değişiklik talebi Başsavcılığa takıldı!

Hükümetin İmar Yasası’ndaki değişiklik talebi Başsavcılığa takıldı!

Sivil toplum örgütlerinin tepki vermesine rağmen, UBP-DP-YDP Hükümeti’nin apar topar hayata geçirmek istediği İmar (Değişiklik) Yasa Tasarısı, Hukuk Dairesi'ne (Başsavcılık’a) takıldı.

A+A-

Ayşe GÜLER

Sivil toplum örgütlerinin tepki vermesine rağmen, UBP-DP-YDP Hükümeti’nin apar topar hayata geçirmek istediği İmar (Değişiklik) Yasa Tasarısı, Hukuk Dairesi'ne (Başsavcılık) takıldı.

İmar yetkisinin belediyelere devrinin önünü açacak, bir süredir Avrupa Birliği Uyum Yasa Tasarılarını Görüşmek Üzere Oluşturulan Geçici ve Özel Komite gündeminde olan yasa tasarısı, Anayasa’ya aykırı bulundu.

Başsavcılığın ‘Anayasaya aykırı’ görüşünün sonrasında önceki günkü Komite toplantısı iptal edildi.

Yasa tasarısı, milletvekili seçilen Sami Özuslu’nun yemin töreni için 13 Temmuz’da olağanüstü toplanacak Meclis’te görüşülmeyecek.

Ancak Ünal Üstel başkanlığındaki Hükümetin, bu konuda atacağı adımlar merak uyandırdı.

Komite Üyesi, CTP Milletvekili Fide Kürşat, Hükümetin yasa tasarısını aceleci şekilde hayata geçirmek istemesinin nedeninin Mağusa İskele Yeniboğaziçi İmar Planı tartışmaları olduğunu vurguladı.

Kürşat, muhalefet olarak yasa tasarısının tamamen geri çekilmesini, bilimle hareket edilmesini istediklerini kaydederek, Hükümet kanadının değişiklik üzerinde gitmekte ısrarcı olduğunu söyledi.

Öte yandan görüş almak için aradığımız, Komite Başkanı, UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu’na ise ulaşılamadı.

Madde madde Başsavcılık görüşü…

‘Belediyelere devir mümkün değil’

Başsavcı Yardımcı Muavini Cemaliye Yüksel imzalı görüşte, yasa tasarısı madde madde incelendi.

5 sayfalık rapor, 10 Temmuz’da Cumhuriyet Meclisi Genel Sekreterliği, Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı, Şehir Planlama Dairesi, İçişleri Bakanlığı’na dağıtıldı.

“Belediye veya belediye devri ile düzenlenen kamu tüzel kişilerinin bağımsızlığı ve tüzel kişilik kavramıyla bağdaşmıyor”

Başsavcılık görüşünde, İmar Yasası tahtında devlet tüzel kişiliğinde olan plan yapma, planlama onayı verme ve yaptırım bildiriminde bulunma yetkisi, Planlama Makamının uygun göreceği belediye veya belediye devri ile düzenlenen kamu tüzel kişilerinin bağımsızlığı ve tüzel kişilik kavramıyla bağdaşmıyor.

Başsavcılık görüşünde; devlet tüzel kişiliğinde olan ve Anayasa’nın 120’inci maddesine göre de devlet tüzel kişiliğinde olması gereken planlama, planlama onayı verme ve yaptırım bildiriminde bulunma yetkisi, planlama makamının alacağı idari bir kararla devlet tüzel kişiliğinden bağımsız ayrı birer tüzel kişilik olan belediyelere devredilmesi hukuken mümkün değil.

“Nasıl denetleneceği, yetkinin nasıl kullanılacağı tasarıda yok”

Yasa tasarısında; imar planının hangi kriterlere uygun olması gerektiği, bu sürecin planlama makamı tarafından nasıl denetleneceği, sorumluluğun kimde olacağı, imar planı yapabilecek personelin asgari niteliklerinin ne olması gerektiği, devredilen planlama yapma yetkisinin nasıl kullanılacağı gibi konularda düzenleme olmadığı Başsavcılık görüşünde yer aldı.

Belediyeler Yasası incelendiğinde personelin görev tanımları arasında bu görevlerin olmadığı da ifade ediliyor.

“Yasama yetkisinin devredilmezliği ilkesine aykırı”

Başsavcılık, farklı tüzel kişilikler arasında yetki devrinin mümkün olabileceği kabul edilse dahi bu düzenlemeyi ‘yasama yetkisinin devredilmezliği’, ‘hukuki belirlilik ilkesine’ yani Anayasa’ya aykırı buldu.

“Yasama yetkisinin devri…”

Başsavcılık görüşünde, kamu yararı bakımından çok önemli olan imar planı yapma yetkisinin alınacak idari bir kararla, yasa tarafından nitelikleri belirlenmemiş kişilere devredilmesinin de yasama yetkisinin devri olarak nitelenebileceği vurgulandı, Anayasaya aykırı bulundu.

Resmi görüşte, imar planı yapma görevinin kamu görevlileri tarafından yapılması gerektiğine işaret edildi, bu görevin belediye personelince yerine getirilemeyeceği ifade edildi.

Öte yandan yeni düzenlemeye göre; hizmet alımının kamu görevlisi olmayan kişiler tarafından da yerine getirilemeyeceği ifade ediliyor, yasa değişikliği tasarısının 4. maddesindeki düzenlemenin Anayasa’nın 120’inci maddesine aykırı olduğu Başsavcılık görüşünde vurgulanıyor.

“Hukuken uygun bir yöntem değil”

Hukuki görüşte, imar yapma yetkisinin belediyelere devredilmesi halinde, belediye tarafından yapılacak planın Birleşik Kurul’da ağırlıklı oya sahip aynı belediye tarafından onaylanması gibi onay kararının amacı ve hukuki niteliği ile bağdaşmayan bir sistem oluşturulduğu vurgulandı.

Bu durumun hukuken uygun bir yöntem olmadığı kaydedildi.

Başsavcılık görüşünde, “ Düzenlemeye göre; Birleşik Kurul tarafından reddedilerek yürürlüğe girmeyecek bir imar planı belediyeler tarafından yeniden talep gelmesi halinde Birleşik Kurul süreci yeniden başlatılmasına yönelik düzenleme getirildi. Reddedilmiş bir planın yeniden aynı makam önüne getirilmesinin ilk verilen kararı anlamsızlaştır ve hukuk devletine uygun değil. Anayasa’ya aykırıdır” denildi.

Komite Üyesi, CTP Milletvekili Fide Kürşat:

“Aceleci davranmalarının altında Mağusa İskele Yeniboğaziçi İmar Planı tartışmaları var”

Komite Üyesi, CTP Milletvekili Fide Kürşat, Hükümetin yasa tasarısını aceleci şekilde hayata geçirmek istemesinin nedeninin Mağusa İskele Yeniboğaziçi İmar Planı tartışmaları olduğunu vurguladı.

Kürşat, hükümetin, Türkiye’de Şubat ayındaki deprem felaketi sonrasından yasa tasarısının geri çektiğini ancak yaklaşık 1 ay önce yeniden komite gündemine getirildiğini söyledi.

Hükümetin gündeme getirdiği birçok yasa çalışmasının Anayasa’ya takıldığını hatırlatan Kürşat, yasaya uygunluk açısında gerekli derslerin alınmamasını eleştirdi.

Kürşat, muhalefet olarak yasa tasarısının tamamen geri çekilmesini, bilimle hareket edilmesini istediklerini kaydederek, Hükümet kanadının değişiklik üzerinde gitmekte ısrarcı olduğunu söyledi.

Komite sürecine de değinen Kürşat, yasa çalışmasının toplumun tüm kesimini ilgilendirdiğini bu nedenle de komite toplantılarına ilgili paydaşların çağrılması için yoğun çaba sarf ettiklerini dile getirdi, “Yeşil Barış Hareketi toplantılara çağrılmıyordu. Sonrasında dahil edildi. Değişikliklerin birbiriyle çeliştiği, anayasaya aykırılık içerdiği, prematüre olduğunu gündeme getirdik” dedi.

Bu haber toplam 5738 defa okunmuştur