AP’daki Temsilcimiz Niyazi Kızılyürek
9 Haziran 2024’de yine sandık başına gideceğiz. Bu kez kendi bölgemizde değil, güneyde oy kullanacağız. Bütün AB ülkeleriyle birlikte biz de Avrupa Parlamentosu seçimlerine katılacağız.
Bu katılım aslında çok yönlü yararları olan fevkalade önemli bir gelişmedir.
Ülkemiz Kıbrıs’ın AB üyeliği için imzaların atıldığı Nisan 2003’de resmen AB üyesi oldu. Ancak fiili üyelik tüm yeni 10 üye ile birlikte 1 Mayıs 2004’de gerçekleşti.
İmzalar önceden atıldığı ve AB üyeliği cepte olduğundan 24 Nisan 2004’de BM çözüm planı için yapılan referandumda Rumlar büyük çoğunlukla hayır dediler.
Böylece biz toplum olarak AB’nin dışında kaldık, ama Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşı olduğumuz için birey olarak AB üyesi olduk.
Elbette bu çelişkili bir durumdur. Bunun çözümü de ancak Kıbrıs sorununun çözümü ile mümkündür.
İçinde bulunduğumuz konjonktürde Kıbrıs sorununun çözümü gecikebilir. Zaten her iki lider de bu aşamada çözüm istemiyor. İkisi de statükonun devamı için elinden geleni yapıyor.
Bu durumda bizim kendimizi Avrupa Birliği’ne hatırlatmamız gerekir. Kıbrıslılar Haziran 2004’den itibaren her 5 yılda bir ülkemizi AP’de temsiz edecek 6 milletvekili için sandık başına gidiyor.
Kıbrıslı Türkler yoğun olarak ilk kez 2019 seçimlerinde oy kullandı. Bunun nedeni ise Akel’in cesur bir adım atarak 6 kişilik aday listesine bir Kıbrıslı Türkü de dahil etmesiydi.
Sevgili dostum Niyazi Kızılyürek ilk kez 2019 seçimlerinde aday oldu ve hem Kıbrıslı Türklerden, hem de Kıbrıslı Rumlardan aldığı destekle seçimi kazandı.
Kızılyürek 5 yıllık görev süresi içinde bilgisi, deneyimi, birkaç yabancı lisana olan hakimiyeti ve en önemlisi barış ve demokrasi yanlısı tutumu ile gerçekten önemli işler yaptı.
Sadece Kıbrıslı Türkler için değil, bütün Kıbrıs için, en başta Kıbrıs sorununun çözümü için çaba harcadı. Ayrıca AB’nin birliği ve bütünlüğü için, son zamanlarda Avrupa’da yükselen ırkçı ve faşist düşüncelere rağmen yılmadan mücadele etti.
Avrupa Parlamentosu’nda Kıbrıslı Türklerin sesi oldu. KC Anayasası’nda KC’nin resmi dilleri Türkçe ve Rumcadır demektedir. Buna rağmen üyelik müzakereleri sırasında ve sonrasında Rum tarafı talep etmediği için Türkçe AB dili olarak kabul edilmedi.
Kızılyürek bu sorunu dile getirdiği AP’deki konuşmasında “bu parlamentoda kendi anadilinde konuşamayan tek milletvekili benim” diyerek hem Rum tarafını, hem de AB’yi eleştirdi. Ayrıca karma evliliklerden doğan çocukların KC yurttaşlığı konusunu AB’nin dilekçe komitesinde görüşülmesini sağladı.
Bunların yanında yeşil hat tüzüğü ve mali yardım tüzüğünün işlerliğinin artırılması için ve bu küçücük adada Kıbrıslı Türklerle Rumların her alanda daha fazla işbirliği yapması için elinden geleni yaptı.
Niyazi arkadaşım bu dönem yine Akel listesinden aday oldu. Seçim 9 Haziran 2024 Pazar günü yapılacak. Seçmen listelerinde 100 bin Kıbrıslı Türk seçmenin de yer aldığı açıklandı.
Öyleyse hem kendimizi aynı ülkenin yurttaşı olduğumuz Kıbrıslılara, hem de birey olarak diğer AB yurttaşları gibi bizlerin de AB yurttaşı olduğumuzu tüm Avrupa’ya hatırlatmamız için sandığa gitmeli ve oyumuzu kullanmalıyız.
Ne kadar çok gidersek, AB’de o kadar çok görünür oluruz. Bugünlerde kendi bölgemizde bile görünmez olduğumuzu düşünürsek bunun ne kadar önemli olduğunu anlarız.
Niyazi Kızılyürek’in yeniden seçilmesi ve Avrupa parlamentosunda yer alması bütün Kıbrıs için ve Kıbrıs’ın yeniden birleşmesi için çok önemlidir. Bu amaçla yalnızca Kıbrıslı Türkler değil, Kıbrıslı Rumlar da Niyazi’nin yeniden seçilmesi için çaba harcamalıdır diye düşünüyorum.