Lefkoşa'nın en işlek caddelerinden Dereboyu'nda trafik sorunu içinden çıkılmaz bir hale geldi.
Daha önceleri “memur mesaiden çıkınca” sıkışan cadde şimdilerde hemen hemen her an kilitli.
Kısa bir dönem görevde kalan bir önceki belediye başkanı Kadri Fellahoğlu döneminde derenin batısında anayola paralel olan askeri bölge içindeki yolun kullanılması için uzlaşıya varılmıştı.
Hatta Fellahoğlu bu bilgiyi kamuoyu ile de paylaşmıştı.
Peki, askerin ‘oluruna’ rağmen neden hala bu yol kullanılmıyor, neden hala Dereboyu trafiğini rahatlatacak adım atılmıyor?
Gelişmeler ilginç!..
Yeni başkan Mehmet Harmancı askerle varılan uzlaşının üzerine gitmiş.
Asker “kaynak yaratın çekilelim” görüşünde ısrarcı ancak şimdilik yolun kullanılması projesi de rafa kalkmış.
Mehmet Harmancı'yı aradım sordum, “neden” diye...
Başkan Harmancı, GKK'nın bölgeden çekilmesi için 3-4 milyon TL'ye ihtiyaç olduğunu bu nedenle belediyenin bu kaynağı karşılamasının mümkün olmadığını söylüyor.
Elbette belediye şu anki yapısı ile bu  parayı ödemesi imkansız.
Zira asker cephanelik ve binaların daha geriye inşasının belediye tarafından yapılmasını şart koşuyor.
Peki sadece dereye paralel yol kullanılamaz mı?
İlla ki kışlanın olduğu gibi geriye mi çekilmesi gerekiyor?
Kışla çekilmeden içinden geçen yolun kullanılması ile soruna ara formül bulunamaz mı?
Elbette bulunabilir ancak askerle yeniden masaya oturulması gerekiyor.
Eğer ara formül de mümkün olmazsa 3-4 milyonluk kaynak için herkesin elini taşın altına koyması gerekecek.
Hem hükümet, hem belediye hem de vatandaş…
Başka türlü bu sorun çözülmeyecek.
Umarım Dereboyu'nun trafik sorunu bir an önce çözülür, umarım askerle siyaset yeniden uzlaşı yollarını  kurar…
Gelişmeleri izleyeceğiz.

----------------------------------------------------------

Marifet istihdam değil...

Geçtiğimiz hafta Lefkoşa Belediye Başkanı Harmancı “Belediyenin 400 çalışanı olsaydı biz bu belediyeyi uçururduk” dedi…
Şimdi kaç çalışanı var belediyenin?
900 civarı…
Yani 500 civarı fazla personel var!..
Başkan haklı…
Böylesi bir çalışan yığınının maaşı, ikramiyesi,  ödeneği vesaire vesaire…
Kolay değil…
Peki nasıl olacak bu icraatlar?
Bir Lefkoşalı olarak hizmet beklemek benim hakkım değil mi?
Hakkım…
Yani benden belediyede maaşlar ödenirse “okey, tamam işler yolunda” mı demem bekleniyor?
Beni hizmet, yatırım, icraat ilgilendiriyor.
Eminim mevcut başkanı da ilgilendiriyordur.
O halde sorun ne?
Sorun Lefkoşa Belediyesi'nin sorunu değil, sorun memleketteki genel siyaset anlayışında…
Siyasetin üzerinde popülist bir baskı var, bu kesin.
BRT de öyle değil mi mesela?
1000'e yakın çalışan var.
Yenierenköy Belediyesi keza öyle…
Şimdiki Mağusa Belediyesi Başkanı da istihdam meraklısı değil mi?
Öyle…
BES'in Lefkoşa Belediyesi'nden talep ettiklerine de bakarsanız aynı anlayışı görmeniz mümkün.
Ülkedeki siyaset anlayışı değişmedikçe, özel sektörün gelişmesinin önündeki engeller kalkmadıkça, istihdam ve iş olanakları özelde daha cazip hale gelmedikçe bu düzen sürecek diye düşünüyorum.
Zira, vatandaş kamuya girmekte ısrarcı, siyasetçi bu düzenden memnun…
Eğer sistemin tümünü değiştirecek adımlar atmazsak 10 defa belediye başkanı da değiştirsek, 15 defa hükümet de devirsek bu sorunlar sürecek.
Marifet başkan ya da parti devirmekte değil, marifet sistemi ve alışkanlıklarımızı değiştirmekte…

----------------------------------------------------

TARİHLER

Yaz aylarında “Eylül’de Kıbrıs sorunu konusunda baş döndürücü gelişmeler olacak” dendi...
Olmadı... Sonra Ekim...
Olmadı... Kasım ayını çok daha önemsediler... Olmadı... 
En son Aralık’ta bu iş biter, Mart’ta referandum dediler, o da olmadı...
Bu topluma daha ne kadar umut pompalanacak, merak ediyorum? İki barikatı bile açamayan, telefonları, elektriği birleştiremeyenlerden umudum yok benim...
Tarihlere hiç inancım yok...

-------------------------------------------------------------

KATİL KİM?

Son birkaç ayda çok kötü olaylar yaşadık.
Cinayetler, kurşunlamalar, kundaklamalar…
3 cinayet var mesela gündemde…
Kardeş kardeşi vurdu.
Öğrenci oda arkadaşını…
Bir de yabancı kadın öldürüldü.
Dahası da oldu.
Katilleri “vatandaşlıklarına göre”  irdelersek ırkçılık yapmış olur muyuz, bilmem ama…
İki katil ithal, yurt dışından gelmiş…
Biri yerli, orijinal Kıbrıslı…
Yani 3'te bir yerli, 3'te 2’si yabancı katil durumu var. Hani “Kıbrıslılar ak-pak” derlerdi ya, o yüzden not etmek istedim.
Demek istediğim biz de değiştik canım kardeşim, biz de çok değiştik.
Artık bizden de katil, hırsız, dolandırıcı doldu memleket.
Yalnız ithal değil, yerlisi de mevcut!
----------------------------------------------------

RUHSAT

Polis bülteni açıklandı, polis kimleri hangi konuda rapor etmiş not
edilmiş... En fazla “suç” ne biliyor musunuz? Seyrüsefer ruhsatsız
araçlar... Peki devlet amca insanlar neden seyrüseferlerini ödeyemiyor diye sordu mu? Hayır! Her geçen gün cebindeki para eriyen vatandaş ne yapsın yani? Son kalan parasını da gidip devlete mi versin? Düşürün bu ruhsat ücretlerini yahu!.. Böylesi bir vergi işkencesi olur mu?

----------------------------------------------------------

NE OLDU?

'Dinamitçiler' konusu ne oldu?  Lefkoşa'nın göbeğinde, ASAL ŞUBE'nin yanında bulunan dinamitler konusunda herhangi bir tutuklama var mı? Soruşturma ne aşamada?