Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Sekreteri Halil Hızal, pandemi döneminin başından itibaren yaşanan organizasyon sorununun aşılama konusunda da sürdüğünü savunarak, bunun hem sağlık çalışanları hem de vatandaşların zorluk yaşamasına neden olduğunu söyledi. Hızal, “aşılamadaki organizasyon eksikliği giderilmeli” dedi.

Aşılama konusunda organizasyon eksikliği nedeniyle yaşanan sıkıntıların yanı sıra, aşı algoritmasında öncelikli olmayan kişilerin de aşı olduğunu kaydeden Hızal, “Sn. Bakan ‘ayrıcalık söz konusu değil, ben tüm topluma torpil geçeceğim’ dedi. Birincisi ‘torpil geçildiği zaten fotoğraflara yansıdı, dolayısı ile bakanın ‘ayrımcılık yok’ söylemi inandırıcı değil, ikincisi de toplumun ihtiyacı torpil değil, eşit ve adaletli hizmettir” şeklinde konuştu.

TDP’den verilen bilgiye göre,  Parti Genel Sekreteri Halil Hızal, katıldığı bir programda gündemdeki konulara yönelik değerlendirmelerde bulunarak, soruları yanıtladı.

80 yaş üzerine 5 merkezde aşılama başladığını ancak gerek kendilerine gelen bilgilerde gereke basına yansıyan görüntü ve açıklamalarda organizasyonda sorunlar olduğunun görüldüğünü, bazı belediyelerin bu yönde açıklamaları olduğunu, bazı bölgelerde gecikmeler yaşanırken bazı bölgelerde saatlerce beklenmesine rağmen aşı olunamadığını kaydeden Hızal, pandeminin etkilerini azaltacak, normal yaşama dönüşe olanak sağlayacak aşılama konusunda bile yeterli plan ve programın olmamasının yanlış olduğunu söyledi.

Sağlık Bakanı Pilli’nin yaptığı açıklamada aşılarla ilgili ‘her şey tamam’ açıklamasında bulunduğunu ifade eden Hızal, “Keşke her şey tamam demekle, tamam olsa” ifadelerini kullandı.

Sağlık çalışanları ve benzer sektörlerde çalışan kişiler olmak üzere, 65 yaş üzeri ve kronik hastalığı olan kişilerin öncelikli olarak aşılanması gerekirken, ‘eş, dost, akraba’ anlayışı ile önceliklere uyulmadığını, üstelik bazı kişilerin bunu sosyal medyada paylaşmakta bile sakınca görmediğini anlatan Hızal, “Bari, bu kadar hassas ve hayati bir konuda olsun ayrımcılık yapılmasın” dedi. Hızal, bugüne kadar yeterince güvensizlik ortamının yaratıldığını, en azından aşı konusunda olsun güven verecek plan ve program dahilinde bu sürecin yönetilmesi gerektiğini kaydetti.