1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. Arıklı: Yüzde 30 zam fazla
Arıklı: Yüzde 30 zam fazla

Arıklı: Yüzde 30 zam fazla

Ekonomi ve enerji Bakanı Erhan Arıklı, Kıb-TEk'in yüzde 30'luk zam talebinin "fazla olduğunu" söyledi.

A+A-

Ekonomi ve enerji Bakanı Erhan Arıklı, Kıb-Tek'in yüzde 30'luk zam talebinin "fazla olduğunu" söyledi.

Arıklı, nizamname gereği fiyat ayarlamasını yapacak makamın Kıb-Tek Yönetim Kurulu olduğunu belirterek, “Yönetim Kurulu’nun Genel Müdürlükten gelen bu talebi bizlerle de istişare ederek daha makul seviyelere çekmesini bekliyorum” şeklinde konuştu.

Yönetim Kurulu’nun yapacağı değerlendirmeden sonra Başbakan Saner ile gerekli değerlendirmeleri gün içinde yapacaklarını ifade eden Arıklı, “Akaryakıta en son zam Şubat 2019 da yapılmıştı. O zamandan beri döviz ve akaryakıtta ki artış oranı %65’tir. “ dedi.

Arıklı, önümüzdeki ay 50 Megavatlık doğalgaz ile elektrik temini ve Serhatköy'de de 20 Megavatlık güneş enerjisi için ihaleye çıkılacağını da öne sürdü.

İşte Arıklı'nın açıklaması :

%30 zam talebi yüksektir...

Dün Kıb-Tek Genel Müdürü, yardımcıları ile birlikte bir basın toplantısı düzenleyerek Kurumun içinde bulunduğu mali durumu anlatmış,  yakıt gideri ve dövizde ki %65’lik artışı gerekçe göstererek elektriğe %30 zam talep etmiştir.

Halkın içinde bulunduğu bu zor şartları göz önünde bulundurduğumuzda Sayın Genel  Müdürün %30’luk zam talebinin çok yüksek olduğunu ve  kabulünün mümkün olmadığını düşünüyorum.

Elbette ki Nizamname gereği fiyat ayarlamasını yapacak olan makam, Kıb-Tek Yönetim Kuruludur. Yönetim Kurulunun Genel Müdürlükten gelen bu talebi bizlerle de istişare ederek daha makul seviyelere çekmesini bekliyorum.

Yönetim Kurulunun yapacağı değerlendirmeden sonra biz de Sayın Başbakan ile gerekli değerlendirmeleri gün içinde  yapacağız.

Ne var ki, burada kamuoyunun bilmesi gereken bir kaç hususa dikkatinizi çekmek istiyorum.

1)Akaryakıta en son zam Şubat 2019 da yapılmıştı. O zamandan beri döviz ve akaryakıtta ki artış oranı %65’tir.  Nizamname gereği kurumu zarar ettiren kişiler suç işler. Bizden önceki  Kurum yöneticileri ve bizler pandemi koşullarını da göz önünde bulundurarak bu zammı uzun süre  yapmadık. Yapılmayan fiyat ayarlamaları yüzünden Kurum sürekli zarar ediyor. 

2)Biz göreve geldiğimizde Kurumun yaklaşık 300 milyon lira borcu vardı. Öte yandan çoğu tahsili mümkün olmayan 900 milyon TL de alacağı vardı. 
Kurum başta Devlet ve diğer Kamu Kuruluşlarından tahsilat  yapamadığı için özel  Bankalardan yüksek faizle borçlanmak zorunda kaldı. Kamuoyunda şehir efsanesi haline gelen büyük otel ve işletmelerin kuruma sanıldığı gibi büyük borçları yoktur. Kurumun şu anda  tahsilatının büyük bir bölümü geçmişte yapılan banka borçlanmalarının  ödemelerine gidiyor.  

3)Kurumun yüksek işletme giderleri de elektrik fiyatlarının şişmesine neden olmaktadır. Şu anda kilowat başına sabit gider 60 kuruş seviyesindedir. Sabit giderleri aşağı çekmek için adrese teslim  ihaleleri durdurduk. Bundan önceki yıllarda Kurumu soyan rant çevreleri ile savaşımız halen devam ediyor.

4)Geldiğimizde kurumun elindeki 8 dizel jenaratörden sadece 3 tanesi düzgün çalışabilir durumda idi. Geri kalan jenaratörler geçmişte çakma yan sanayi yedek parçaları kullanıldığı için ya devre dışı kalmıştı, ya da kısa bir süre sonra devre dışı kalacaktı. Bu jenaratörlerin derhal servislerini ve tamiratlarını yaptırmazsak çok daha pahalı ve kirli elektrik üreten Buhar jenaratörlerini çalıştırmak zorunda kalacaktık. Kurum yöneticileri 15 Mart 2021’de harekete geçerek üretici firmadan %41 indirimle servis ve yedek parça almak istedi. Bu konuda MİK Kanunun da geçici bir değişiklik yapmak gerekiyordu. Bu konuda  muhalefetin dahi desteğini alan Kurum Yöneticileri, Maliye Bakanlığı Müsteşarını bir türlü aşamadı. Maliye Müsteşarı yaklaşık hala daha sudan sebeplerle ilgili Kararnameyi Bakanlar Kuruluna göndermiyor. Bir bürokratın anlamsız tavrı yüzünden halk olarak daha pahalı ve daha kirli elektrik üretmek zorunda kalınmamız ne kadar acı ise, siyaset kurumunun kendi atadığı  bürokratların elinde oyuncak olması da o kadar acıdır.

5)Elektriğe zam konusunda Halkın tepki göstermesi çok haklıdır. Ne var ki dünyada petrol fiyatları ve doğalgaz fiyatları sürekli artmaktadır. Mesela  Türkiye’de 2021 yılının Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarını kapsayan üçüncü çeyrek elektrik fiyatlarına %15 zam yapıldı.  2021 Ağustos ayında Türkiye’de  konutlar 91.56 kuruştan, iş yerleri ise 1,20 kuruştan elektrik kullanacak.
 Böylece 2021 yılındaTürkiyede elektriğe toplam % 21,90 zam yapılmış oldu.

Güney Kıbrıs’ta ise elektriğin kilovatı 24 €/cent yani yaklaşık 2.5 liradır.

Biz Güneydeki elektrik ve benzin fiyatlarını emsal gösterdiğimiz de belli kesimler "Onlardaki asgari ücretle bizdeki aynı mı?" diye tepki gösteriyorlar. Maalesef Petrol üreten ülkeler, asgari ücretimiz düşük diye bize Güneyden daha ucuz akaryakıt vermemektedirler. Petrol fiyatları uluslararası borsa tarafından belirlenmektedir. Güney de biz de, aynı akaryakıtı aynı yerden aynı fiyata ve aynı  para birimi ile satın alıyoruz.

6)Daha ucuz ve daha temiz elektrik kullanmamız için öncelikle, ülkemize kablo ile elektrik getirip elektrikte arz güvenliğini sağlamamız gerekiyor. İkinci olarak da yetersiz iletim hatları ile çağ dışı kalmış trafolarımıza gereken yatırımı yapmak zorundayız. Ondan sonra ise Allah vergisi Güneş Enerjisinden azami derecede yararlanabileceğiz. 

Önümüzdeki ay 50 Megavatlık doğalgaz ile elektrik temini için ihaleye çıkıyoruz. Aynı zamanda Serhatköy’de de 20 Megavatlık güneş enerjisi için de ihale açıyoruz. Her iki ihalenin de şartnameleri hazırlanıyor.

Yılların kangrelenmiş  sorunlarını çözmek zaman alıyor.

Bize biraz daha zaman lütfen. Anlayışınız için teşekkürler...

Saygılarımla

 

 

Bu haber toplam 2703 defa okunmuştur