Asgari Ücret Saptama Komisyonu, 15 bin 750 TL net, 18 bin 103 TL brüt olarak belirlenen asgari ücrete Hür-İşçi Sendikası Federasyonu (Hür-İş) tarafından yapılan itirazı görüşmek üzere toplandı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı toplantı salonunda saat 09.00’da başlayan toplantıda, Komisyon’un 1 Temmuz’dan itibaren geçerli olmak üzere belirlediği asgari ücrete, işçi tarafını temsil eden Hür-İş’in 21 Temmuz’da yaptığı resmi itirazı değerlendirdi.

Toplantının başında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy, işveren tarafını temsilen Kıbrıs Türk İşverenler Sendikası Başkan Yardımcısı Metin Arhun ve işçi tarafını temsilen Hür-İş Başkanı Ahmet Serdaroğlu konuştu.

Taçoy: “Hakları olan itirazı görüşmek üzere buradayız”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy, 12 Temmuz’da belirlenen rakamın, bu aya kadar yapılan değerlendirmelerin nominal değerlerine göre belirlendiğini kaydetti.

Rakamı yeterli bulmayan çalışan tarafının itiraz ettiğini anımsatan Taçoy, “Bugün, hakları olan itirazı görüşmek üzere buradayız” dedi.

Serdaroğlu: “Masanın görevi başlangıç ücreti değil geçim ücreti belirlemektir”

Hür-İş Başkanı Ahmet Serdaroğlu ise, toplantıdan, belirlenen asgari ücretten farklı bir sonuç çıkacağına dair ümidi olmadığını ancak uğraşacaklarını belirttiği konuşmasında, ülkede sistem içinde sistemsizlik yaşandığını ve bu nedenle de asgari ücret masasında her zaman tartışma olacağını kaydetti.

“Başlangıç ücreti” olarak tanımlanan asgari ücretin “geçim ücreti” haline geldiğini vurgulayan Serdaroğlu, işyerinde kıdemli olan birçok insanın da hala daha asgari ücret aldığına vurgu yaptı. Serdaroğlu, belirlenen asgari ücretin “başlangıç ücreti” olarak da yetersiz olduğunu ekleyerek, “Hayata tutunmaya çalışan, işe yeni başlayan bir insanın yaşama hakkı yok mu?” diye sordu.

Hayat pahalılığı (HP) ödeneğinin Anayasal bir hak olduğunu söyleyen Serdaroğlu, geçmişte HP %55.76 iken asgari ücrete artış %42 yansıtıldığını anımsatarak, bunun eşitlik ilkesine aykırı olduğunu kaydetti ve “Bu kayıp yaratılmasaydı zamanında belki de bugün asgari ücretli %33.32’yi aldığı zaman alım gücü bir nebze de olsa dengede gidecekti” diye konuştu.

Yaşanan fiyat artışlarına işaret eden Serdaroğlu, belirlenen rakamın daha insanların cebine girmeden eridiğini de söyleyerek, istedikleri %42 artışın bile yeterli olmadığını belirtti.

Serdaroğlu, vergi muafiyeti konusuna da değinerek, “Sendikalar olarak, ocak ayında ‘yapacağınız düzenlemelerde muafiyetleri yüksek tutun’ dedik. ‘Temmuz ayında enflasyonun yüksek çıkması halinde alınacak artış yok olacak, vergiye gidecek’ dedik. Şu anda da öyle oldu zaten” dedi.

Serdaroğlu, konuşmasının sonunda masadan ümidi olmadığını ve masanın görevinin başlangıç ücreti değil geçim ücreti belirlemek olduğunu yineledi.

Arhun: “KKTC vatandaşlarının farklı imkanları da var… AB pasaportu ile farklı yerlere de gidip çalışabilecek durumda oluyoruz”

İşveren tarafını temsilen konuşan Kıbrıs Türk İşverenler Sendikası Başkan Yardımcısı Metin Arhun ise, “iyi bir asgari ücret” belirlediklerini kaydederek, “Devlet tarafı ile anlaşarak HP oranında artış verdik” dedi.

Komisyonun yasal olarak verilebilecek en düşük ücreti belirlediğini kaydeden Arhun, belirlenen ücretin üzerinde maaş verecek olana kimsenin itiraz etmediğini söyledi.

Arhun, ülkede bazı Avrupa Birliği ülkelerinden bile daha yüksek asgari ücret belirlendiğini de ifade ederek, “Bulgaristan’tan, Romanya’dan Euro bazında Sterlin bazında bakarsanız, daha yüksek bir asgari ücret belirlemiş durumdayız” dedi.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşlarının farklı imkanları da olduğunu söyleyen Arhun, “Elimizdeki AB pasaportu ile farklı yerlere de gidip çalışabilecek durumda oluyoruz. Dolayısıyla, bu asgari ücreti biz belirlerken esasında, Kıbrıs doğumlular için değil daha çok yabancı iş gücü için dile getirmekteyiz. İstediğimiz gibi çalışan bulamıyoruz, yurt dışından işçi getirmek zorunda kalıyoruz. Bu getirdiğimiz ülkelerdeki ücretler de bize göre çok düşük. Dolayısıyla, biz yanımızda daha düşük ücretle de esasında çalışan bulma imkanına sahibiz. Ama bize devlet diyor ki, ‘Hayır minimum bunu vereceksiniz” ifadelerini kullandı.

Arhun, üçüncü ülkelerden gelen çalışanların maliyetlerinin biraz daha aşağıya çekilmesi durumunda, Kıbrıs ve Türkiye doğumlulara daha yüksek bir ücret verebileceklerini de söyledi.

“Bütün ekonomik aktörler hayatlarını devam ettirmek durumundadır” diyen Arhun, maaşları ödeyemeyecek durumda olan işletmelerin desteklenmesini ve devletin bu noktada devreye girmesini istedi.

Taçoy: Tüm çalışma hayatına düzenlemeler gerekiyor

Son olarak yeniden söz alan Bakan Taçoy, Komisyonun asgari ücreti belirlemek dışında, çalışma hayatı içerisindeki diğer unsurları da ele alır hale gelmesi ve bundan sonraki toplantılarda, “asgari ücret kavgasını” ortadan kaldıracak yeni formüller bulunması arzusunu dile getirdi.

“Memur maaşının başlangıç ücretine bu ücretleri yaklaştırabilir, aradaki farkları kapatabiliriz. Bunu disipline edebilmek için bu Komisyon’un sürekli çalışması lazım" diyen Taçoy, tüm çalışma hayatına düzenlemeler gerektiğini ifade etti.

İşveren tarafının “destek” talebine de yanıt veren Taçoy, “Personel maliyetlerine teşvik verilmesi şarttır” diyerek, konuyu cuma günü Başbakanlık’ta yapılacak toplantıda ele alacaklarını da bildirdi.

Taçoy, Devlet tarafı olarak orta noktada karar vermek mecburiyetinde olduklarını da vurguladı.