Fatih Öztürk’ün arkadaşı Evrim Tolga sosyal medyadan yaptığı paylaşımla, Öztürk’ün Türkiye’de olan annesinin oğluna veda edemediğini, karantinaya girmeyi kabul ettiği halde cenazeye katılmasına izin verilmediğini savundu.

Özersay: “Bakanlığımızın karantinadan muaf tutma ile ilgili bir karar verme yetkisi yoktur. Bu nedenle birini görevlendirerek Sağlık Bakanlığı’na yönlendirdim ancak başvuru yaptılar da zaman nedeniyle yetişmedi mi, ya da başvuru yapılmadı mı bilmiyorum”.

Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Ali Çaygür, “Bakanlığa bir başvuruda bulunulmadı, vatandaş olmayan kişilerin gelişine Bakanlar Kurulu karar verebilir, yetkimiz dışıdır”

Dila ŞİMŞEK

Ledra Palas’da gümrük memuru olarak çalışan ve görevi sırasında rahatsızlanarak yaşamını yitiren 44 yaşında Fatih Öztürk’ün, Türkiye’de olan ailesi cenazeye katılamadı.

Fatih Öztürk’ün arkadaşı Evrim Tolga sosyal medyadan yaptığı paylaşımla, Öztürk’ün Türkiye’de olan annesinin oğluna veda edemediğini, karantinaya girmeyi kabul ettiği halde cenazeye katılmasına izin verilmediğini savundu.

Sosyal medya hesabında paylaşım yapan Evrim Tolga, cenazeye katılarak, Öztürk’ün annesi için töreni video çekerek aktarmak zorunda kaldığını anlattı, yetkililere sitem etti.

Özersay: “Karantinadan muaf tutma yetkisi Sağlık Bakanlığı ve Bakanlar Kurulu’nundur”

YENİDÜZEN’e konu ile ilgili açıklamada bulunan Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, vefatın olduğu gün değil, cenazeden iki saat öncesine kendisine sosyal medyadan bir mesaj ulaştığını söyledi.

Özersay, gelen mesajda bir saat içinde feribota binilip gelinmesini, ancak geldikleri ilk saatte ise karantinadan muaf olunmasının talep edildiğini, bu kararın ise Sağlık Bakanlığı ve Bakanlar Kurulu yetkisinde olduğunu açıkladı. “Bakanlığımızın karantinadan muaf tutma ile ilgili bir karar verme yetkisi yoktur. Bu nedenle birini görevlendirerek Sağlık Bakanlığı’na yönlendirdim ancak başvuru yaptılar da zaman nedeniyle yetişmedi mi, ya da başvuru yapılmadı mı bilmiyorum. Yani bize gelip reddedilen bir şey yoktur” şeklinde konuştu.

Çaygür: “Vatandaş olmayan kişilerin gelişi ile Bakanlar Kurulu ilgilidir”

Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Ali Çaygür, Bakanlığa bir başvuruda bulunulmadığını söyleyerek, “Vatandaş olmayan kişilerin gelişine Bakanlar Kurulu karar verebilir, bizim yetkimizde değildir. Cenazeden iki saat önce iletişime geçmişlerse, Bakanlar Kurulu kararı için yeterli zaman tabii ki olmamıştır. Dışişleri Bakanlığı aracılığı ile konunun Bakanlar Kurulu’na iletilmesi, alınacak karara göre karantina şartlarının görüşülmesidir asıl olan, bizim yetkimiz dışıdır” dedi.

Evrim Tolga’nın paylaşımı şu şekilde:

“İnsani değerlerimiz mi dediniz? Gerçekten mi? 18 Haziran 2020 Perşembe akşamüzeri, 44 yaşında 2 evlat sahibi genç bir baba görev yerinde fenalaşıyor ve tüm müdahalelere rağmen kurtarılamıyor. Tüm aile, mesai arkadaşları yüzlerce insan şokta… Annesi, ikiz kardeşi, kız kardeşi, dayısı, yengesi hepsi Türkiye’de, apar topar kendilerini acılarıyla Mersin’de Taşucu’na atıyorlar, saatlerce KKTC’de yetkili makamlarla görüşmeler yapılıyor, yalvarıyoruz, daire müdürleri, siyasilerden tanıdıkları olanlar birçok insan çaresizce çırpınıyor…

Son feribot Cuma günü 14:00’de, cenaze ikindi namazında Gaziköy’de defnedilecek, 27 yıllık dostumun anacığı ve kardeşi Evrim ne olur gelelim bir yüzünü görelim vedalaşalım sonra bizi karantinaya alsınlar diyorlar! Her türlü izah ediyoruz bakın sizin sağlık ekipleri denetiminde Girne limanından bu anne ve kardeşi ambulans ile aldırın zaten ancak ucu ucuna Gaziköy kabristanlığına yetişebilecekler anne evladıyla vedalaşsın 5 dakika sonra hemen karantinaya götürün diyoruz. ‘Hayır, asla, katiyen olmaz, biz bir şey yapamayız konu tamamen Sağlık Bakanlığı’nın uhdesinde, Sağlık Bakanlığı Müsteşarıyla konuşunuz’ derken saat 13:30…

Çok üzgünüm Cenk Öztürk başaramadık…

Daha fazla anacığını da perişan etmeyin ayrılın Taşucu’ndan diyoruz. Sonra bir mesaj geliyor, “Evrim senden bir ricam olacak kardeşim, bizim için her anını videoya alabilir misin?” diye. Gözyaşlarımla önce o güzel birçok insanın genç yaşlı tüm gümrük çalışanlarının saatlerce daire kapısının önünde cenaze arabasını beklemesini ve onunla vedalaşmasını (aslında o kaybettiğimiz değerlerimize ve benim asla ve asla yapmam en nefret ettiğim şey insanların en acılı anlarını fotoğraf ve video çekmek ayıptır günahtır dediğim her bir cümleyi yutarak) gözyaşlarımla 5.5 saat kayda aldığım bir cenaze töreni… neden mi? Çünkü içine kor düşen bir annenin evladıyla vedalaşmasını formule edemeyen SİZ “yetkili” KKTC makamlarının KKTC Sağlık Bakanlığı, KKTC Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı yüzünden..!”

“Aynı gün ise kabine değişikliğine sebep veren, keyfi gezme için ülkemize gelen uçak konuşuluyor”

Evet çok haklısınız İnsani değerleri hatırlayalım..! UNUTMAYALIM..! ÖLÜM tek gerçek..! Mümkünse onu da UNUTMAYALIM..! Ha birde tam o gün kabine değişikliğine sebebiyet veren tamamen keyfi gezme eğlenme amaçlı ülkemize gelen özel izinli özel uçak ve itfaiye kapısından girip giden YATIRIMCILARIN 3 aydır kendini eve kapatan bizleri avanak yerine koymasına seyirci kalan ve günün sonunda siyasi bir manevrayla bu işe sadece bir günah keçisi belirleyip kurban veren bir zihniyetin günü meşgul eden gündemi var! Çok HAKLISINIZ çok. Aysel teyzem bizi affedersin umarım, sevgili kadim dostum Nur içinde yat. Ve o gün beni cenazede görüp de ayıplayan varsa biliniz ki evladını kaybeden ve ciğeri yanan bir anne ve ailesi için yaptım.”