Arabacıoğlu haklı mı, haksız mı?
Eğitim Bakanı Mustafa Arabacıoğlu aniden istifa etti.
Kimilerine göre ‘sürpriz’ oldu.
Bazıları “Arabacıoğlu bunu hep yapıyor” diyerek tepki verdi.
Geçen dönem “siyasetten soğudum” demiş, aylarca meclis çalışmalarına katılmamış, sonra Lefkoşa Belediye Başkanlığı’na aday olmuştu.
Ardından “siyasete devam” demiş, 2013 seçimlerinde yeniden milletvekili adayı omuştu.
Arabacıoğlu’nun ‘kolay pes eden’ bir görüntüsü vardı.
En azından son dönemlerde...
**
Peki ama Arabacıoğlu’nun daha bir yıldır görev yaptığı bakanlık koltuğundan istifa etmesini ‘yıldı, küstü, kaçtı’ diyerek basite mi alacağız?
Geçmişte Sağlık Bakanlığı görevinde de bulunan Mustafa Arabacıoğlu, sağlık alanında daha mı az sorunla karşılaşmıştı da o dönemde istifa etmemişti?
Gerek siyaseten, gerek sendikal anlamda sağlık daha mı ‘kolay yönetilebilir’ bir bakanlıktı?
Yoksa sonradan mı Arabacıoğlu ‘kırılgan, gücengeç’ bir huy edinmişti?
**
Konuyu ‘kişisel’ olmaktan çıkarıp Arabacıoğlu’nun kamuoyuna yaptığı kısa açıklamada söylediklerini es geçmek, konuyu basite indirgemekten başka bir işe yaramaz.
Ne dedi Arabacıoğlu?
“Eğitimde sistem tıkanmıştır!”
Dün sendikacıların önünde istifasını açıklarken söyledi bunları...
Ama ilk defa söylemedi.
Geçen hafta da nakiller konusunda benzer ifadelerde bulunmuştu.
Yani ‘eğitimdeki statüko’dur Arabacıoğlu’nun istifasına neden...
**
Eğitimdeki statükonun detaylarına bu yazıda girmeyeceğim.
Ancak sadece eğitimde değil, ülkenin genelinde bir statüko olduğu gerçeğini bir kez daha yüzümüze çarpıverdi Arabacıoğlu’nun şok istifası...
Bir tür ‘sistemsizlik sistemi’ esir almış durumda bu ülkeyi...
Devletten mutlu olan bulmak neredeyse imkansız...
Sadece yönetilenler değil, yönetenler de bunun farkında...
Ama el atılması gereken, neşter vurulması şart olan noktalara dokunamıyor kimse...
Ya kellesi gidiyor, ya da kendisi alıp başını gidiyor.
**
Bakan Arabacıoğlu’nun bu kadar erken pes etmesi doğru değildir. Ancak “Mustafa Arabacıoğlu haklı mı, yoksa haksız mı?” sorusuna yanıt ararken konuyu ‘kişisel küskünlük’ noktasından ötede bir yerlerde aramakta fayda vardır.
Yoksa o koltuklar zaten gelip geçicidir.
Mesele sistemin ta kendisidir.
Ya da sistemsizliğin...