“AÖA’yı kapattırmayız”
Atatürk Öğretmen Akademisi ile Lefke Avrupa Üniversitesi arasında imzalanan protokole karşı bugün Meclis önünde eylem düzenlendi.
Atatürk Öğretmen Akademisi (AÖA) ile Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) arasında imzalanan protokole karşı bugün Meclis önünde eylem düzenlendi.
Eyleme Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS), Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS), Devrimci İşçi Sendikaları Federasyonu (DEV-İŞ), Belediye Emekçileri Sendikası (BES) , Kıbrıs Türk İşçi Sendikaları Federasyonu (TÜRK-SEN), Kooperatif Görevlileri Sendikası (KOOP-SEN), Gümrük Çalışanları Sendikası (GÜÇ-SEN), Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası (TIP-İŞ), Kıbrıs Türk Devlet Çalışanları Sendikası (ÇAĞ-SEN), Doğu Akdeniz Üniversitesi Akademik Personel Sendikası (DAÜ-SEN), Doğu Akdeniz Üniversitesi Birlik ve Beraberlik Sendikası (DAÜ BİR-SEN), Basın Emekçileri Sendikası (BASIN-SEN), Baraka, Boran Kültür Merkezi, Bağımsızlık Yolu, Doğu ve Güney Doğu Derneği, Arif Hasan Tahsin Tarih ve Kültür Vakfı, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, Toplumcu Kurtuluş Partisi Yeni Güçler(TKP-YG) ve Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin (CTP) destek verdi.
Davulların çalındığı eylemde, “Okuluma dokunma, eğitimi satma”, “Direnmek AÖA’nın kaderinde var”, “AÖA’yı kapattırmayız” yazılı pankartları taşındı.
Eylemde konuşan KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, “Ulusal Birlik Partisi ve Demokrat Parti’ye AÖA’yı kapatma kararı için teşekkür ederim. Bizi kendimize getirdiler” şeklinde konuştu.
Eyleme katılan örgütlere de teşekkür eden Elcil, “Hep beraber bu zihniyete karşı durmaya devam edeceğiz” dedi.
Elcil sözlerine “Ya bu kararı geri alacaklar ya da gidecekler” diyerek son verdi.
“TOPLUMUNUN LAİK DEMOKRATİK KARAKTERİNE DOĞRUDAN SALDIRIDIR…”
Elcil’in konuşmasının ardından Basın Sen Başkanı Ali Kişmir, ortak basın açıklamasını okudu.
“Kıbrıs Türk toplumunun laik, demokratik kader geliştirmesinde ve verilen var oluş mücadelesinde görev alan ilkokul öğretmenlerini yetiştiren Atatürk Öğretmen Akademisi TC’den aldığı talimatlar doğrultusunda UBP-DP hükümeti tarafından istenmektedir” denilen açıklamada, “AÖA’nın kapatılması parasız planlı öğretmen yetiştirmeye ve Kıbrıs Türk toplumunun laik demokratik karakterine doğrudan yapılan bir saldırıdır” denildi.
Yöneticilerin “toplumsal olan her şeyi kapatmayı veya birilerine peşkeş çekmeyi alışkanlık haline getirdiği” savunulan açıklamada, Sanayi Holding, KTHY, OTEM gibi kurumlar örnek gösterilerek, “Kıbrıs Türk toplumuna ait tüm yapılar elden çıkarılmalı veya kapatılmalıdır mantığına dayalı dayatmalarda sıra Atatürk Öğretmen Akademisine gelmiştir. Bu yapılan toplumsal varlıklarımıza bir saldırıdır ve tüm toplumumuzu ilgilendirmektedir” denildi.
Açıklama şöyle devam etti:
“Talimat alarak, kendi toplumumuzun çıkarlarını ve iradesini hiç sayarak, topluma ait kurumları elden çıkarmak veya peşkeş çekmek ülkemize yapılan en büyük kötülüktür. Bu çerçevede dayatılanlara karşı bugüne kadar verdiğimiz mücadelede olduğu gibi toplumsal değerlerimize ve geleceğimize sahip çıkmaya devam edeceğiz. AÖA toplumsal onurumuzdur. Bu onuru çiğnetmeyeceğiz. Toplumsal Varlıklarımız satılık değildir. AÖA kapatılamaz”
“AKADEMİ ORTADAN KALDIRILARAK ASLINDA KÜLTÜRÜMÜZÜN DE KÖKLERİ KOPARILMAYA ÇALIŞILMAKTA”
Ardından AÖA öğrencileri adına Cemile Cemsal bir basın açıklaması okudu. AÖA’nın 1937’den beri planlı şekilde öğrenci aldığına işaret ederek, imzalanan protokol ile bu planlı sistemin bozulacağını ve işsiz öğretmen ordusu yaratılacağını söyledi.
AÖA öğrencilerinin laik, demokratik, çağdaş, bilimsel ve demokratik bir eğitim almasının önemine işaret edilen açıklamada, “Akademi ortadan kaldırılarak aslında kültürümüzün de kökleri koparılmaya çalışılmaktadır” denildi.
Açıklama şöyle devam etti:
“Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Özdemir Berova, 6 Nisan 2017 tarihinde AÖA’ya yaptığı ziyarette akademinin devlet üniversiteleriyle işbirliği yapmasına imkan verecek bir çalışmanın gündemde olduğunu açıklamış, böyle bir çalışmaya gerek duyulmasının sebeplerini ise akademide eğitim görevlisi başına düşen öğrenci sayısının çok düşük olmasını, AÖA öğrencilerinin mezun olduktan sonra yüksek lisans yapmalarının mümkün olmamasını göstermiştir. Bu sorunları çözmek üzere akademinin yeni bir yol haritasına ihtiyaç duyduğunu belirtmişti. AÖA öğrencilerinin mezun olduktan sonra yüksek lisans yapamama gibi bir sorunu olmadığı gibi öğrenci sayısının çok düşük olması sorunu da bakanlığın kamu okullarında olan öğretmen eksikliklerini görmezden gelmesinden dolayı gerçek öğretmen ihtiyacı kadar münhal açmamasındandır. Zaten gerçek öğretmen ihtiyacı sorunu çözülmeye çalışılması akademiye yeni öğrencilerin alınmasını sağlayacaktır.”
Açıklamanın sonunda protokolün bir önce iptal edilmesi talep edildi.