Her gün yaşadığımız trafik sorunu canımızdan bezdirirken Profesör Ozan Tonguz, bu sorunu azaltacak bir buluşa imza attı.
Artık arabalar birbirleriyle konuşacaklar, birbirlerine yol verecekler ve trafik ışıklarına gerek kalmayacak.
Profesör Tonguz, bir Kıbrıslı Türk ve ABD’de Carnegie Mellon Üniversitesi’nde görevli. Sözkonusu buluşun adına ‘virtual traffic lights (VTL)’ deniyor. Yani araçtan araca iletişim denebilir. Haberi Milliyet gazetesinde yayınlandı. Profesör Tonguz’a e-mail adresinden ulaştım. Konuyla ilgili daha önce 18.7 milyon günlük tirajı olan bir yayın organına verdiği röpartajı gönderdi, tercümesini kızım yaptı, ek sorularıma yanıt verdi.
Bunları neden yazıyorum?
Çünkü konuyla ilgili röportajı ve ayrıntılarını bu Pazar ekimiz ‘adres kıbrıs’ için hazırladım. Pazar gün adres’te bu teknolojik gelişimi de bulabilirsiniz.
Kıbrıs’ta uygulanabilecek bir proje mi peki?
Sistem veya teknolojik olarak uygulanmasında bir sorun yok ancak ne zaman uygulanabilir, orası biraz müphem!
Zaten henüz dünyada da deneme aşamasında ancak çok ilginç bir proje… Dediğim gibi kavşaklarda, arabaların trafik ışıklarında durdukları yerlerde artık ışıklara gerek kalmayacak ve arabalara takılacak bir cihaz yardımıyla arabalar birbirleriyle konuşacaklar… Onlar konuşup birbirlerine yol verecekler… Böylece hem zamandan, hem paradan tasarruf elde edilecek. Sinirleriniz de yıpranmamış olmayacak.
İşte böyle bir teknolojik gelişim.
Ayrıntılar Pazar’a adres kıbrıs’ta olacak.
Dergimizin reklamını da yapmış olduk böylelikle!
Ama yapmak gerekiyor diye düşünüyorum çünkü trafik gerçekten de ülkemiz için çok büyük bir sorun.
Sadece yolda, ışıklarda beklediğimiz ve canımız sıkıldığı için değil, can emniyeti, sağlıklı bir trafik akışı için de her türlü çareyi üretmek gerekiyor.
Bakın, gazetelerimizin sayfalarının çoğu adi suçların yanında trafik kazalarıyla ve bu kazaların mahkeme aşamalarında yaşanan olaylarla dolu… Canlar gidiyor, aileler perişan oluyor. Her iki tarafın ailesi de…
Defalarca yazdığımız gibi de çoğu alışkanlıklarımızda olduğu gibi artık trafikteki alışkanlıklarımız da farklılaşıyor.
Artık ne hız sınırı tanıyoruz, ne kırmızı ışık… Ne diğer sürücüye saygımız kaldı ne de kendimize… Trafiğimiz metropol şehirlerindeki trafiğe benzer oldu. Bir keşmekeştir gidiyor. Kuyruklarda birbirini ezen insanlar gibi bu ezme işini şimdi de arabalarımızla yapmaya başladık artık… Saygılı olan, başkalarını, emniyeti umursayanlar trafikte ezilir duruma geldiler.
Trafiğimizin bu keşmekeşi ve herkesin kendine göre, trafik kurallarını umursamadan sürüşü daha önceleri görmediğimiz, yapmadığımız şeylerdi. Son zamanlarda bunları da alıştık.