AT ALİ AT
Ekonomik göstergelerimiz mükemmel(!)
Rekabet edebilirlikte adını bile duymadığımız ülkeciklerin dahi gerisinde kalmışız.
Ne gam!
Biz tanınmamış bir ülkeyiz, ambargolarımız var,, izolasyonlar altında inim inim inliyoruz da ondan oluyor bunlar hep.
Dünya...
Ah bize bunları hep onlar yapıyor.
Avrupa...
Kabahatin büyüğü onlarda.
Biz pür ve de ak.
Türkiye mi?
Melaike(!)
* * *
Rekabetle ilgili Ticaret Odası'nın bulguları, ekonomide 'bir arpa boyu' bile yol alamadığımızı bilmem kaçıncı kez yüzümüze çarpmış oldu.
Rakamların doğruluğu konusunda şüpheleri bir tarafa bırakalım diyeceğim ama bırakmak doğru değil. Zira bizim memleketin temel verileri şüphe uyandırmaya devam ediyor. Mesela nüfusumuz kaç, hala emin değiliz.
Nüfus bilgisi net olmayınca da elbette hiçbir bulgu sağlıklı olamıyor. Çünkü o rakam üzerinden yapılıyor birçok hesap.
'Kişi başına düşen gelir' dahil bütün hesaplar muamma oluyor haliyle.
Bilgi olmaksızın yönetmek de mümkün değil.
Bu yüzden bizimkisi olsa olsa 'kayıt dışı devlet' olabilir.
Hem dünyayla ilişki kurma bakımından kayıtsızız, hem de ekonominin kendisi tamamen kayıt dışı!
* * *
Ekonominin 'iyiye gitmediği'ni, bu 'kafa' ile gidemeyeceğini yüzlerce kez yazıp söylediğim için artık ben de usandım.
Ama gerçek bu maalesef.
KKTC ekonomisinin güçlendirilmesi, kalkınma hamlesinin gerçekleştirilmesi, kendi ayakları üzerinde durabilecek noktaya gelebilmesi, uygulanan model ile mümkün olmadı, olmayacak.
Çünkü Ankara'nın atadığı bürokratlar tarafından şekillenen ekonomik yapının tek bir sonucu var: Türkiye'ye daha da bağımlı bir KKTC.
İşin ironik yanı, bütün ekonomik protokollerde bunun tam da tersi söyleniyor.
Bir 'tekerleme' gibi.
"Ali topu at...
At Ali at...
Ali topu tut...
Tut Ali tut..."
* * *
Okumayı sökerken ezberletilen bu kısa cümlecikler gibi ekonomiye yön verenler de birkaç söz ezberlettiler bize ve sanıyoruz ki doğru yoldayız.
Oysa işte manzara ortada.
Ticaret Odası -haliyle- liberal ekonominin çarkları bakımımdan baktı meseleye ve KKTC'yi 'en az gelişmiş' ülkelerin dibine yakın bir yerde tespit etti.
Konuya bir de sol gözlükle bakılırsa, vahamet daha da fazladır.
Giderek sosyal olmaktan uzaklaşan, eğitim ve sağlığı dibe vurmaya namzet, orta ve alt sınıfların giderek fakirleştiği, borçla yaşamın tavan yaptığı, suç ve ahlaksızlık olaylarının bininin bir para ettiği bir ülkemiz var bizim.
Ve hala koro haline ezber söylemeye devam ediyorlar bir de...
"Ali topu at...
At Ali at...
Ali topu tut...
Tut Ali tut..."
Yok mu topu atmak ve tutmayı öğretmek için Ali'yi sahaya indirecek?