Ulaştırma Bakanı Tolga Atakan, kimi iddiaların aksine, yeni dönemde seyrüsefer ruhsatlarının yeniden ön cama yapıştırılması yönünde bir çalışmalarının olmadığını söyledi. Atakan, yine bilinenin aksine seyrüsefer için ödenen ücretlerin kara yollarının alt yapısında kullanılmadığını, doğrudan Maliye’ye aktarıldığını ve buradan harcandığını belirtti.

Ehliyetlerin, Avrupa’daki gibi belirli bir yaşa kadar süresiz olması için de çalıştıklarını belirten Atakan, sosyal medyadan şu açıklamayı yaptı:

“Son günlerde basına yansıyan ve maalesef gerçeğe dayalı olmayan bilgiler ışığında fikir yürütülen konular hakkında birinci ağızdan güncel ve doğru bilgileri paylaşma ihtiyacı oluştu; 1. Araç ön camına seyrüsefer, halk arasındaki deyimi ile "deyirmi" YAPIŞTIRILMAYACAK.

Mevcut deyirmiler bu uygulama için uygun değil. Gerek bir çok Avrupa Birliği ülkesinde gerekse başka gelişmiş ülkelerde bu işlem için farklı uygulamalar var. Kimi ülkelerde araç plakasına uygulanan ve oradan takip edilen, kimi ülkelerde ise mevcut deyirmilerden çok küçük ve her türlü iklim şartına, güneş ışığına dayanıklı küçük barkod veya karekod içeren modern uygulamalar var. Bunların hangisini ülkemiz şartlarına uygulayabiliriz diye bir çalışma başlattık. Araç seyrüsefer işlemlerinin on-line yapılabilecek aşamaya gelmesinden sonra devreye alacağımız bu uygulama için çalışmalar halen daha devam ediyor. Uzmanlarımız ülkemiz şartlarına en uygun sistemi hayata geçirmeye hazır hale getirecekler. Dolayısı ile çalışma bittiğinde ön cama "deyirmi" yapıştırılmayacak. Çıkacak sonuca göre başka bir ön cam uygulaması veya yeni plakaların üzerinde kullanılacak bir indikatör sistem uygulanacak. Meclis bütçe komisyonunda yapmış olduğum bilgilendirme tam da bu şekildedir. Buna paralel olarak 2019 yılından itibaren devreye girecek olan "plaka tanıma sistemi" zaten yollarda seyreden araçların anlık olarak seyrüsefer çıkarmış olup olmadıklarını tespit edecek.

Yeri gelmişken bir önemli bilgiyi de hatırlatalım; seyrüseferler için ödenen ücretler direkt Maliye kasasına girer. Buradan ihtiyaçlara göre yatırım kalemi olarak bakanlıklara dağılır. Buradan gelen gelir bilinenin aksine direkt yol yapım ve bakımlarına harcanmaz.

2. Şu anda en fazla 10 yıllık çıkarabildiğimiz sürüş ehliyetlerimizin yine Avrupa ve bir çok gelişmiş ülkede olduğu gibi bir kere alınıp belli bir yaşa kadar ücret ödenmeden devamı yönünde bir çalışma başlattık (belirli yenileme periyodlarını ücretsiz değişim olarak öngörüyoruz). Bu çalışmamız yanı sıra 2019 yılı içinde değişecek araç sınıfları uygulamasına paralel olarak yenileyeceğimiz ehliyetlerimizi hem güvenlik hem de daha çağdaş hale getirmek amacı ile "çipli" yapma kararı aldık.

Bu sayede hem kan grubundan tutun ev adresinize, özel durumunuza (araç sürerken kullanmanız gereken aparat vs.) ait bilgilerin yer alabileceği bir veri deposu olarak kullanılma imkanı hem de yine 2019 yılı içinde hayata geçirmeyi planladığımız araç içi takograf uygulaması ile ağır vasıta kullanımını ve taksimetrelerde kullanım uygulaması ile de "kaçak taşımacılığı" denetleme ve önleme misyonu üstlenme imkanı yakalanmış olacak. Buradaki amaç devlete para kazandırmak değil, vatandaşa modern ehliyet kazandırmaktır. Hedefimiz hem pahalı hem de çağın gerisinde kalan ehliyet yapımızı çağdaş, modern bir yapıya kavuşturmak ve vatandaş için "cep yakan zorunluluk" durumdan kurtarmaktır.

Bakanlığımızın en önemli vizyonu hizmet verdiği tüm alanlarda dünyanın gelişmiş tüm ülkelerinin uygulamakta olduğu çağdaş, modern ve vatandaşın gündelik hayatını kolaylaştıran uygulamaları imkanlar dahilinde vatandaşımızın kullanımına sunabilmektir. Çalışmalarımız bu doğrultuda sürecektir.”